Vedat Kitapçılık
Kargo Gönderim Saatleri;
Hafta İçi Saat 16:00 'ya kadar
Cumartesi Saat 11:00 'e kadar
Kartlarına Taksit
Seçeneklerimiz Vardır!
Banka Hesap Bilgilerimiz
Destek
HATTI
0212
240 12 54
240 12 58
Favori
Listenizde
Ürün Yok!
Sepetinizde
Ürün Yok!
Yeni Çıkan Yayınlar:      Mayıs (0)      Nisan (73)      Mart (139)      Şubat (116)

Milletlerarası Usul Hukukunda Arabuluculuk

Milletlerarası Usul Hukukunda Arabuluculuk



Sayfa Sayısı
:  
169
Kitap Ölçüleri
:  
16x23 cm
Basım Yılı
:  
2010
ISBN NO
:  
9789754645613

150,00 TL











GİRİŞ Devletlerin iç hukuk sistemlerinde öncelikle medenî yargıya alternatif olarak ortaya çıkan alternatif uyuşmazlık çözüm yolları, insan psikolojisinin doğal bir unsuru olan daha iyiyi arama eğiliminin bir sonucu olarak belirmektedir. Bu anlamda alternatif uyuşmazlık çözümü çok genel olarak, uyuşmazlıkların tarafsız bir üçüncü kişi vasıtasıyla çözümü olanağı sağlayan, devlet yargısı dışındaki çözüm yollarını ifade etmektedir. Alternatif uyuşmazlık çözüm yolları uyuşmazlıkların daha kısa zamanda, daha hızlı, ekonomik ve etkin bir şekilde çözülebilmesi imkânını sunmaktadır. Böylece tarafların hak arama özgürlükleri de korunmuş olmaktadır. Öte yandan, çağımızın doğal bir olgusu olan ve teknolojik gelişmelerle güçlenen küreselleşme; farklı sistemlerin ve kültürlerin yakınsaması sonucunu da beraberinde getirmiştir. Bu bağlamda ülke sınırlarını aşan ilişkiler; dahilî ilişkiler kadar yoğunlaşmış, karmaşık bir hale gelmiştir. Bu tür ilişkilerden kaynaklanan sorunların, klasik çözüm yolları ile tatmin edici bir şekilde çözülebilmesi olanağı da bulunmamaktadır. Zira; milletlerarası ticaret ve yatırım ilişkilerinin devletlerin ekonomileri açısından önemi de dikkate alındığında, bu ilişkilerin arz ettiği hassasiyet de ortaya çıkmaktadır. Şu halde, bu türden uyuşmazlıkların çözümünde tercih edilecek yöntemlerin, tacirleri ve yatırımcıları caydırıcı nitelikte olmaması önemli bir olgu olarak belirmektedir. Alternatif uyuşmazlık çözüm yolları, yukarıda değinilen eğilimin bir sonucu olarak; başta Anglo-Sakson hukuku olmak üzere devletlerin iç hukuklarında, Avrupa Birliği mevzuatında ve özellikle de milletlerarası kuruluşların düzenlemelerinde yerini almaktadır. Ancak, bu alandaki uluslararası gelişmeler bir tarafa bırakılırsa, söz konusu müessese daha çok devletlerin iç hukuk sistemlerinde tıkanan yargının iyileştirilmesi çabaları kapsamında ve medenî yargıya alternatif çözümlerin geliştirilmesi amacıyla incelenen bir konu olarak belirmektedir. Bu durum, konuya ilişkin değerlendirmelerin daha çok iç hukuk eksenli olmasının da temel nedenidir. Bu anlamda sıcak bir gündem maddesi olarak ifade edilebilecek olan müessesenin, gerek uluslararası alanda gerekse ülkemizde milletlerarası ticaret bakış açısı ile ele alınmamış olması, çalışmamızın bu çerçeveyle sınırlanmış olmasının datemel nedenidir. Bu nedenle Avrupa Birliği kapsamındaki gelişmeler de bir Devletler Özel Hukuku çalışması olan çalışmamızın kapsamı dışında bırakılmıştır. Bu yöndeki tercihin diğer bir nedeni de Avrupa Birliği kapsamında yapılan düzenlemelerin üye devletlerce muhatap alınmasına karşılık, uluslararası kuruluşlarca yapılan düzenlemelerin uluslararası ticaret hukukunun aktörleri tarafından esas alınıyor olmasıdır. Böylece, konunun daha geniş bir çerçevede incelenmesi amaçlanmıştır. Bu anlamda da en çok uygulama alanı bulan Birleşmiş Milletler Uluslararası Ticaret Hukuku Komisyonu (UNCITRAL), Milletlerarası Ticaret Odası (MTO-ICC), Uluslararası Yatırım Uyuşmazlıkları Çözüm Merkezi (ICSID), tarafından hazırlanmış olan ilgili kurallar tercih edilmiştir. Alternatif uyuşmazlık çözüm yollarının salt ilgili uluslararası kuruluşlarca yapılan düzenlemeler açısından incelenmesi çerçevesiyle sınırlandırılmış olan çalışmamızın ilk bölümünde alternatif uyuşmazlık çözüm yolları müessesesi genel bir fikir vermek amacıyla, kavramsal ve uygulama alanı boyutuyla incelenmiştir. Bu alandaki terminolojik karmaşa, söz konusu müessesenin kavramsal anlamda incelenmesi aşamasında karşılaşılan en önemli sorunlardan biridir. Bu çerçevede, uzlaştırma ve arabuluculuk terimlerinin aynı müesseseyi ifade etmek üzere kullanılıp kullanılmadığı, nelerin alternatif uyuşmazlık çözüm yolları kavramı altında incelenebileceği, tahkimin bir alternatif uyuşmazlık çözüm yolu olup olmadığı sorunları konunun doktrinde en çok tartışılan noktalardır. Konunun kavramsal çerçevesinin çizilmesine yardımcı olacak ve en az onun kadar önemli olan diğer bir husus da alternatif uyuşmazlık çözüm yollarının genel özelliklerinin ortaya konabilmesidir. Bu anlamda çalışmamızda alternatif uyuşmazlık çözüm yolları, doktrinde uzlaşma sağlanan ortak özellikleriyle incelenmeye çalışılmıştır. Bu husus, genel olarak alternatif uyuşmazlık çözüm yolları kavramının sınırlarının tespitinde yardımcı olacağı gibi her bir alternatif uyuşmazlık çözüm yolunun özelliklerinin açıklanabilmesi açısından da önem arz etmektedir. Çalışmamızda konunun kavramsal çerçevesi ve ortak özellikleri itibariyle izah edilmesinden sonra incelenen diğer bir husus en çok kabul gören alternatif uyuşmazlık çözüm yolları çeşitlerinin bireysel özellikleri itibariyle ortaya konmasıdır. Bu anlamda, arabuluculuk (mediation), arabuluculuk-tahkim (mediation-arbitration/ med-arb) vekısa yargılama (mini trial) usûlleri kendilerine has özellikleriyle incelenmeye çalışılmıştır. Bu yöndeki tercihimizin birinci nedeni terminolojik karmaşanın, konunun işlevsel izahının önüne geçmesini engellemektir. Bu hususta ikinci bir neden de; çalışmamızın daha çok bu alanda milletlerarası ticarete ilişkin olarak ilgili kuruluşlarca yapılan düzenlemelerle sınırlandırılmış olmasıdır. Bu anlamda, ilgili düzenlemelerde değinilmemiş usûller çalışmamızın kapsamı dışında bırakılmıştır. Çalışmamızda değinilen diğer bir husus da alternatif uyuşmazlık çözüm yolları, devlet yargısı ve tahkim müesseselerinin farklı ve benzer yönleriyle ele alınarak, işlevsellik anlamında kıyaslanmasıdır. Bu çerçevede olmak üzere, öncelikle alternatif uyuşmazlık çözüm yolları ve devlet yargısı özellikle uyuşmazlık çözümünde maliyet, zaman ve işlevsellik anlamında kıyaslanarak incelenmiştir. Bunun ardından, tahkim ve devlet yargısı her iki müessesenin kendilerine has özellikleri yine işlevsellik boyutunda ele alınarak incelenmiştir. Son olarak; oldukça önemli bir noktayı işaret eden tahkim ve alternatif uyuşmazlık çözüm yollan müesseselerinin farklı yönleri ortaya konmaya çalışılmıştır. Çalışmamızda, alternatif uyuşmazlık çözüm yollarının hukukî temellerinin ortaya konabilmesi anlamında yer verilen bir diğer husus da; alternatif uyuşmazlık çözüm yollarına ilişkin kurallara hangi hukuk sistemlerinde, ne şekilde yer verildiğidir. Bu anlamda, kuralların öncelikle uluslararası hukuktaki belli başlı düzenlenme şekilleri ele alınmıştır. Ardından, söz konusu müesseseye ilişkin Avrupa Birli-ği′ndeki gelişmeler tez çalışmamızın sınırları çerçevesinde ve genel bir fikir vermek amacıyla ele alınmıştır. Konunun hukukumuzdaki gelişim seyri arz ettiği önem nedeniyle ayrı bir başlıkta ele alınmıştır. Bu anlamda, yine çalışmamızın sınırlan gözetilerek, daha çok Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Tasarısı üzerinde durulmuştur. Yine bu çerçevede olmak üzere, söz konusu tasarıya yöneltilen eleştiriler ve şahsî görüşlerimiz çeşitli yönlerden ele alınarak sunulmaya çalışılmıştır. Çalışmamızın ikinci bölümünde alternatif uyuşmazlık çözüm yol-lanna ilişkin uluslararası kuruluşlarca yapılan düzenlemelerden en çok ön plana çıkan; UNCITRAL Uzlaştırma Kurallan ve Model Kanun, Milletlerarası Ticaret Odası İhtilafların Dostane Halli Kuralları ve ICSID Uzlaştırma Kuralları incelenmiştir. Söz konusu kuruluşlar tah-kim açısından da milletlerarası ticarete yön veren düzenlemeler gerçekleştirmişlerdir. Bu anlamda çalışmamızda alternatif uyuşmazlık çözüm yollan müessesesi, milletlerarası ticarette tahkime alternatif olma vasfı itibariyle ele alınarak, incelenmiştir. Yukarıda değinildiği üzere; gerek devletlerin iç hukuk düzenleri gerekse bu alandaki uluslararası gelişmelerin bir sonucu olarak, öncelikle ve milletlerarası ticarî ilişkilerden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözümünde sıklıkla başvurulan bir yöntem olarak "tahkim", karşımıza çıkmaktadır. Bunun temelinde; devlet mahkemelerinin taraflı bir çözüm benimseyebileceği kaygısı, millî yargı sistemlerinin hantal yapısının milletlerarası ticarî ilişkilerin gereklerini karşılayamaması, mahkeme kararlarının tenfızi sorunu, taraflann çözüm sürecinde etkin olabilme arzuları gibi pek çok etken bulunmaktadır. Ancak, günümüzde tahkim de gelişen ticarî ilişkilerin gereksinimlerini yanıtlamakta yetersiz kalmaktadır. Bu bağlamda; taraflann süreçteki etkinliğinin daha ön planda olduğu, dahilî hukuk sistemlerinde kullanılmakta olan, alternatif uyuşmazlık çözüm yollarının, uluslararası ticaret açısından da kullanılabilmesi olanağı gündeme gelmiştir. Bu durum özellikle, uzun vadeli ve maliyetli projelerin yürütülmesinde karşılaşılan sorunlar bakımından ortaya çıkmaktadır. Zira bu tür ilişkilerde; taraf hâkimiyetine yeteri kadar imkân tanımayan ve uyuşmazlıkları taraf menfaatlerini karşı karşıya getirmek suretiyle çözmeye çalışan uyuşmazlık çözüm mekanizmaları, başarılı çözümlerin üretilmesini sağlamakta yetersiz kalmaktadır. Bu halde, taraflar hâlihazırda oldukça büyük ekonomik kaynaklar tahsis ettikleri bir projeyi, ekonomik menfaatleri açısından uzun dönem sürdürmek durumundadırlar. Bu anlamda; tarafları karşı karşıya getirmemesi ve uyuşmazlığın sulhen çözümünü sağlaması nedeniyle alternatif uyuşmazlık çözüm yollan, milletlerarası ticarette de giderek önem kazanmaktadır. Bahsi geçen kurallardan çalışmamızda ilk olarak, UNCITRAL Uzlaştırma Kuralları ile Uzlaştırmaya İlişkin Model Kanun incelenmiştir. Değinilen her iki düzenleme, farklı amaçlar gözetilmek suretiyle hazırlanmıştır. Bu bağlamda, UNCITRAL Uzlaştırma Kuralları, tarafların aralarındaki sözleşmeye derç etmeleri suretiyle müstakbel bir uyuşmazlıkta doğrudan doğruya uygulama alanı bulabilecektir. Bunun aksine Model Kanun, bu konuda düzenleme yapacak olan ülkelere yol göstermek, ışık tutmak amacıyla hazırlanmış olan bir düzenlemedir. Bu anlamda tarafların Model Kanuna atıf yapması, bir uyuşmazlığındoğması halinde, söz konusu düzenlemenin uygulanmasını sağlamayacaktır. Çalışmamızda ikinci olarak; Milletlerarası Ticaret Odası İhtilafların Dostane Halleri Kuralları incelenmiştir. Milletlerarası Ticaret Odası tarafından öngörülmüş olan söz konusu usûlde, alternatif uyuşmazlık çözüm yolları kavramı yerine, ihtilafların dostane halleri" kavramının benimsenmiş olması, Kuralların temeline hakim olan anlayışı ifade etmesi açısından bilinçli bir tercihi ifade etmektedir. Burada bahsi geçen kuralların adından da anlaşılacağı üzere, taraflara yalnızca arabuluculuk değil, tarafsız değerlendirme, kısa yargılama, diğer bir ihtilafın halli tekniği ve ihtilafların halli tekniklerinin bileşimi gibi farklı seçenekler de sunulmaktadır. Çalışmamızda son olarak; Uluslararası Yatırım Uyuşmazlıkları Çözüm Merkezi (1CSID) Uzlaştırma Kurallarına yer verilmiştir. Bu bağlamda yatırım uyuşmazlıklarının çözümünde tahkimin yanı sıra farklı bir alternatif geliştirilmiş olmaktadır. Bilindiği gibi, yatırım uyuşmazlıkları sıradan ticarî ilişkilerden daha hassas bir yapıyı ifade etmektedir. Zira; burada oldukça uzun vadeli ve ciddi boyutlarda finansman gerektiren bir ilişki söz konusudur. Diğer taraftan, yatırım ilişkisinin taraflarını teşkil eden ev sahibi devlet ve yatırımcının menfaatlerinin dengelenmesi de oldukça sorunlu bir yapıyı ifade etmektedir. Bu durum, yatırım ilişkisinin aksaması ve bir uyuşmazlığın çıkması halinde daha da belirgin bir şekilde hissedilmektedir. Zira; burada taraflardan biri yatırımcı iken uyuşmazlığın diğer tarafında egemenlik gücünü haiz, güçlü bir hukukî süje olan devlet bulunmaktadır. Ancak, kuşkusuz devletlerin bu alandaki hareket kaabiliyeti de kendi menfaatlerinin sürdürülebilmesi bağlamında kısıtlanmaktadır. Yabancı yatırımların ülke ekonomisi için arz ettiği önem göz önüne alındığında bu husus daha belirgin bir şekilde ortaya çıkmaktadır. Bu anlamda yabancı yatırımlar ev sahibi devlet için; yeni iş sahalarının oluşması, kalifiye işgücünün geliştirilmesi, vergilendirilebilecek yeni alanların oluşturulması, ithalat-ihracat dengesinin kurulması gibi pek çok faydayı da beraberinde getirmektedir. Tüm bu nedenlerle devletler müstakbel menfaatlerini de gözeterek yabancı yatırımcıların cesaretinin kırılmaması anlamında egemenlik yetkisinin kullanımı kapsamındaki faaliyetlerini sınırlandıracaklardır. Bu anlamda yatırım uyuşmazlıklarından kaynaklanan uyuşmazlıkların çözümünde, bağlayıcı bir kararla sonuçlanmayan uzlaştırma usûlünün başarılı olup olmayacağı hususu da tartışılmaktadır. Zira; tahkim sonucunda tenfızi mümkün bir karar elde edilmektedir. Ancak, kanaatimizce uyuşmazlık bir yatırım ilişkisinden kaynaklanıyor olsa dahi taraflara tahkim dışındaki bir alternatifin sunuluyor olması olumlu bir gelişmedir. Zira; tarafların menfaatlerini en iyi taktir edecek olanlar yine kendileridir. Bu anlamda, taraflar serbest iradeleriyle aralarındaki uyuşmazlığın uzlaştırma vasıtasıyla çözümünü uygun görmüş iseler bu hususun doktrinde ne derece tartışmalı olduğu bir önem arz etmeyecektir. Değinilen tüm bu nedenlerle alternatif uyuşmazlık çözüm yollan, henüz tahkim kadar belirgin olmasa da, milletlerarası ticarî ilişkilerden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözümünde giderek önem kazanmakta ve yaygınlaşmaktadır. Söz konusu müessese, terminolojik olarak oldukça karmaşık bir yapıyı haizdir. Konunun kapsamında bulunan pek çok terim hususunda doktrinde birlik sağlanamamış ve kavramlar netlikle ortaya konulamamıştır. Öte yandan; kaynaklara ulaşmada yaşadığımız zorluklar ve ulaşılabilen kaynakların da konuyu genellikle milletlerarası ticaret bakış açısı ile incelememiş olması tez çalışması sürecinde karşılaştığımız sorunlar arasında bulunmaktadır. Buradan da anlaşılacağı üzere, alternatif uyuşmazlık çözüm yolları, daha çok iç hukuk sistemlerinde tıkanan yargı sistemlerinin iyileştirilmesi anlamında incelenen bir konu olarak belirmektedir. Ancak, çalışmamızda söz konusu müessese, yalnızca milletlerarası ticaret bakımından ele alınarak, Birleşmiş Milletler Uluslararası Ticaret Hukuku Komisyonu (UNCITRAL), Milletlerarası Ticaret Odası (MTO-ICC), Uluslararası Yatırım Uyuşmazlıkları Çözüm Merkezi (ICSID), tarafından hazırlanmış olan ilgili kurallar bağlamında incelenmiştir. öNSöZ Çağımızın karşı konulamaz bir olgusu olarak beliren küreselleşmenin doğal bir sonucu olarak, insan ilişkileri ve aynı zamanda ihtilaflar daha karmaşık bir hal almaktadır. Gelişen ticarî ilişkiler sınırları aşmakta ve büyük meblağlarla ifade edilmektedir. Bu durum, klasik uyuşmazlık çözüm yöntemlerinin de etkisiz kalması sonucunu doğurmaktadır. Bu bağlamda gerçekleşen sosyal olgular, gerek devletleri gerekse uluslararası kuruluşları çözüm arayışına itmiştir. Alternatif uyuşmazlık çözüm yollarının geliştirilmesi çabası da yukarıda değinilen gelişmelerin bir sonucudur. Bu anlamda uyuşmazlıkların usûl ekonomisine uygun olarak; hızlı, ekonomik ve tatmin edici bir şekilde çözümlenmesi amaçlanmaktadır. Bu çabanın temelinde, adaletin herkes için ulaşılabilir kılınması fikri bulunmaktadır. İç hukuk açısından bahsedilen ihtiyaçlar, uluslararası ticaret açısından daha farklı şekillerde belirmektedir. Uluslararası ticaretten kaynaklanan ihtilafların çözümünde zaman ve masraflar boyutu daha da ön plana çıkmaktadır. Bu durum yatırım uyuşmazlıkları anlamında düşünüldüğünde, devletlerin politikalarını dahi etkilemektedir. Hassas dengeleri hâvi bu ilişkilerin korunması mecburiyeti; artık geri döndürülemez bir boyut kazanan, uluslararası ticarî ilişkiler ve özellikle de yatırımlardan kaynaklanan sorunların çözümü için özel düzenlemelerin yapılması ihtiyacını zorunlu olarak ortaya çıkarmıştır. Birleşmiş Milletler Uluslararası Ticaret Hukuku Komisyonu (UNCITRAL), Milletlerarası Ticaret Odası (MTO-ICC), Uluslararası Yatırım Uyuşmazlıkları Çözüm Merkezi (ICSID), tarafından yapılan çalışmalar bu alandaki belli başlı kuralları teşkil etmektedir. Yukarıda izah edilen çerçevede alternatif uyuşmazlık çözüm yolları ve arabuluculuk müessesesine ilişkin uluslararası kurallar hususunda detaylı bir incelemeyi havi bu çalışma ancak bazı insanların değerli katkılarıyla olgunlaşmış ve sizlere iletilebilmiştir. Bu hususta, son üç yıllık süreçte karşılaştığım her sorunda tereddütsüz yanımda olan, tez yazım sürecimin başından sonuna her aşamasında yardım ve desteklerini esirgemeyen tez danışmanım sayın Doç. Dr. F. Bilge TANRIBİLİR′e; tez savunmasına katılarak değerli önerileriyle çalış-mamı geliştirmemde yardımcı olan sayın Doç Dr. Esra DARDAĞAN KİBARa ve sayın Prof. Dr. Vahit DOGANa; tüm eğitim hayatım ve özellikle de tez çalışmamda en önemli teşvik unsuru olan canım babam Abdurahman POLAT′a, aileme, kıymetli arkadaşlarıma ve Yetkin Yayınevine sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. Eylül 2010, Ankara Malike POLAT İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ 5 İÇİNDEKİLER 7 KISALTMALAR CETVELİ 11 GİRİŞ 13 BİRİNCİ BÖLÜM ALTERNATİF UYUŞMAZLIK ÇÖZÜM YOLLARI I. ALTERNATİF UYUŞMAZLIK ÇÖZÜM YOLLARI KAVRAMI..20 A. Uyuşmazlık Kavramı 20 B. Uyuşmazlık Türleri 21 C. Uyuşmazlıkların Çözümü 23 D. Alternatif Uyuşmazlık Çözümü Kavramı ve Tahkimle İlişkisi ...25 II- ALTERNATİF UYUŞMAZLIK ÇÖZÜM YOLLARININ GENEL ÖZELLİKLERİ 30 III- ALTERNATİF UYUŞMAZLIK ÇÖZÜM YOLLARI ÇEŞİTLERİ 34 A- Arabuluculuk (Mediation) 36 1. Kavram 36 2. Arabuluculuğun Kökenleri 41 3. Çağımızda Arabuluculuk Usûlü 42 B. Arabuluculuk-Tahkim (Mediation-Arbitration/ Med-Arb) 47 Ç. Kısa Yargılama {Mini TriaJ) 51 IV. TAHKİM, DEVLET YARGISI VE ALTERNATİF UYUŞMAZLIK ÇÖZÜM YOLLARI İLİŞKİSİ 53 A. Alternatif Uyuşmazlık Çözümü ve Devlet Yargısı 54 B. Tahkim ve Devlet Yargısı 57 C. Tahkim ve Alternatif Uyuşmazlık Çözüm Yolları 61 V. GENEL OLARAK ALTERNATİF UYUŞMAZLIK ÇÖZÜMÜNE İLİŞKİN KURALLAR 64 VI. TÜRK HUKUKUNDA ALTERNATİF UYUŞMAZLIK ÇÖZÜMÜNE İLİŞKİN KURALLAR 67 A. Mevzuu Hukukumuzda Alternatif Uyuşmazlık Çözüm Yollan ..67 B. Arabuluculuk Kanunu Tasarısı 70 1. Tasarıya İlişkin Genel Değerlendirmeler 70 2. Tasarıya İlişkin Görüşlerimiz 77 İKİNCİ BÖLÜM ALTERNATİF UYUŞMAZLIK ÇÖZÜMÜNE İLİŞKİN ULUSLARARASI KURALLAR I. UNC1TRAL UZLAŞTIRMA (ARABULUCULUK) KURALLARI VE TİCARÎ UZLAŞTIRMAYA İLİŞKİN MODEL KANUN 84 A. UNCITRAL Uzlaştırma (Arabuluculuk) Kuralları 85 1. Kapsam 87 2. Uzlaştırma Kuralları Çerçevesinde Öngörülen Usûl 88 a. Sürecin Başlangıcı 88 b. Uzlaştırıcıların Seçimi 89 c. Uzlaştırıcıların Görevi 89 d. Çözüm Anlaşması 91 e. Sır Saklama Yükümlülüğü 92 f. Uzlaştırma Sürecinin Sona Ermesi 93 3. Diğer Hususlar 93 a. Masraflar 93 b. Diğer Usûllere Başvuru Hakkı 94 c. Arabulucunun Diğer Süreçlerdeki Rolü 95 d. Delil lerin Diğer Usûllerde İleri Sürülebililirliği 96 e. Uzlaştırma Şartı 96 B. UNCITRAL Milletlerarası Ticarî Uzlaştırmaya İlişkin Model Kanun 97 1. Kapsam ve Tanımlar 98 2. Model Kanun Çerçevesinde Öngörülen Usûl 100 a. Uzlaştırma Sürecinin Başlangıcı 100 b. Uzlaştırıcıların Sayısı ve Atanma Usulü 101 c. Uzlaştırma Sürecinin Yönetimi 101 d. Taraflarla Uzlaştırıcı Arasındaki İletişim 102 e. Bilgilerin İfşaı 102 f. Gizlilik 102 g. Uzlaştırma Sürecinin Sona Ermesi 102 3- Diğer Hususlar 103 a. Yorum 103 b. Anlaşmayla Çeşitlendirme 103 c. Delillerin Diğer Usûllerde Kabul Edilebilirliği 104 d. Uzlaştırıcının Hakemlik Yapması 105 e. Tahkime veya Mahkemeye Başvurabilme Olanağı 105 f. Çözüm Anlaşmasının İcrası 105 MİLLETLERARASI TİCARET ODASI (MTO-ICC) İHTİLAFLARIN DOSTANE HALLİ KURALLARI 106 A. Kuralların Genel Özellikleri 108 B. Kuralların Uygulanma Alanı 110 C. MTO İDH Kuralları Bağlamında Öngörülen Usûl 111 1- İDH Usûlünün Başlangıcı 112 a. Anlaşmanın Varlığı İhtimali 112 b. Anlaşmanın Bulunmaması İhtimali 113 2- Tarafsız Üçüncü Kişinin Seçimi 114 3- Ücret ve Masraflar 115 4- Usûlün İşleyişi 116 5- Sürecin Sona Ermesi 119 6- Genel Şartlar 121 DEVLETLER VE DİĞER DEVLETLERİN VATANDAŞLARI ARASINDAKİ YATIRIM UYUŞMAZLIKLARININ ÇÖZÜMLENMESİ HAKKINDA KONVANSİYON (ICSID) BAĞLAMINDA ALTERNATİF UYUŞMAZLIK ÇÖZÜMÜ 123 A. Yatırım Uyuşmazlıklarının Çözümünde Yeni Bir Alternatif..... 124 B. ICSID Uzlaştırma Kuralları Kapsamında Öngörülen Usûl 127 1. Uzlaştırma Talebi 129 2. Uzlaştırma Komisyonunun Teşkili 129 a. Genel Yükümlülükler 129 b. Komisyonun Oluşturulmasına İlişkin Bir Anlaşmanın Bulunmaması İhtimali 130 c. 29/2-b Hükmü Uyannca Teşkil Ettirilmiş Bir Komisyona Uzlaştırıcı Atanması Usûlü 131 d. Uzlaştırıcının İdarî Konsey Başkanı Tarafından Atanması 131 e. Atamaların Kabulü 132 f. Komisyonun Kuruluşu 132 g. Uzlaştırıcıların Değiştirilmesi ve İstifası 132 (1) Uzlaştırıcıların Yetersizliği ve İstifası 133 (2) Uzlaştırıcıların Görevden Alınması 133 h. Komisyonda Boşluğun Bulunması Halinde İzlenecek Yol 134 3. Komisyonun Çalışma Usûlü 135 a. ICSID Uzlaştırma Kuralları Uzlaştırma Sürecinde Öngörülen Belli Başlı Hususlar 135 (l)Komisyon Oturumları 135 (2) Müzakere Usûlü 135 (3)Komisyonun Kararlan 136 (4) Başkanın Yetersizliği 136 (5)Tarafların Temsili 136 (6) Hazırlayıcı Görüşmeler 136 (7)Sürece Hakim Olacak Dil 137 (8) Komisyonun İşlevi 137 b. Uzlaştırma Sürecine İlişkin Diğer Hususlar 139 (l)Taraflarla İşbirliği 139 (2) Taleplerin İletimi 140 (3) Yazılı Beyanlar 140 (4) Destekleyici Belgeler 140 (5) Duruşmalar (hearings) 141 (6) Tanıklar ve Bilirkişiler 141 (7) Yetki İtirazı 142 4. Sürecin Sonlandırılması 143 a. Raporun Hazırlanması 143 b. Raporun Nitelikleri 144 c. Raporun İletimi 145 SONUÇ 147 KAYNAKÇA 151