Vedat Kitapçılık
Kargo Gönderim Saatleri;
Hafta İçi Saat 16:00 'ya kadar
Cumartesi Saat 11:00 'e kadar
Kartlarına Taksit
Seçeneklerimiz Vardır!
Banka Hesap Bilgilerimiz
Destek
HATTI
0212
240 12 54
240 12 58
Favori
Listenizde
Ürün Yok!
Sepetinizde
Ürün Yok!
Yeni Çıkan Yayınlar:      Nisan (73)      Mart (140)      Şubat (116)      Ocak (138)

Mülk, Mahal, İnsan ( İstanbul da Kentsel Dönüşüm )

Mülk, Mahal, İnsan ( İstanbul da Kentsel Dönüşüm )



Sayfa Sayısı
:  
443
Kitap Ölçüleri
:  
16x23 cm
Basım Yılı
:  
2014
ISBN NO
:  
9786053993346

50,00 TL

Bu ürün şu anda stoklarımızda yok!
Yazarın diğer ürünlerine gözatmanızı tavsiye ederiz...









Sunuş

 

Eski öğrencim, şimdiki meslektaşım olan Asuman Türkün, son yıllarda Türkiye'nin siyasal gündemine oturmuş olan kentsel dönüşüm projeleri üzerine, İstanbul'da uygulanan altı önemli örnek üzerinde kapsamlı bir değerlendirme çalışması yaptı. Bu çalışma yayınlanma aşamasına gelince de, benden bu kitaba bir önsöz yazmamı istediğinde severek kabul ettim.

 

Siyasal iktidar tarafından Türkiye'nin gündemine öncelikli ve tüm Türkiye'yi kapsayan bir si­yasal proje olarak sunulan kentsel dönüşüm, kapsamı, gerektirdiği kaynak, yıkılıp yenileneceği ilan edilen yedi milyonluk konut sayısıyla çok büyük bir iddia taşımaktadır. Bu kapsamda bir proje, özenle planlanarak uygulanmadığı, projeden etkilenenlerin katılımlarının sağlanamadığı halde ülke kaynaklarının kötüye kullanılması, mimarlık ve çevre kalitesinin olumsuz gelişimi, dö­nüşümün yükünün adaletsiz paylaşımı sonucunu doğurma riskini beraberinde getirmektedir. Ni­tekim şimdiye kadar özellikle İstanbul'da uygulanan kentsel dönüşüm projelerinin, aşırı olarak yetkilendirilmiş, aşırı derecede merkezileşmiş kurumlar eliyle, topluma karşı emrivakiler halinde yürütülmesi, kentlerde mimarlık ve çevre kalitesinin tahribi ve dönüşümün fırsatlarından yarar­lanmanın ve maliyetinin taşınmasının toplum katmanları arasındaki dağılımının toplum vicdanı­nı rahatsız eden biçimde gerçekleşmesine neden olmuştur.

  Kentsel dönüşüm projelerini uygulayanlar bu operasyonunun yirmi yıl süreceğini ilan etmiş­lerdir. Bu operasyonun önümüzdeki yirmi yılda aynı biçimde sürmesi halinde Türkiye'nin kayıp­ları çok yüksek olacaktır. Bu böyle sürdürülemez. Bu projenin şeffaflaştırılması, demokratik top­lumdaki eleştirilerden etkilenerek, toplumun olanaklarıyla tutarlı, adil ve kentin yaşam kalitesine katkıda bulunur hale sokulması gerekmektedir. Bunun başarılması yalnız daha gerçekçi ve yetkin bir planlamanın gerçekleştirilmesine değil, aynı zamanda da Türkiye'nin demokrasisinde yaşan­makta olan krizinin aşılmasına bağlıdır. Böyle merkezileşmiş bir üstün iradenin topluma karşı emrivakileri halinde gelişen dönüşüm projelerinin ortaya çıkardığı sorunların gerisinde Türki­ye'de siyasi kültürün iktidar anlayışının otoriter bir renge sahip olması yatmaktadır.  

Türkiye II. Dünya Savaşı sonrasında hızlı kentleşme ile karşı karşıya kaldığında, var olan ka­pital birikimi sınırlamaları içinde sorunlarla başa çıkabilmek için zorunlu olarak kentleşmesini ucuzlatmak tercihini yapmak durumunda kalmıştı. Kente gelen büyük kitleleri modernist meşru­iyetin sınırları içinde kente yerleştirebilmek ve bu kente yeni gelen nüfusu istihdam edebilmek için sanayi ve hizmetler alanına büyük yatırımlar yapmanın yanı sıra, yeni gelen nüfusu yerleştirmek için konuta, kentsel altyapıya ve kentsel hizmetlere önemli ölçüde yatırım yapılması gerekiyordu. Türkiye'nin kapital birikim düzeyi her iki alandaki kapital talebini karşılamaktan uzaktır. Onun için konuta ve kentsel altyapıya yapılan yatırımı azaltabilmek için kentleşmesini ucuzlatmak zo­runda kalmıştır. Bunu da başarması için gecekondulu, dolmuşlu ve işportalı bir kentleşmeye razı olmuştur. Bu çözümü üretme başarısını, teknokratlar değil halk göstermiştir. Türkiye ekonomik gelişmesinde orta gelir grubu düzeyine ulaştığında, kentleşmenin ucuzlatıldığı dönemdeki düşük standartlı kentleşmesinin eksiklerini giderme olanağına ulaştığı bir dönemde gecekondu alanları­nı ve deprem riski yüksek yapı stokunu dönüştürmeye girişmiştir. Bu beklenilebilecek bir şeydir. Ama gerçekleştirilme biçimi büyük sorunlar taşımaktadır. Unutulmamalı ki, Türkiye yeni ve da­ha güvenli kentsel dokusunu oluşturmaya başladığında, ortaya çıkan dokudaki olumsuzluklar, eski dokuya göre daha kalıcı ve dayanıklı olacak, kentliler onlarla daha uzun süre birlikte yaşa­mak durumunda kalacaklardır. Onun için dönüşüm projelerinin toplumsal olanaklar ve tercihler­le uyumlu olarak geliştirilmesi konusunda geçmişe göre çok daha fazla özen göstermemiz gerek­mektedir.

 

Bu nedenle Türkiye bu projeyi siyasal ve toplumsal kamu alanında enine boyuna tartışmalıdır. Yeni uygulamalarda yer (place) oluşturma süreçlerine açık ve adil dönüşüm seçeneklerini gelişme yolu açılmalıdır. Böyle bir gelişmenin olabilmesinde sivil toplum kuruluşlarına, demokratik kitle örgütleri olan meslek odalarına önemli roller düşmektedir. Tabii ki bunlar arasında kent plancıla­rının, kent araştırmacılarının taşıması gereken yük biraz daha ağır olacaktır. Aktif yurttaşlık bilin­cine sahip olarak yetişmiş olan kent plancılarına ve araştırmacılarına yaşanan olumsuz gelişmeleri araştırmak, topluma doğru seçenekleri göstermek bakımından büyük bir sorumluluk düşmektedir. Son yıllarda gerçekleştirilen araştırmaları izleyen demokratik kitle örgütlerinin faaliyetleri içinde aktif olarak yer alan bir kent plancısı olarak söyleyebilirim ki bu konuda Türkiye'nin ilgili akade-miyası ve meslek odaları demokratik sorumluluklarını yerine getirmektedir. Asuman Türkün ile birlikte bu araştırmayı yürüten diğer akademisyen ve araştırmacılar bu sorumluluğu en önde ger­çekleştirenler arasındadır.

 

Türkün'ün yürüttüğü "İstanbul'da Eski Kent Merkezleri ve Gecekondu Mahallelerinde Kent­sel Dönüşüm ve Sosyo-Mekansal Dönüşüm" adlı çalışma, İstanbul'da Ayazma, Tepeüstü mahal-lerindeki gecekonduları yıkarak Bezirganbahçe'ye taşıyan uygulamayı, Tarlabaşı ve Başıbüyük uygulamalarını, Tozkoparan gecekondu önleme bölgesinde yapılanları ve Aydınlı gecekondu böl­gesindeki gelişmeleri bize başarılı bir biçimde aktarmaktadır. İlk nesil dönüşüm uygulamaları üzerinde eleştirel bir değerlendirme yapmamızın önünü açmakta, kentsel dönüşümün nasıl yürütül­mesi gerektiğinin ipuçlarını vermektedir. Ne iyi ki Türkiye'de hükümetin merkeziyetçi otoriter uygulamalarının seçenekleri toplumda geliştirilmekte, tasarımcıları bir araya getiren Faruk Gök­su arkadaşlarıyla yeni seçenekler ortaya çıkarmakta, muhalefet belediyeleri bu eleştirilerden ya­rarlanarak daha adil dönüşüm uygulamalarına girişmektedirler. Bu projeler artık sadece bir yeni yerleşim projesi olmanın ötesine geçerek, Türkiye'nin demokrasi mücadelesinin bir parçası haline gelmektedir.

 

Oysa Türkiye'de toplumun sorunlarının çözümünde yaratıcılık gösterdiği bir dönemde uygu­lamayı yürüten TOKİ gibi aşırı yetkilendirilmiş aktörler, bu yaratıcılıktan yararlanarak, uygula­malarını değiştirerek topluma yararlı hale getirmek anlayışını gösteremiyorlar. Örneğin Bursa'da yaptığı Doğanbey projesinde olduğu gibi, bir tarihsel kente yapılabilecek en büyük kötülüğü ya­pabilmiştir. Çünkü müzakereci bir demokrasi anlayışını, mevcut iktidar bir zafiyet olarak değer­lendirmektedir. İktidarın başındakiler kendi dediklerinin toplumla müzakere edilmeden uygulan­masını istemekte, bunun için de merkezin uygulayıcı kurumlarını hukuk devleti anlayışıyla bağ­daşmayacak aşırı yetkilerle donatmaktadırlar. Merkezî yönetim yerel yönetime sormadan bir ye-rellikte doğrudan uygulama yapabilmektedir. Yerel yönetimle müzakereden kaçınınca da Doğan­bey projesindeki gibi felaketler ortaya çıkmaktadır. Başarısızlık sürekli hale gelebilmektedir. Hiç­bir yerel yönetim kendi kentine bu kadar büyük bir kötülük yapamaz. Böyle büyük bir proje pay­daşlarla müzakereye kapalı olarak sürdürülmemeli/sürdürülemez.

 

Türkiye'de kentsel dönüşüm projeleri uygulanmaya başladıktan sonra üç dört ay arayla mi­marların, şehir ve bölge plancılarının düzenledikleri değişik toplantılarda konuşma yaptım. Her konuşmada yaşanan dönüşümün değişik boyutları/sorunları konusunda yeni farkındalıklar edin­dim. İlk konuşmalarda 1980'ler sonrasında sanayi toplumundan bilgi toplumuna, ulus devletler dünyasından küresel bir dünyaya, Fordist üretimden esnek üretime geçerken tüm dünyada büyük kentlerin tek merkezli metropollerden çok merkezli kent bölgelere geçiş yaşadığını, Türkiye'de büyük kentlerde böyle bir dönüşümün meydana geldiğini, siyasetin Türkiye'nin gündemine sok­tuğu kentsel dönüşüm projelerinin bu temel dönüşümle ilgilendirilmediğini, bu bakımdan soru­nun yeterli bir biçimde formüle edilmediğini fark ettim. Daha sonra yaptığım çalışmalarda uygu­lanan dönüşüm projelerinde fırsatlardan yararlanmanın ve maliyetleri taşımanın adil olmadığı konusunda ikna oldum. Ayrıca günümüzde Türkiye'de yaşanan dönüşümün Türkiye'nin kentle­rinde 1950'li yıllarda olduğu gibi güçsüz aktörler eliyle gerçekleştirilmediği, güçlü aktörler eliyle yerelliklerle ve paydaşlarla müzakere etmeden yürütülen dönüşüm projelerinin kentlerde toplum ve ilgili meslek dünyasının çok eleştirdiği çevreler yarattığını gördüm.

 

Bu konuşmaların hemen hepsi kentsel dönüşüm sürecinin iyileştirilmesi için öneriler içeriyordu. İlk konuşmalarda önerilerim iktidarın uyguladığı kentsel dönüşüm projelerinin daha adil hale gel­mesi için yapılacaklar üzerinde yoğunlaşmıştı. Bunları genellikle beş ilke halinde topluyordum.

 

Bunlardan birincisi, kentte yaşayan birinin oturduğu konutun yerinin onun toplumsal ve eko­nomik ilişkilerini de belirlemekte olmasıdır. Bu kişilerin kentte varoluşuyla yakından ilişkilidir.

 


Bu nedenle kentsel dönüşüm projeleri, insanları, yaşadığı mahalleleri kendi iradelerinin dışında terk etmek durumunda bırakmamasıdır.

 

İkincisi, kentsel dönüşüm talebinin nereden geldiğine ve hangi meşru nedenlere dayandırıldı­ğına açıklık kazandırılmalıdır. O mahallelerde yaşayanların bir talebi yoksa zorla dönüşüm uygu­lamalarına girişilmemesidir.

 

Üçüncüsü, yapılacak dönüşümün o mahallelinin yaşam kalitesini iyileştireceği konusunda ma­halleli arasında bir oydaşma sağlanmasıdır. Başka bir deyişle, planlamasında katılımcı süreçlerin izlenmesidir.

 

Dördüncüsü, önerilen dönüşüm modelleriyle mahalle halkının olanaklarının/yapabilirliğinin tutarlılığının sağlanmasıdır.

 

Beşincisi ise merkezî ya da yerel yönetimler bir yerde yaşayanlara emrivakilerle dönüşüm pro­jeleri uygulamaya çalıştığında, burada yaşayanlara karşı örgütlenme ve muhalefet kanallarını ka­pamanın demokratik bir yönetim olma iddiasıyla bağdaşmadığının farkında olunmasıdır.

 

Bugün bunlara başkalarını da ekleyebilirim. Ama son aylarda yaptığım konuşmalarda esas so­runun yönetimin demokratik olmayan iş yapma zihniyetinden kaynaklandığını görmeye başla­dım. Türkiye'de demokrasi krizi aşılmadıkça tüm söylenenlerin etkili olmadığını gözlemeye baş­ladım. Özellikle Gezi'de ve sonrasında yaşananlar bu konudaki farkındalığımı pekiştirdi. Bu ne­denle de bu sunuşu, Türkiye'nin yaşadığı demokrasi krizi bağlamında ele aldım. Asuman Tür-kün'ün bu çalışmasını da onun bilimsel katkısının ötesinde demokrasi mücadelesine katkısı ola­rak yorumluyor ve onu kutluyorum.

 

İyi ve verimli okumalar dileğiyle.

İlhan Tekeli 29 Aralık 2013 Oran-Ankara


Önsöz

 

 Bu kitap, 2008-2010 yılları arasında TÜBİTAK tarafından desteklenen "İstanbul'da Eski Kent Merkezleri ve Gecekondu Mahallelerinde Kentsel Dönüşüm ve Sosyo-Mekânsal Değişim" başlıklı araştırmada elde edilen bulgular ışığında hazırlandı. Kentsel dönüşüm uygulamalarının farklı aşamalarında bulunan altı mahallede yürüttüğümüz bu araştırma, Besime Şen, Şükrü Aslan, Bınnur Öktem Uysal ve Mücella Yapıcı'nın yanı sıra Aslı Sarıoğlu, Esra Kaya ve Hade Türkmen'in ortak çabası sonucunda ortaya çıktı. Araştırmanın ilk safhasında yer alan Maya Arıkanlı Özdemır ve Hakan Koçak ile son safhada bize katılan ve özellikle haritalama ko­nusunda destek olan Gizem Erol'un da emeklerini anmadan olmaz... Şimdi geriye baktığımda araştırmanın her aşamasında ne kadar büyük bir emek olduğunu bir kez daha görüyorum. Araş­tırmanın henüz ilk başlarında yaptığımız literatür araştırmaları, gazete ve dergi taramaları, topla­dığımız istatistiki bilgiler ve yıllar içinde değişen mevzuatın irdelenmesi bizi dipsiz bucaksız bir araştırmanın içine doğru çekmiş oldu. Açıkçası araştırmanın kapsamı giderek büyüdü ve sınırları biraz zorladık...

  Mahallelerde kapsamlı bir anket çalışması ve derinlemesine görüşmeler yaptığımız süreçte çok sayıda kişiyle yakın temas içinde olduk; kendilerinden ciddi destek aldık... Mahallelerin kimisin­de bu dönüşüm sürecinde hak kaybına uğramamak için dernekler kurulmuştu; kimisinde ise dö­nüşüm baskısı henüz yeni başlamıştı ve dernekleşme çabası içindeydiler. Bu hızlı, nasıl sonuçlana­cağı belirsiz gelişmelere birlikte tanıklık ettik... Bu süreçteki tanışıklıklar ve dostluklar araştırma sonrasına da taştı; bilgimize ve desteğimize ihtiyaç olduğunda yanlarında olmaya elimizden geldi­ğince gayret ettik. Bu süreç aslında karşılıklı bir öğrenme süreciydi; belirsizliklerin ve çelişkili açıklamaların kol gezdiği bu süreçte sürekli yeni gelişmelerle karşılaştık; sürekli bilgileri tazeledik. Bu dönemde mahallelerde araştırma yapmamızda bize destek olan dernek üyelerine, bize mahallenin geçmişiyle ilgili bilgilerini ve anılarını paylaşanlara, uzun anketimize sabır göstererek cevap veren mahallelilere minnetimiz sonsuz... Kimi saysam eminim diğeri eksik kalır; Tarlabaşı Mülk Sahipleri ve Kiracıları Kalkındırma ve Sosyal Yardımlaşma Derneği'nin o dönemde sözcüsü olan Erdal Aybek'e, Tozkoparan ve Mehmet Nesih Özmen Mahalleleri Kültür ve Dayanışma Derne-ği'nden (TOZDER) Ömer Kiriş ve Tozkoparan'daki bütün dostlarımıza; Derbent'ten Konut Hakkı Koordinasyonu Sözcüsü Koksal Doğan'a, Derbent Mahalle Derneği'ne, Başıbüyük Mahal­lesi Çevreyi Düzenleme ve Güzelleştirme ve Tabiatı Koruma Derneği'nin o dönemde başkanı olan Adem Kaya'ya ve mahalledeki gelişmeleri aktaran dostlarımıza; Aydınlı'da mahalle kahvesinde bizimle bir araya gelerek bilgilerini bizimle paylaşan arkadaşlara; Bezirganbahçe'de grup toplan­tılarına katılan mahallelilere teşekkürü borç biliriz...  

Araştırma oldukça kapsamlı bir anket çalışmasına dayanıyordu. Altı mahallede anketin yürü­tülmesi ve bilgilerin dökülmesi inanılmaz büyük bir emek gerektirdi. Bu aşamada birlikte çalıştı­ğımız Sosyal Araştırmalar Merkezi A.Ş. (SAM) ile anketlerin düzenlenmesinden anketörlere veri­len eğitimlere kadar birlikte çalışarak başarılı ve verimli bir çalışma yürüttük; özellikle SAM'ın kurucularından Cenap Nuhrat ve bu süreçte birlikte çalıştığımız Mustafa Narcı, Tamer Coşar, Nesrin Ertürk ve Fırat Kahyaoğlu'na bize gösterdikleri sabır ve destek için çok teşekkür ederiz. Mahallelerde anketleri yapanların büyük bir çoğunluğunu Yıldız Teknik Üniversitesi ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi'nin Şehir ve Bölge Planlama ve Sosyoloji Bölümlerinden öğren­ciler oluşturdu. Anketlerin bu tür bir akademik formasyona ve deneyime sahip gençler tarafından yapılması sonuçların güvenilirliğini de arttırdı; hepsine sonsuz teşekkürler...

 

Son olarak da bu zorlu zamanlarda bize destek olan ailelerimize ve arkadaşlarımıza teşekkür ederiz. Onların sabır ve desteği olmasa bu zorlu çalışmayı gerçekleştirmemiz çok zor olurdu. Pro­je raporları yazmanın ve zamanında yetiştirmenin ne kadar zor olduğunu bu tür çalışmaları ya­panlar çok iyi bilirler... Bu aşamaları genellikle benim evimde sabahlayarak tamamladık; yorul­duk ama aynı zamanda da birlikte çok keyifli zamanlar geçirdik. Hepimiz adına teşekkür edecek daha çok kişi var; ben kendi adıma metinleri okuyarak yaptığı düzeltmeler ve güzel dostluğu için kızım Didem Erendil Tüzer'e; bu yorucu dönemlerde hepimiz için Bursa'dan gönderdiği sürpriz yemekler ve bitmez tükenmez desteği için sevgili annem Nuriç Türkün'e ve babama çok teşekkür ederim... Son olarak da üniversitedeki öğrencilik dönemlerinden itibaren akademik ve insani des­teğini hiç esirgemeyen İlhan Tekeli Hocam'a sonsuz teşekkürler...

 


İçindekiler xi Tablo, Grafik, Harita ve Resimler xix Yazarlar xxi Sunuş xxv Önsöz

ı BİRİNCİ KISIM

Sorular ve Kavramsal Çerçeve

3    1 Kentsel Ayrışmanın Son Aşaması Olarak Kentsel Dönüşüm Asuman Türkün

6 Konut Alanlarında Farklı Dönüşüm Süreçleri: Çifte Standartlar 8 Kentsel Dönüşümün Gerekliliği Konusunda Büyük İttifak ıo Araştırmanın Kapsamı ıı Altı Mahallede Yürütülen Saha Araştırması 12 Araştırmanın Metodolojisi ve Bilgi Toplama Yöntemleri

17    2 Neoliberal Kentsel Dönüşüm: Kentsel Alanlarda Sınıfsal Tahliye, Yoksullaşma ve Mülksüzleşme Binnur Öktem Unsal - Asuman Türkün

17 Giriş

20 Kentsel Dönüşümün Ekonomi Politiği: Neoliberalizm ve Kent 25 Dar Gelirli Kesimlerin Yaşam Alanlarında Kentsel Dönüşüm: Politikalar ve Uygulamalar 31 Devlet Öncülüğünde Soylulaşma ya da Konut Piyasalarının

Yeniden Yapılandırılması 34 Kentsel Dönüşümün İzleri: Sınıfsal Tahliye, Mülksüzleşme ve Yoksullaşma


43 İKİNCİ KISIM

Kentsel Politikalar ve İstanbul'da Sosyo-Mekânsal Dönüşüm

45    3 1923-1980 Döneminde Kentsel Politikalar ve İstanbul'da

Konut Alanlarının Gelişimi: Mevzuat, Aktörler ve Hâkim Söylem Asuman Türkün - Şükrü Aslan - Besime Şen

45 Emeğin Kenti İstanbul

48 1923-1980 Döneminde Nüfus Hareketleri ve Konut Politikaları: İstanbul Üzerinden Bir Değerlendirme 48 Ulus-Devletin İnşası ve Sanayileşme Hamleleri: 1920-1950 Dönemi

  1. İthal İkameci Sanayileşme Hamleleri ve Tarımda Yapısal Dönüşüm:
    1950-1960 Dönemi
  2. İstanbul'da Sanayi ve Gecekondu Gelişiminin Dolaysız İlişkisi

54 Planlı Ekonomi ve İthal İkameci Sanayileşmenin Kurumsallaşması:

1960-1980 Dönemi

57 İstanbul'da Genişleyen Sanayi Alanları ve Gecekondular 59  Farklı Konut Sunum Biçimleri: İşçi Kooperatifleri, Toplu Konutlar ve

Yap-Satçı Model Dar Gelirli Kesimler İçin Bir Çözüm Oluşturabildi mi? 62 1930-1980 Döneminde Konut Politikalarında Hâkim Söylem ve Mevzuatta Değişim: Kent Literatürü ve Yazılı Basın Üzerinden Bir Değerlendirme

64  1923-1950 Dönemi: Gecekondu Sorununu Anlama ve Çözme Çabaları 66  1923-1950 Döneminde Gecekondularla İlgili Mevzuatta Değişim

  1. 1950-1980 Dönemi: Bir Mesken Sorunu Olarak Gecekondu
  2. Hâkim Söylemde Süreklilik ve Mevzuatta Değişim

79    4 İstanbul'da 1980'ler Sonrasında Kentsel Dönüşüm:

Mevzuat, Söylem, Aktörler ve Dönüşümün Hedefindeki Alanlar Asuman Türkün - Binnur Öktem Unsal - Mücella Yapıcı

79  1980 Sonrası Büyük Dönüşüm İstanbul'da 1980 Sonrasında Nüfus ve Sermaye Polarizasyonu

87 İstanbul'da Sektörel Değişim

90 İstanbul'da 1980-1990 Döneminde Kentsel Dönüşüm: Piyasacı Kentleşmenin İlk Hamleleri 94 Resmî Söylemde "Affedici" Dil ve Kentsel Rantın Yeniden Bölüşümü:

Gecekondu ve Kaçak Yapılaşmaya Yönelik Uygulamalar

98 1990'lar Sonrasında Kentsel Politikalarda ve Söylemde Önemli Değişim: İstanbul Üzerinden Bir Değerlendirme 100  1990'lar Sonrasında Kentsel Politikalarda Radikal Değişim ve

İstanbul'da Sosyo-Mekânsal Dönüşüm

104  1990-2000 Dönemi: Gecekonduya ve Gecekonduluya Karşı Savaşın İlk İzleri 106  2000'li Yıllarda Sağlanan Sarsılmaz İttifak: Dar Gelirli Toplumsal Kesimlerin Konut Alanlarına ve Gecekondu Mahallelerine Yönelik Niyet ve Uygulamalar 113  Medya ve Çeşitli Yayınlarda TOKİ: Söylemler ve Uygulamalar 113  TOKİ'nin Misyon ve İşlevi: Uygulamalar Kimleri Kapsıyor?

ıı6   "Piyasaya Dost, Girişimci ve Düzenleyici Bir Kamu Kurumu" Olarak TOKİ 118  Krize Karşı Bir Güvence Olarak TOKİ

120 BeLediye'nin İnşaat Şirketi KİPTAŞ'a Yüklenen Benzer Misyon 122 2000'li Yıllarda Radikal Değişimler, Yasalarda "Kentsel Dönüşüm" ve TOKÎ'nın Artan Yetkileri

  1. Yasalarda "Kentsel Dönüşüm"
  2. 5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek
    Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkındaki Kanun

125    5998 sayılı Belediye Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun
127  5793 sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde

Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun

129 6306 Sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun 131 TOKİ'nin Yetkilerini Artıran Yasa Değişiklikleri  ÜÇÜNCÜ KISIM İstanbul'da Kentsel Dönüşüm: Altı Mahalleden Tanıklıklar

143    5 Başıbüyük: Bir Kentsel Dönüşüm Sınaması Besime Şen - Hade Türkmen 143 Giriş 146 Başıbüyük Mahallesi Kuruluş Tarihi: Süreyya İlmen,

Hastane ve Gecekondular

147  1960'larda Mahallede Beklenmeyen Bir Gerileme Aralığı

149 ANAP'tan Kentsel Dönüşüme Kalan Miras: Tapu Tahsis Belgesinin Sihri

151 Başıbüyük'te "Yasallaşma" Süreci 153 Başıbüyük'te Ev Sahibi Olmanın Kurtaramadıkları:

Gecekondu, Yoksulluk ve İşsizlik

153 Bir Mahallenin Kuruluş Rasyoneli:

"Emek Piyasasının Gündelik Alanını Kurmak"

159 Mahallenin Sosyal Profili ve Mahallede Yaşam

161  "Çalışmaya Rağmen Yoksulluk"

  1. Gelir-Tüketim ve İhtiyaçlar
  2. Memleketle İlişkiler ve Memleketten Gelen Katkılar
    168 Başıbüyük'te Kentsel Dönüşüm ya da Mülksüzleşme
 
  1. Kentsel Dönüşümde Hak Elde Etmek: Belgeliler-Belgesizler
  2. Mahalleye Kentsel Dönüşüm Geldi!
    174 Mahallede Gelişen Muhalefet

179 Kentsel Dönüşümün Hanelere Yansıması: "Deprem Kadar Belirsiz..." 184 Sonuç: Kentsel Dönüşümde Sonuca Ulaşmak Mümkün mü?

189    6 Derbent: Memleketin İşçi Mahallesi ya da Küresel Kentin "Hukuksuz" Gecekondu Alanı Besime Şen - Binnur öktem Unsal

  1. Giriş
  2. Mahallenin Kuruluş Öyküsü

192  1970'lerin Olanaklılığı ve Toprağın Ticarileşmesi


197 Derbent'te Kentsel Dönüşüm: Sermayenin Baskısı ve

Yıkım Tehdidi Altında 25 Yıl 202  "Emek Piyasasının Gündelik Alanı": Mahallenin Sosyo-Ekonomik Profili

203  Derbent'te "Emek Piyasasının Gündelik Alanı"

207  Çalışma Yaşamı ve Sınıfsal Nitelikler

211  Gelir Yapısı ve Tüketim

  1. Gündelik Yaşam: Sosyo-Mekânsal Çevre
  2. Kent İçinde Var Olmaya Çalışmanın Dünyası: İstanbul'a Göç Etmek
  3. "Mahallemiz İyidir Ama!"
    218 Kentsel Dönüşüm ve Muhalefet

221  Kentsel Dönüşüm ve Yürütülen Faaliyetler 222  Sonuç Yerine

227     7 Aydınlı: Tarımdan Sanayi Havzasına, Sanayiden Tekno-Kente Bir Köyün Konut Deposuna Dönüşümü Şükrü Aslan - Esra Kaya 227  Giriş 229 Aydınlı Köyü'nden Tuzla'nın en önemli sanayi mahallesine dönüşüm

229 Tuzla İlçesinin Gelişimi

231  Aydınlı Köyü'nün Öyküsü

233   1980 Sonrası Sosyo-Mekânsal Değişim: Mahalle Sanayileşiyor ve Çehresi Değişiyor

235  Mahalleye Yerleşme Süreci 241 2000'li Yıllarda Mahallede İmar Hareketleri: Gecekondu Yıkımları,

TOKİ'nin Konut Projeleri ve Lüks Kapalı Siteler 246 Aydınlı Mahallesi'nde Yaşayanların Gelir Durumları ve Çalışma Koşullan

246 Düşük Gelir Yapısı

249  Çalışma Koşulları

255 Mahallede Yaşam Koşulları ve Günlük Hayat: Dönüşüm Talebi Var mı? 258 Bir Söylenti Olarak Kentsel Dönüşüm 262  Sonuç Yerine: Metropol Dinamikleri Aydınlı'da

267    8 Tarlabaşı: Tarihî Kent Merkezinde Yoksulluk ve

Dışlanan Kesimler Üzerinden Yeni Bir Tarih Yazılıyor Asuman Türkün - Aslı Sarıoğlu

267 Tarihî Kent Merkezlerinin Artan Cazibesi

272 Dünden Bugüne Tarlabaşı

277 Bir Mücadele Alanı Olarak Tarlabaşı'nda Kentsel Yenileme

286 Tarlabaşı'nda Yapılan Görüşmeler ve Anket Sonuçları Dönüşüm Öncesinde

Bize Hangi Gerçekleri Göstermişti?

286 Uzun Soluklu bir Göç Durağı Olarak Tarlabaşı

290  Düşük Gelirlerle ve Güvencesiz Koşullarda Kurulan Ortak Yaşam Stratejileri

300 Tarlabaşı'nda Razı Olunan Yaşam Koşullan ve Kentsel Dönüşüme Muhalefet 305 Sonuç: Toparlanıp Gitme Zamanı...

309 Tozkoparan: Bir Sosyal Mesken Alanının Tasfiyesi Binnur Öktem Unsal - Asuman Türkü

311   Giriş

315   Bir Sosyal Mesken Alam Olarak Tozkoparan

319 Tozkoparan'ı Ataköy Yapmak: Kentsel Dönüşüm Alanı İlanı ve

Mahallede Biçimlenen Toplumsal Muhalefet

320  Kapalı Kapılar Arkasında Verilen Kararlar

324 Mahallede Bir Dönüşüm Talebi Var mı?

327  Kentsel Dönüşüm Projesine Yönelik Muhalefet: Algılar ve Tepkiler 331 Tozkoparan'da Yaşayanların Ekonomik ve Toplumsal Koşullan:

Kentsel Dönüşüm Mağduriyet Yaratacak mı?

332 İstanbul'un En Eski Göçmenleri Olarak Tozkoparanlılar

334 Çalışma Hayatı, Gelir Düzeyi ve Tüketim Biçimleri

344 Tozkoparan'da Günlük Yaşam Koşullan ve Kentte Kurulan İlişkiler 348 Sonuç ve Değerlendirme: Dönüşüm Kimin Yararına?

355 10 Ayazma ve Tepeüstü'nden Bezirganbahçe'nin "Konut Depolarına": Mekânı Değişen Yoksulluk Asuman Türkün - Şükrü Aslan

  1. Giriş
  2. Küçükçekmece: Bugünden Geçmişe Bakmak

359 Kentsel Dönüşüm Projesinin Hedef Mekânları: Ayazma ve

Tepeüstü'nde Tahliye Süreci 365 Yeni Yaşam Mekânında Kurula(maya)n Yeni Hayatlar

367   İstanbul'un En Yeni Göçmenlerinin Barınma Mekânı Olarak
Ayazma ve Tepeüstü

368  Bezirganbahçe TOKİ Konutlarında Yeni Yaşam Koşulları: Eskisinden İyi mi?
375 Kentsel Dönüşüm Projesine İlişkin Algılar ve Düşünceler

375  Çalışma Hayatı, Gelir Düzeyi ve Tüketim Biçimleri 384 Sonuç: Bezirganbahçe bir başarı hikâyesi olabilir mi? 391 11 Sonuç: Mevcut "Dönüşüm ve Yemleme Politikaları"

Dar Gelirli Toplumsal Kesimlerin Barınma Sorununu Çözebilir mi? Asuman Türkün

395 İstanbul'un Eski ve Yeni Göçmenleri: Göç ve Kente Tutunma Süreci

  1. Kent Mekânında Hereket: Daha Önce İkamet Edilen İlçe ve Semtler
  2. Kente Yerleşme Sürecinde Kamu Arazisini "İşgal" Ne Ölçüde Yaşandı?
  3. İşyeri-Konut İlişkisi

398 Bugün Bu Mahallelerde Yaşayanlar Kim?

400 Dar Gelirlilerin Konut Alanları Ciddi Bir Rant Kaynağı Oluşturdu mu?

403 İstanbul'un Eski ve Yeni Göçmenleri Durumlarını

Ne Ölçüde İyileştirebüdiler?

403 Eğitim Düzeyleri                               

406 Çalışma Yaşamına Katılım

  1. Mahallerde Hangi Meslekler Öne Çıkıyor?
  2. Kadınların ve Erkeklerin İşteki Durumları ve Konumları Arasında
    Ne Tür Farklar Bulunmaktadır?

412  Sosyal Güvenliğe Sahip Olma Durumu

413 Mahallelerde Kentsel Dönüşümün Dayattığı Ödeme Koşullarını Karşılayabilecek Bir Ekonomik Güç Oluştu mu?

  1. Çalışanların Ücret Düzeyleri
  2. Hane Gelirleri
  3. Ailelerin Başka Gelir Kaynaklan Var mı?

418 Hanehalklarımn Tüketim Eğilimleri Bize Ne Gösteriyor?

420 Kredi Kartı Kullanımı ve Borçlanma

421  "Mahalle" Burada Yaşayanlar İçin Ne Anlama Gelmektedir?

  1. Kentte En Fazla Görüşülen Kişiler ve Görüşme Sıklığı
  2. Mahallelerde Buluşma Mekânları
    424 Mahallelerde Dönüşüm Talebi Var mı?

426 Kentsel Dönüşümle İlgili Fikirler: Gerçekçi Ruh Hali 429  Kentsel Muhalefet

431 Barınma Mücadelesinde Yeniden 1950'lerin Zorlu Koşullarına Geri Dönüş mü Yaşanıyor?

437 DİZİN