Mülk, Mahal, İnsan ( İstanbul da Kentsel Dönüşüm )
Mülk, Mahal, İnsan ( İstanbul da Kentsel Dönüşüm )
Asuman Türkün
Yazarın diğer ürünlerine gözatmanızı tavsiye ederiz...
Sunuş
Eski öğrencim, şimdiki meslektaşım olan Asuman Türkün, son yıllarda Türkiye'nin siyasal gündemine oturmuş olan kentsel dönüşüm projeleri üzerine, İstanbul'da uygulanan altı önemli örnek üzerinde kapsamlı bir değerlendirme çalışması yaptı. Bu çalışma yayınlanma aşamasına gelince de, benden bu kitaba bir önsöz yazmamı istediğinde severek kabul ettim.
Siyasal iktidar tarafından Türkiye'nin gündemine öncelikli ve tüm Türkiye'yi kapsayan bir siyasal proje olarak sunulan kentsel dönüşüm, kapsamı, gerektirdiği kaynak, yıkılıp yenileneceği ilan edilen yedi milyonluk konut sayısıyla çok büyük bir iddia taşımaktadır. Bu kapsamda bir proje, özenle planlanarak uygulanmadığı, projeden etkilenenlerin katılımlarının sağlanamadığı halde ülke kaynaklarının kötüye kullanılması, mimarlık ve çevre kalitesinin olumsuz gelişimi, dönüşümün yükünün adaletsiz paylaşımı sonucunu doğurma riskini beraberinde getirmektedir. Nitekim şimdiye kadar özellikle İstanbul'da uygulanan kentsel dönüşüm projelerinin, aşırı olarak yetkilendirilmiş, aşırı derecede merkezileşmiş kurumlar eliyle, topluma karşı emrivakiler halinde yürütülmesi, kentlerde mimarlık ve çevre kalitesinin tahribi ve dönüşümün fırsatlarından yararlanmanın ve maliyetinin taşınmasının toplum katmanları arasındaki dağılımının toplum vicdanını rahatsız eden biçimde gerçekleşmesine neden olmuştur.
Kentsel dönüşüm projelerini uygulayanlar bu operasyonunun yirmi yıl süreceğini ilan etmişlerdir. Bu operasyonun önümüzdeki yirmi yılda aynı biçimde sürmesi halinde Türkiye'nin kayıpları çok yüksek olacaktır. Bu böyle sürdürülemez. Bu projenin şeffaflaştırılması, demokratik toplumdaki eleştirilerden etkilenerek, toplumun olanaklarıyla tutarlı, adil ve kentin yaşam kalitesine katkıda bulunur hale sokulması gerekmektedir. Bunun başarılması yalnız daha gerçekçi ve yetkin bir planlamanın gerçekleştirilmesine değil, aynı zamanda da Türkiye'nin demokrasisinde yaşanmakta olan krizinin aşılmasına bağlıdır. Böyle merkezileşmiş bir üstün iradenin topluma karşı emrivakileri halinde gelişen dönüşüm projelerinin ortaya çıkardığı sorunların gerisinde Türkiye'de siyasi kültürün iktidar anlayışının otoriter bir renge sahip olması yatmaktadır.
Türkiye II. Dünya Savaşı sonrasında hızlı kentleşme ile karşı karşıya kaldığında, var olan kapital birikimi sınırlamaları içinde sorunlarla başa çıkabilmek için zorunlu olarak kentleşmesini ucuzlatmak tercihini yapmak durumunda kalmıştı. Kente gelen büyük kitleleri modernist meşruiyetin sınırları içinde kente yerleştirebilmek ve bu kente yeni gelen nüfusu istihdam edebilmek için sanayi ve hizmetler alanına büyük yatırımlar yapmanın yanı sıra, yeni gelen nüfusu yerleştirmek için konuta, kentsel altyapıya ve kentsel hizmetlere önemli ölçüde yatırım yapılması gerekiyordu. Türkiye'nin kapital birikim düzeyi her iki alandaki kapital talebini karşılamaktan uzaktır. Onun için konuta ve kentsel altyapıya yapılan yatırımı azaltabilmek için kentleşmesini ucuzlatmak zorunda kalmıştır. Bunu da başarması için gecekondulu, dolmuşlu ve işportalı bir kentleşmeye razı olmuştur. Bu çözümü üretme başarısını, teknokratlar değil halk göstermiştir. Türkiye ekonomik gelişmesinde orta gelir grubu düzeyine ulaştığında, kentleşmenin ucuzlatıldığı dönemdeki düşük standartlı kentleşmesinin eksiklerini giderme olanağına ulaştığı bir dönemde gecekondu alanlarını ve deprem riski yüksek yapı stokunu dönüştürmeye girişmiştir. Bu beklenilebilecek bir şeydir. Ama gerçekleştirilme biçimi büyük sorunlar taşımaktadır. Unutulmamalı ki, Türkiye yeni ve daha güvenli kentsel dokusunu oluşturmaya başladığında, ortaya çıkan dokudaki olumsuzluklar, eski dokuya göre daha kalıcı ve dayanıklı olacak, kentliler onlarla daha uzun süre birlikte yaşamak durumunda kalacaklardır. Onun için dönüşüm projelerinin toplumsal olanaklar ve tercihlerle uyumlu olarak geliştirilmesi konusunda geçmişe göre çok daha fazla özen göstermemiz gerekmektedir.
Bu nedenle Türkiye bu projeyi siyasal ve toplumsal kamu alanında enine boyuna tartışmalıdır. Yeni uygulamalarda yer (place) oluşturma süreçlerine açık ve adil dönüşüm seçeneklerini gelişme yolu açılmalıdır. Böyle bir gelişmenin olabilmesinde sivil toplum kuruluşlarına, demokratik kitle örgütleri olan meslek odalarına önemli roller düşmektedir. Tabii ki bunlar arasında kent plancılarının, kent araştırmacılarının taşıması gereken yük biraz daha ağır olacaktır. Aktif yurttaşlık bilincine sahip olarak yetişmiş olan kent plancılarına ve araştırmacılarına yaşanan olumsuz gelişmeleri araştırmak, topluma doğru seçenekleri göstermek bakımından büyük bir sorumluluk düşmektedir. Son yıllarda gerçekleştirilen araştırmaları izleyen demokratik kitle örgütlerinin faaliyetleri içinde aktif olarak yer alan bir kent plancısı olarak söyleyebilirim ki bu konuda Türkiye'nin ilgili akade-miyası ve meslek odaları demokratik sorumluluklarını yerine getirmektedir. Asuman Türkün ile birlikte bu araştırmayı yürüten diğer akademisyen ve araştırmacılar bu sorumluluğu en önde gerçekleştirenler arasındadır.
Türkün'ün yürüttüğü "İstanbul'da Eski Kent Merkezleri ve Gecekondu Mahallelerinde Kentsel Dönüşüm ve Sosyo-Mekansal Dönüşüm" adlı çalışma, İstanbul'da Ayazma, Tepeüstü mahal-lerindeki gecekonduları yıkarak Bezirganbahçe'ye taşıyan uygulamayı, Tarlabaşı ve Başıbüyük uygulamalarını, Tozkoparan gecekondu önleme bölgesinde yapılanları ve Aydınlı gecekondu bölgesindeki gelişmeleri bize başarılı bir biçimde aktarmaktadır. İlk nesil dönüşüm uygulamaları üzerinde eleştirel bir değerlendirme yapmamızın önünü açmakta, kentsel dönüşümün nasıl yürütülmesi gerektiğinin ipuçlarını vermektedir. Ne iyi ki Türkiye'de hükümetin merkeziyetçi otoriter uygulamalarının seçenekleri toplumda geliştirilmekte, tasarımcıları bir araya getiren Faruk Göksu arkadaşlarıyla yeni seçenekler ortaya çıkarmakta, muhalefet belediyeleri bu eleştirilerden yararlanarak daha adil dönüşüm uygulamalarına girişmektedirler. Bu projeler artık sadece bir yeni yerleşim projesi olmanın ötesine geçerek, Türkiye'nin demokrasi mücadelesinin bir parçası haline gelmektedir.
Oysa Türkiye'de toplumun sorunlarının çözümünde yaratıcılık gösterdiği bir dönemde uygulamayı yürüten TOKİ gibi aşırı yetkilendirilmiş aktörler, bu yaratıcılıktan yararlanarak, uygulamalarını değiştirerek topluma yararlı hale getirmek anlayışını gösteremiyorlar. Örneğin Bursa'da yaptığı Doğanbey projesinde olduğu gibi, bir tarihsel kente yapılabilecek en büyük kötülüğü yapabilmiştir. Çünkü müzakereci bir demokrasi anlayışını, mevcut iktidar bir zafiyet olarak değerlendirmektedir. İktidarın başındakiler kendi dediklerinin toplumla müzakere edilmeden uygulanmasını istemekte, bunun için de merkezin uygulayıcı kurumlarını hukuk devleti anlayışıyla bağdaşmayacak aşırı yetkilerle donatmaktadırlar. Merkezî yönetim yerel yönetime sormadan bir ye-rellikte doğrudan uygulama yapabilmektedir. Yerel yönetimle müzakereden kaçınınca da Doğanbey projesindeki gibi felaketler ortaya çıkmaktadır. Başarısızlık sürekli hale gelebilmektedir. Hiçbir yerel yönetim kendi kentine bu kadar büyük bir kötülük yapamaz. Böyle büyük bir proje paydaşlarla müzakereye kapalı olarak sürdürülmemeli/sürdürülemez.
Türkiye'de kentsel dönüşüm projeleri uygulanmaya başladıktan sonra üç dört ay arayla mimarların, şehir ve bölge plancılarının düzenledikleri değişik toplantılarda konuşma yaptım. Her konuşmada yaşanan dönüşümün değişik boyutları/sorunları konusunda yeni farkındalıklar edindim. İlk konuşmalarda 1980'ler sonrasında sanayi toplumundan bilgi toplumuna, ulus devletler dünyasından küresel bir dünyaya, Fordist üretimden esnek üretime geçerken tüm dünyada büyük kentlerin tek merkezli metropollerden çok merkezli kent bölgelere geçiş yaşadığını, Türkiye'de büyük kentlerde böyle bir dönüşümün meydana geldiğini, siyasetin Türkiye'nin gündemine soktuğu kentsel dönüşüm projelerinin bu temel dönüşümle ilgilendirilmediğini, bu bakımdan sorunun yeterli bir biçimde formüle edilmediğini fark ettim. Daha sonra yaptığım çalışmalarda uygulanan dönüşüm projelerinde fırsatlardan yararlanmanın ve maliyetleri taşımanın adil olmadığı konusunda ikna oldum. Ayrıca günümüzde Türkiye'de yaşanan dönüşümün Türkiye'nin kentlerinde 1950'li yıllarda olduğu gibi güçsüz aktörler eliyle gerçekleştirilmediği, güçlü aktörler eliyle yerelliklerle ve paydaşlarla müzakere etmeden yürütülen dönüşüm projelerinin kentlerde toplum ve ilgili meslek dünyasının çok eleştirdiği çevreler yarattığını gördüm.
Bu konuşmaların hemen hepsi kentsel dönüşüm sürecinin iyileştirilmesi için öneriler içeriyordu. İlk konuşmalarda önerilerim iktidarın uyguladığı kentsel dönüşüm projelerinin daha adil hale gelmesi için yapılacaklar üzerinde yoğunlaşmıştı. Bunları genellikle beş ilke halinde topluyordum.
Bunlardan birincisi, kentte yaşayan birinin oturduğu konutun yerinin onun toplumsal ve ekonomik ilişkilerini de belirlemekte olmasıdır. Bu kişilerin kentte varoluşuyla yakından ilişkilidir.
Bu nedenle kentsel dönüşüm projeleri, insanları, yaşadığı mahalleleri kendi iradelerinin dışında terk etmek durumunda bırakmamasıdır.
İkincisi, kentsel dönüşüm talebinin nereden geldiğine ve hangi meşru nedenlere dayandırıldığına açıklık kazandırılmalıdır. O mahallelerde yaşayanların bir talebi yoksa zorla dönüşüm uygulamalarına girişilmemesidir.
Üçüncüsü, yapılacak dönüşümün o mahallelinin yaşam kalitesini iyileştireceği konusunda mahalleli arasında bir oydaşma sağlanmasıdır. Başka bir deyişle, planlamasında katılımcı süreçlerin izlenmesidir.
Dördüncüsü, önerilen dönüşüm modelleriyle mahalle halkının olanaklarının/yapabilirliğinin tutarlılığının sağlanmasıdır.
Beşincisi ise merkezî ya da yerel yönetimler bir yerde yaşayanlara emrivakilerle dönüşüm projeleri uygulamaya çalıştığında, burada yaşayanlara karşı örgütlenme ve muhalefet kanallarını kapamanın demokratik bir yönetim olma iddiasıyla bağdaşmadığının farkında olunmasıdır.
Bugün bunlara başkalarını da ekleyebilirim. Ama son aylarda yaptığım konuşmalarda esas sorunun yönetimin demokratik olmayan iş yapma zihniyetinden kaynaklandığını görmeye başladım. Türkiye'de demokrasi krizi aşılmadıkça tüm söylenenlerin etkili olmadığını gözlemeye başladım. Özellikle Gezi'de ve sonrasında yaşananlar bu konudaki farkındalığımı pekiştirdi. Bu nedenle de bu sunuşu, Türkiye'nin yaşadığı demokrasi krizi bağlamında ele aldım. Asuman Tür-kün'ün bu çalışmasını da onun bilimsel katkısının ötesinde demokrasi mücadelesine katkısı olarak yorumluyor ve onu kutluyorum.
İyi ve verimli okumalar dileğiyle.
İlhan Tekeli 29 Aralık 2013 Oran-Ankara
Önsöz
Bu kitap, 2008-2010 yılları arasında TÜBİTAK tarafından desteklenen "İstanbul'da Eski Kent Merkezleri ve Gecekondu Mahallelerinde Kentsel Dönüşüm ve Sosyo-Mekânsal Değişim" başlıklı araştırmada elde edilen bulgular ışığında hazırlandı. Kentsel dönüşüm uygulamalarının farklı aşamalarında bulunan altı mahallede yürüttüğümüz bu araştırma, Besime Şen, Şükrü Aslan, Bınnur Öktem Uysal ve Mücella Yapıcı'nın yanı sıra Aslı Sarıoğlu, Esra Kaya ve Hade Türkmen'in ortak çabası sonucunda ortaya çıktı. Araştırmanın ilk safhasında yer alan Maya Arıkanlı Özdemır ve Hakan Koçak ile son safhada bize katılan ve özellikle haritalama konusunda destek olan Gizem Erol'un da emeklerini anmadan olmaz... Şimdi geriye baktığımda araştırmanın her aşamasında ne kadar büyük bir emek olduğunu bir kez daha görüyorum. Araştırmanın henüz ilk başlarında yaptığımız literatür araştırmaları, gazete ve dergi taramaları, topladığımız istatistiki bilgiler ve yıllar içinde değişen mevzuatın irdelenmesi bizi dipsiz bucaksız bir araştırmanın içine doğru çekmiş oldu. Açıkçası araştırmanın kapsamı giderek büyüdü ve sınırları biraz zorladık...
Mahallelerde kapsamlı bir anket çalışması ve derinlemesine görüşmeler yaptığımız süreçte çok sayıda kişiyle yakın temas içinde olduk; kendilerinden ciddi destek aldık... Mahallelerin kimisinde bu dönüşüm sürecinde hak kaybına uğramamak için dernekler kurulmuştu; kimisinde ise dönüşüm baskısı henüz yeni başlamıştı ve dernekleşme çabası içindeydiler. Bu hızlı, nasıl sonuçlanacağı belirsiz gelişmelere birlikte tanıklık ettik... Bu süreçteki tanışıklıklar ve dostluklar araştırma sonrasına da taştı; bilgimize ve desteğimize ihtiyaç olduğunda yanlarında olmaya elimizden geldiğince gayret ettik. Bu süreç aslında karşılıklı bir öğrenme süreciydi; belirsizliklerin ve çelişkili açıklamaların kol gezdiği bu süreçte sürekli yeni gelişmelerle karşılaştık; sürekli bilgileri tazeledik. Bu dönemde mahallelerde araştırma yapmamızda bize destek olan dernek üyelerine, bize mahallenin geçmişiyle ilgili bilgilerini ve anılarını paylaşanlara, uzun anketimize sabır göstererek cevap veren mahallelilere minnetimiz sonsuz... Kimi saysam eminim diğeri eksik kalır; Tarlabaşı Mülk Sahipleri ve Kiracıları Kalkındırma ve Sosyal Yardımlaşma Derneği'nin o dönemde sözcüsü olan Erdal Aybek'e, Tozkoparan ve Mehmet Nesih Özmen Mahalleleri Kültür ve Dayanışma Derne-ği'nden (TOZDER) Ömer Kiriş ve Tozkoparan'daki bütün dostlarımıza; Derbent'ten Konut Hakkı Koordinasyonu Sözcüsü Koksal Doğan'a, Derbent Mahalle Derneği'ne, Başıbüyük Mahallesi Çevreyi Düzenleme ve Güzelleştirme ve Tabiatı Koruma Derneği'nin o dönemde başkanı olan Adem Kaya'ya ve mahalledeki gelişmeleri aktaran dostlarımıza; Aydınlı'da mahalle kahvesinde bizimle bir araya gelerek bilgilerini bizimle paylaşan arkadaşlara; Bezirganbahçe'de grup toplantılarına katılan mahallelilere teşekkürü borç biliriz...
Araştırma oldukça kapsamlı bir anket çalışmasına dayanıyordu. Altı mahallede anketin yürütülmesi ve bilgilerin dökülmesi inanılmaz büyük bir emek gerektirdi. Bu aşamada birlikte çalıştığımız Sosyal Araştırmalar Merkezi A.Ş. (SAM) ile anketlerin düzenlenmesinden anketörlere verilen eğitimlere kadar birlikte çalışarak başarılı ve verimli bir çalışma yürüttük; özellikle SAM'ın kurucularından Cenap Nuhrat ve bu süreçte birlikte çalıştığımız Mustafa Narcı, Tamer Coşar, Nesrin Ertürk ve Fırat Kahyaoğlu'na bize gösterdikleri sabır ve destek için çok teşekkür ederiz. Mahallelerde anketleri yapanların büyük bir çoğunluğunu Yıldız Teknik Üniversitesi ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi'nin Şehir ve Bölge Planlama ve Sosyoloji Bölümlerinden öğrenciler oluşturdu. Anketlerin bu tür bir akademik formasyona ve deneyime sahip gençler tarafından yapılması sonuçların güvenilirliğini de arttırdı; hepsine sonsuz teşekkürler...
Son olarak da bu zorlu zamanlarda bize destek olan ailelerimize ve arkadaşlarımıza teşekkür ederiz. Onların sabır ve desteği olmasa bu zorlu çalışmayı gerçekleştirmemiz çok zor olurdu. Proje raporları yazmanın ve zamanında yetiştirmenin ne kadar zor olduğunu bu tür çalışmaları yapanlar çok iyi bilirler... Bu aşamaları genellikle benim evimde sabahlayarak tamamladık; yorulduk ama aynı zamanda da birlikte çok keyifli zamanlar geçirdik. Hepimiz adına teşekkür edecek daha çok kişi var; ben kendi adıma metinleri okuyarak yaptığı düzeltmeler ve güzel dostluğu için kızım Didem Erendil Tüzer'e; bu yorucu dönemlerde hepimiz için Bursa'dan gönderdiği sürpriz yemekler ve bitmez tükenmez desteği için sevgili annem Nuriç Türkün'e ve babama çok teşekkür ederim... Son olarak da üniversitedeki öğrencilik dönemlerinden itibaren akademik ve insani desteğini hiç esirgemeyen İlhan Tekeli Hocam'a sonsuz teşekkürler...
İçindekiler xi Tablo, Grafik, Harita ve Resimler xix Yazarlar xxi Sunuş xxv Önsöz
ı BİRİNCİ KISIM
Sorular ve Kavramsal Çerçeve
3 1 Kentsel Ayrışmanın Son Aşaması Olarak Kentsel Dönüşüm Asuman Türkün
6 Konut Alanlarında Farklı Dönüşüm Süreçleri: Çifte Standartlar 8 Kentsel Dönüşümün Gerekliliği Konusunda Büyük İttifak ıo Araştırmanın Kapsamı ıı Altı Mahallede Yürütülen Saha Araştırması 12 Araştırmanın Metodolojisi ve Bilgi Toplama Yöntemleri
17 2 Neoliberal Kentsel Dönüşüm: Kentsel Alanlarda Sınıfsal Tahliye, Yoksullaşma ve Mülksüzleşme Binnur Öktem Unsal - Asuman Türkün
17 Giriş
20 Kentsel Dönüşümün Ekonomi Politiği: Neoliberalizm ve Kent 25 Dar Gelirli Kesimlerin Yaşam Alanlarında Kentsel Dönüşüm: Politikalar ve Uygulamalar 31 Devlet Öncülüğünde Soylulaşma ya da Konut Piyasalarının
Yeniden Yapılandırılması 34 Kentsel Dönüşümün İzleri: Sınıfsal Tahliye, Mülksüzleşme ve Yoksullaşma
43 İKİNCİ KISIM
Kentsel Politikalar ve İstanbul'da Sosyo-Mekânsal Dönüşüm
45 3 1923-1980 Döneminde Kentsel Politikalar ve İstanbul'da
Konut Alanlarının Gelişimi: Mevzuat, Aktörler ve Hâkim Söylem Asuman Türkün - Şükrü Aslan - Besime Şen
45 Emeğin Kenti İstanbul
48 1923-1980 Döneminde Nüfus Hareketleri ve Konut Politikaları: İstanbul Üzerinden Bir Değerlendirme 48 Ulus-Devletin İnşası ve Sanayileşme Hamleleri: 1920-1950 Dönemi
-
İthal İkameci Sanayileşme Hamleleri ve Tarımda Yapısal Dönüşüm:
1950-1960 Dönemi - İstanbul'da Sanayi ve Gecekondu Gelişiminin Dolaysız İlişkisi
54 Planlı Ekonomi ve İthal İkameci Sanayileşmenin Kurumsallaşması:
1960-1980 Dönemi
57 İstanbul'da Genişleyen Sanayi Alanları ve Gecekondular 59 Farklı Konut Sunum Biçimleri: İşçi Kooperatifleri, Toplu Konutlar ve
Yap-Satçı Model Dar Gelirli Kesimler İçin Bir Çözüm Oluşturabildi mi? 62 1930-1980 Döneminde Konut Politikalarında Hâkim Söylem ve Mevzuatta Değişim: Kent Literatürü ve Yazılı Basın Üzerinden Bir Değerlendirme
64 1923-1950 Dönemi: Gecekondu Sorununu Anlama ve Çözme Çabaları 66 1923-1950 Döneminde Gecekondularla İlgili Mevzuatta Değişim
- 1950-1980 Dönemi: Bir Mesken Sorunu Olarak Gecekondu
- Hâkim Söylemde Süreklilik ve Mevzuatta Değişim
79 4 İstanbul'da 1980'ler Sonrasında Kentsel Dönüşüm:
Mevzuat, Söylem, Aktörler ve Dönüşümün Hedefindeki Alanlar Asuman Türkün - Binnur Öktem Unsal - Mücella Yapıcı
79 1980 Sonrası Büyük Dönüşüm İstanbul'da 1980 Sonrasında Nüfus ve Sermaye Polarizasyonu
87 İstanbul'da Sektörel Değişim
90 İstanbul'da 1980-1990 Döneminde Kentsel Dönüşüm: Piyasacı Kentleşmenin İlk Hamleleri 94 Resmî Söylemde "Affedici" Dil ve Kentsel Rantın Yeniden Bölüşümü:
Gecekondu ve Kaçak Yapılaşmaya Yönelik Uygulamalar
98 1990'lar Sonrasında Kentsel Politikalarda ve Söylemde Önemli Değişim: İstanbul Üzerinden Bir Değerlendirme 100 1990'lar Sonrasında Kentsel Politikalarda Radikal Değişim ve
İstanbul'da Sosyo-Mekânsal Dönüşüm
104 1990-2000 Dönemi: Gecekonduya ve Gecekonduluya Karşı Savaşın İlk İzleri 106 2000'li Yıllarda Sağlanan Sarsılmaz İttifak: Dar Gelirli Toplumsal Kesimlerin Konut Alanlarına ve Gecekondu Mahallelerine Yönelik Niyet ve Uygulamalar 113 Medya ve Çeşitli Yayınlarda TOKİ: Söylemler ve Uygulamalar 113 TOKİ'nin Misyon ve İşlevi: Uygulamalar Kimleri Kapsıyor?
ıı6 "Piyasaya Dost, Girişimci ve Düzenleyici Bir Kamu Kurumu" Olarak TOKİ 118 Krize Karşı Bir Güvence Olarak TOKİ
120 BeLediye'nin İnşaat Şirketi KİPTAŞ'a Yüklenen Benzer Misyon 122 2000'li Yıllarda Radikal Değişimler, Yasalarda "Kentsel Dönüşüm" ve TOKÎ'nın Artan Yetkileri
- Yasalarda "Kentsel Dönüşüm"
-
5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek
Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkındaki Kanun
125 5998 sayılı Belediye Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun
127 5793 sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
129 6306 Sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun 131 TOKİ'nin Yetkilerini Artıran Yasa Değişiklikleri ÜÇÜNCÜ KISIM İstanbul'da Kentsel Dönüşüm: Altı Mahalleden Tanıklıklar
143 5 Başıbüyük: Bir Kentsel Dönüşüm Sınaması Besime Şen - Hade Türkmen 143 Giriş 146 Başıbüyük Mahallesi Kuruluş Tarihi: Süreyya İlmen,
Hastane ve Gecekondular
147 1960'larda Mahallede Beklenmeyen Bir Gerileme Aralığı
149 ANAP'tan Kentsel Dönüşüme Kalan Miras: Tapu Tahsis Belgesinin Sihri
151 Başıbüyük'te "Yasallaşma" Süreci 153 Başıbüyük'te Ev Sahibi Olmanın Kurtaramadıkları:
Gecekondu, Yoksulluk ve İşsizlik
153 Bir Mahallenin Kuruluş Rasyoneli:
"Emek Piyasasının Gündelik Alanını Kurmak"
159 Mahallenin Sosyal Profili ve Mahallede Yaşam
161 "Çalışmaya Rağmen Yoksulluk"
- Gelir-Tüketim ve İhtiyaçlar
-
Memleketle İlişkiler ve Memleketten Gelen Katkılar
168 Başıbüyük'te Kentsel Dönüşüm ya da Mülksüzleşme
- Kentsel Dönüşümde Hak Elde Etmek: Belgeliler-Belgesizler
-
Mahalleye Kentsel Dönüşüm Geldi!
174 Mahallede Gelişen Muhalefet
179 Kentsel Dönüşümün Hanelere Yansıması: "Deprem Kadar Belirsiz..." 184 Sonuç: Kentsel Dönüşümde Sonuca Ulaşmak Mümkün mü?
189 6 Derbent: Memleketin İşçi Mahallesi ya da Küresel Kentin "Hukuksuz" Gecekondu Alanı Besime Şen - Binnur öktem Unsal
- Giriş
- Mahallenin Kuruluş Öyküsü
192 1970'lerin Olanaklılığı ve Toprağın Ticarileşmesi
197 Derbent'te Kentsel Dönüşüm: Sermayenin Baskısı ve
Yıkım Tehdidi Altında 25 Yıl 202 "Emek Piyasasının Gündelik Alanı": Mahallenin Sosyo-Ekonomik Profili
203 Derbent'te "Emek Piyasasının Gündelik Alanı"
207 Çalışma Yaşamı ve Sınıfsal Nitelikler
211 Gelir Yapısı ve Tüketim
- Gündelik Yaşam: Sosyo-Mekânsal Çevre
- Kent İçinde Var Olmaya Çalışmanın Dünyası: İstanbul'a Göç Etmek
-
"Mahallemiz İyidir Ama!"
218 Kentsel Dönüşüm ve Muhalefet
221 Kentsel Dönüşüm ve Yürütülen Faaliyetler 222 Sonuç Yerine
227 7 Aydınlı: Tarımdan Sanayi Havzasına, Sanayiden Tekno-Kente Bir Köyün Konut Deposuna Dönüşümü Şükrü Aslan - Esra Kaya 227 Giriş 229 Aydınlı Köyü'nden Tuzla'nın en önemli sanayi mahallesine dönüşüm
229 Tuzla İlçesinin Gelişimi
231 Aydınlı Köyü'nün Öyküsü
233 1980 Sonrası Sosyo-Mekânsal Değişim: Mahalle Sanayileşiyor ve Çehresi Değişiyor
235 Mahalleye Yerleşme Süreci 241 2000'li Yıllarda Mahallede İmar Hareketleri: Gecekondu Yıkımları,
TOKİ'nin Konut Projeleri ve Lüks Kapalı Siteler 246 Aydınlı Mahallesi'nde Yaşayanların Gelir Durumları ve Çalışma Koşullan
246 Düşük Gelir Yapısı
249 Çalışma Koşulları
255 Mahallede Yaşam Koşulları ve Günlük Hayat: Dönüşüm Talebi Var mı? 258 Bir Söylenti Olarak Kentsel Dönüşüm 262 Sonuç Yerine: Metropol Dinamikleri Aydınlı'da
267 8 Tarlabaşı: Tarihî Kent Merkezinde Yoksulluk ve
Dışlanan Kesimler Üzerinden Yeni Bir Tarih Yazılıyor Asuman Türkün - Aslı Sarıoğlu
267 Tarihî Kent Merkezlerinin Artan Cazibesi
272 Dünden Bugüne Tarlabaşı
277 Bir Mücadele Alanı Olarak Tarlabaşı'nda Kentsel Yenileme
286 Tarlabaşı'nda Yapılan Görüşmeler ve Anket Sonuçları Dönüşüm Öncesinde
Bize Hangi Gerçekleri Göstermişti?
286 Uzun Soluklu bir Göç Durağı Olarak Tarlabaşı
290 Düşük Gelirlerle ve Güvencesiz Koşullarda Kurulan Ortak Yaşam Stratejileri
300 Tarlabaşı'nda Razı Olunan Yaşam Koşullan ve Kentsel Dönüşüme Muhalefet 305 Sonuç: Toparlanıp Gitme Zamanı...
309 Tozkoparan: Bir Sosyal Mesken Alanının Tasfiyesi Binnur Öktem Unsal - Asuman Türkü
311 Giriş
315 Bir Sosyal Mesken Alam Olarak Tozkoparan
319 Tozkoparan'ı Ataköy Yapmak: Kentsel Dönüşüm Alanı İlanı ve
Mahallede Biçimlenen Toplumsal Muhalefet
320 Kapalı Kapılar Arkasında Verilen Kararlar
324 Mahallede Bir Dönüşüm Talebi Var mı?
327 Kentsel Dönüşüm Projesine Yönelik Muhalefet: Algılar ve Tepkiler 331 Tozkoparan'da Yaşayanların Ekonomik ve Toplumsal Koşullan:
Kentsel Dönüşüm Mağduriyet Yaratacak mı?
332 İstanbul'un En Eski Göçmenleri Olarak Tozkoparanlılar
334 Çalışma Hayatı, Gelir Düzeyi ve Tüketim Biçimleri
344 Tozkoparan'da Günlük Yaşam Koşullan ve Kentte Kurulan İlişkiler 348 Sonuç ve Değerlendirme: Dönüşüm Kimin Yararına?
355 10 Ayazma ve Tepeüstü'nden Bezirganbahçe'nin "Konut Depolarına": Mekânı Değişen Yoksulluk Asuman Türkün - Şükrü Aslan
- Giriş
- Küçükçekmece: Bugünden Geçmişe Bakmak
359 Kentsel Dönüşüm Projesinin Hedef Mekânları: Ayazma ve
Tepeüstü'nde Tahliye Süreci 365 Yeni Yaşam Mekânında Kurula(maya)n Yeni Hayatlar
367 İstanbul'un En Yeni Göçmenlerinin Barınma Mekânı Olarak
Ayazma ve Tepeüstü
368 Bezirganbahçe TOKİ Konutlarında Yeni Yaşam Koşulları: Eskisinden İyi mi?
375 Kentsel Dönüşüm Projesine İlişkin Algılar ve Düşünceler
375 Çalışma Hayatı, Gelir Düzeyi ve Tüketim Biçimleri 384 Sonuç: Bezirganbahçe bir başarı hikâyesi olabilir mi? 391 11 Sonuç: Mevcut "Dönüşüm ve Yemleme Politikaları"
Dar Gelirli Toplumsal Kesimlerin Barınma Sorununu Çözebilir mi? Asuman Türkün
395 İstanbul'un Eski ve Yeni Göçmenleri: Göç ve Kente Tutunma Süreci
- Kent Mekânında Hereket: Daha Önce İkamet Edilen İlçe ve Semtler
- Kente Yerleşme Sürecinde Kamu Arazisini "İşgal" Ne Ölçüde Yaşandı?
- İşyeri-Konut İlişkisi
398 Bugün Bu Mahallelerde Yaşayanlar Kim?
400 Dar Gelirlilerin Konut Alanları Ciddi Bir Rant Kaynağı Oluşturdu mu?
403 İstanbul'un Eski ve Yeni Göçmenleri Durumlarını
Ne Ölçüde İyileştirebüdiler?
403 Eğitim Düzeyleri
406 Çalışma Yaşamına Katılım
- Mahallerde Hangi Meslekler Öne Çıkıyor?
-
Kadınların ve Erkeklerin İşteki Durumları ve Konumları Arasında
Ne Tür Farklar Bulunmaktadır?
412 Sosyal Güvenliğe Sahip Olma Durumu
413 Mahallelerde Kentsel Dönüşümün Dayattığı Ödeme Koşullarını Karşılayabilecek Bir Ekonomik Güç Oluştu mu?
- Çalışanların Ücret Düzeyleri
- Hane Gelirleri
- Ailelerin Başka Gelir Kaynaklan Var mı?
418 Hanehalklarımn Tüketim Eğilimleri Bize Ne Gösteriyor?
420 Kredi Kartı Kullanımı ve Borçlanma
421 "Mahalle" Burada Yaşayanlar İçin Ne Anlama Gelmektedir?
- Kentte En Fazla Görüşülen Kişiler ve Görüşme Sıklığı
-
Mahallelerde Buluşma Mekânları
424 Mahallelerde Dönüşüm Talebi Var mı?
426 Kentsel Dönüşümle İlgili Fikirler: Gerçekçi Ruh Hali 429 Kentsel Muhalefet
431 Barınma Mücadelesinde Yeniden 1950'lerin Zorlu Koşullarına Geri Dönüş mü Yaşanıyor?
437 DİZİN