Yargıtay Kararları Işığında Olası Kast ve Bilinçli Taksir
Yargıtay Kararları Işığında Olası Kast ve Bilinçli Taksir
Cengiz APAYDIN
Sayfa Sayısı
:
596
Kitap Ölçüleri
:
16*24
Basım Yılı
:
2017
ISBN NO
:
9786058950870
Bu ürün şu anda stoklarımızda yok!
Yazarın diğer ürünlerine gözatmanızı tavsiye ederiz...
Yazarın diğer ürünlerine gözatmanızı tavsiye ederiz...
- Kast
- Olası Kast
- Olası Kastta Teşebbüs
- Taksir
- Taksirin Unsurları
- Basit Taksir-Bilinçli Taksir Ayrımı
- Olası Kast Ve Bilinçli Taksir Ayrımı
- Kast-Taksir Kombinasyonları
- 5237 Sayılı Türk Ceza Kanununda Düzenlenen Netice Sebebiyle Ağırlaşmış Suçlar
- Kasten Yaralama Sonucunda Ölüm Meydana Gelmesi
- Olası Kastla İlgili Yargıtay Kararları
- Bilinçli Taksirle İlgili Yargıtay Kararları
ÖNSÖZ
Ceza hukukunda kusurlu sorumluluğun türlerinden olası kast ve bilinçli taksir kavramları ceza hukukunun önemli ve problemli alanlarındandır. Bu eserde olası kast ve bilinçli taksir kavramları değişik suç tipleri kapsamında Yargıtay kararları ışığında incelenerek uygulamaya ışık tutacak öneriler sunulmuştur.
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda kusur şekilleri olarak düzenlenen olası kast ile bilinçli taksir kavramları arasında çok ince bir çizgi mevcut olup, tanımların doğru yapılmaması durumunda kavram kargaşası olabileceği ve uygulamada çelişkiler yaratabileceği düşüncesiyle, özellikle olası kast ile bilinçli taksir kavramlarının tanımları, unsurları ve çeşitlerini belirterek, birbirleri arasındaki ayrımı belirleyen kriterleri incelemeye çalıştık.
Genel olarak kusurluluğun, kusur yeteneği ve ceza sorumluluğu arasındaki ilişkiyi inceleyerek 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’ndaki kusur çeşitleri kapsamında, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’ndaki kusur çeşitleri karşılaştırılmak suretiyle, 765 sayılı TCK’da yer alan objektif sorumluluk kurallarının ceza hukukundan çıkarılmasının gerekmekte olduğunu belirtik. Çağdaş ceza hukukunda, failin eylemdeki kusurunun araştırılmadığı, sorumluluk türlerinin bulunmadığını açıkladık. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun objektif sorumluluk hallerini kaldırmak istediğini, bu nedenle bir fiilin, kastedilenden daha ağır veya başka bir neticenin oluşumuna sebebiyet vermesi halinde, netice bakımından en azından taksirle hareket edilmesi gerektiğinin sorumluluk için gerekli olduğunu belirttik.
Kast bilme ve isteme unsurlarından oluşmakta olup, failin kasten hareket etmiş sayılması için, tipe uygun hareketi, önceden düşünüp öngörmüş, zihninde canlandırmış olması gerektiği gibi, sonucu da bilmiş ve öngörmüş olması gerekmektedir.
Kastın failin iç dünyasını ilgilendiren bir durum olduğunu, kastın tespiti için, failin dış dünyaya yansıyan ya da karakterini sergileyen davranışların araştırılması gerektiğini incelemeye çalıştık. Uygulamada da kastın, karine veya ispat usulü ile saptandığını açıklamaya gayret ettik. Ceza hukukunda öteden beri temel problem olan kusur kavramı üzerinden süregelen tartışmalarda, olası kast kavramı hakkındaki doktrindeki görüşler ışığında, olası kast kavramının Türk Ceza Kanunu’ndaki tanımlama biçimi ve gerekçede verilen örnekler itibariyle bilinçli taksir şeklinde algılanması ile ilgili görüşlere değinerek öneriler sunmaya çalıştık.
Genel olarak taksir kavramı, taksirin mukayeseli hukukta ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda tanımlanma şekli ile taksirin unsurları, taksirin şekilleri ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’na göre taksirin gerçekleşme şekli olarak dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık ile taksir çeşitlerini belirtmeye çalıştık. Bilinçli ve basit taksir ayrımı açıklanarak Yargıtay’ın kasten ve taksirle işlenen suçların ayrımındaki kriterler incelenip, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda en çok karışıklığa neden olacak olası kast ve bilinçli taksir kavramları arasındaki farklılıkları Yargıtay kararları ışığında incelemeye çalıştık.
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda tanımlanan şekliyle olası kast ile bilinçli taksir kavramlarının doktrindeki görüşler ışığında hatalı, eksik ve sınırları birbirine çok yakın verilmesi nedeniyle uygulamada büyük karışıklıklara ve telafisi imkânsız zararlara sebebiyet vereceği ortaya konularak, olası kast ile bilinçli taksir ayrımını belirten, kriterleri tanımlarda belirgin bir şekilde yer alacak şekilde öneriler sunmak suretiyle açıklamaya çalıştık. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda düzenlenen netice sebebiyle ağırlaşmış suçları Yargıtay kararları ışığında inceledikten sonra kasten yaralama sonucunda ölüm meydana gelmesi hallerini inceledik.
Yargıtay kararlarının olası kast ve bilinçli taksir kavramları ile birlikte aşama aşama incelenmesi halinde okuyucuya olası kast ve bilinçli taksir kavramlarının anlaşılması ve uygulanmasının kolaylaştırılabilmesi açısından geniş bir bakış açısı kazandıracağı düşüncesiyle eserin Türk Ceza Hukukunun uygulamasına ve gelişmesine yararlı olmasını dilerim.
Dr. Cengiz APAYDIN
Cumhuriyet Savcısı