Hukukun Belirlenmiş Alanı
Hukukun Belirlenmiş Alanı
John AUSTİN / Saim ÜYE / Umut KOLOŞ / Ülker YÜKSELBABA
Sayfa Sayısı
:
229
Kitap Ölçüleri
:
13.5*19.5
Basım Yılı
:
2014
ISBN NO
:
9789944611039
Bu ürün şu anda stoklarımızda yok!
Yazarın diğer ürünlerine gözatmanızı tavsiye ederiz...
Yazarın diğer ürünlerine gözatmanızı tavsiye ederiz...
Austin, analitik hukuk kuramı ile “hukuki pozitivizmi” sistematik olarak ilk ortaya koyan hukuk felsefecilerden biri olarak kabul edilmektedir ve ona ait olan bu eser bir buçuk yüzyıl öncesinden bu yana hukuksal pozitivizmin en çok tartışma konusu yapılmış metinlerindendir.
Austin dört çeşit yasa olduğunu belirtir: 1. Tanrı’nın Yasaları, 2. Pozitif ahlak, 3. Figüratif anlamda yasalar ve 4. Pozitif yasalar. Tanrı yasaları, insanların ceza gerektiren suçlar işlemesini engelleyici nitelikte olan tövbekârlığı ortaya çıkartır. Benzer şekilde pozitif ahlak, kişileri onlara bir takım ödevler yükleyerek zorlar, fakat Tanrı’nın yasalarında olduğu gibi doğrudan yaptırımlara sahip değildir. Figüratif anlamda yasalardan bahseden Austin, doğanın yasalarına işaret etmektedir. Bu tür yasalar insan tarafından insan için yapılmadığından ve insanların saiklerini belirlemeye yönelik yaptırımları da olmadığından hukuk bilimiyle ilişkisizdir. Sonuç olarak Austin’e göre, hukuk biliminin konusu sadece pozitif yasalardır.
Hukukçuları ilgilendiren en önemli yönü, hukuku bilimsel incelemek için hukuksal pozitivist paradigmanın öncelikle doğru şekilde bilinmesi ve münhasıran bir paradigma olarak algılanmasıdır. Hukuk üzerine araştırma yapanların, ne hukuka uymak konusunda vaaz vermesi, ne de kendilerini hukukla özdeşleştirmesi beklenmelidir. Beklenmesi gereken doğru bir yöntemi olan araştırmadır.
Austin dört çeşit yasa olduğunu belirtir: 1. Tanrı’nın Yasaları, 2. Pozitif ahlak, 3. Figüratif anlamda yasalar ve 4. Pozitif yasalar. Tanrı yasaları, insanların ceza gerektiren suçlar işlemesini engelleyici nitelikte olan tövbekârlığı ortaya çıkartır. Benzer şekilde pozitif ahlak, kişileri onlara bir takım ödevler yükleyerek zorlar, fakat Tanrı’nın yasalarında olduğu gibi doğrudan yaptırımlara sahip değildir. Figüratif anlamda yasalardan bahseden Austin, doğanın yasalarına işaret etmektedir. Bu tür yasalar insan tarafından insan için yapılmadığından ve insanların saiklerini belirlemeye yönelik yaptırımları da olmadığından hukuk bilimiyle ilişkisizdir. Sonuç olarak Austin’e göre, hukuk biliminin konusu sadece pozitif yasalardır.
Hukukçuları ilgilendiren en önemli yönü, hukuku bilimsel incelemek için hukuksal pozitivist paradigmanın öncelikle doğru şekilde bilinmesi ve münhasıran bir paradigma olarak algılanmasıdır. Hukuk üzerine araştırma yapanların, ne hukuka uymak konusunda vaaz vermesi, ne de kendilerini hukukla özdeşleştirmesi beklenmelidir. Beklenmesi gereken doğru bir yöntemi olan araştırmadır.