Vedat Kitapçılık
Kargo Gönderim Saatleri;
Hafta İçi Saat 16:00 'ya kadar
Cumartesi Saat 11:00 'e kadar
Kartlarına Taksit
Seçeneklerimiz Vardır!
Banka Hesap Bilgilerimiz
Destek
HATTI
0212
240 12 54
240 12 58
Favori
Listenizde
Ürün Yok!
Sepetinizde
Ürün Yok!
Yeni Çıkan Yayınlar:      Mart (135)      Şubat (116)      Ocak (139)      Aralık (134)

Ceza Hukukunda Yeni Boyutlarıyla Erteleme

Ceza Hukukunda Yeni Boyutlarıyla Erteleme



Sayfa Sayısı
:  
373
Kitap Ölçüleri
:  
16x23 cm
Basım Yılı
:  
2009
ISBN NO
:  
9786054144617

150,00 TL









öNSöZ


İnsanlık bedeni cezalardan hürriyeti bağlayıcı cezalara geçiş sürecinde hem cezaevlerinde yığılmayı önlemek, hem de suç failinin ıslahını sağlamak amacı gütmüştür. Buna karşılık, ilk kez suç işleyen kişilerin bu suçtan dolayı mahkûm edilmeleri her zaman suç ve ceza siyasetine uygun düşmez. Bu yüzden suçun ağır cezaları gerektirmemesi halinde, cezanın ertelenmesi kurumu kabul edilmiştir. Ülkemizde sadece cezanın ertelenmesi kurumu uzun süre uygulanmış, buna karşılık denetimli serbestlik ile güçlendirilmiş yeni tür erteleme kurumlan kabul edilmemiştir. Yeni Ceza Muhakemesi Kanunu bu eksiklikleri gidermiş, yapılan son değişikliklerle bir yandan kamu davasının açılmasının ertelenmesi (CMK m. 171/2-5) ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması (CMK m. 231/5-8) kurumlan kabul edilmiştir. Bu üç kurum gerek soruşturma evresinde, gerekse kovuşturma ve ceza infaz evresinde suç işleyen kişinin yeniden belli bir süre suç işlememesi ve ıslah olmak için gereğinde bir takım eğitime tabi tutulmayı kabul ermesi koşuluyla topluma kazandırılmasını hedeflemektedir. Bu tür uygulama cezaevlerinin dolup taşmasını da önleme yönünde yararlı olacaktır.

Doktor Ali Rıza Töngür\\\\\\\′ün Yeni Ceza Kanunu ve Ceza Muhakemesi Kanunu açısından bu konuları bir bütünlük içerisinde ele alıp, değerlendirdiği bu çalışma uygulamada bu yeni kurumun yerleşmesine ve kendisinden beklenen yararı sağlamasına çok büyük katkıları olacaktır. Doktor Töngür, konuyu mukayeseli bir şekilde ele almış, kurumun işleyişinde ortaya çıkacak sorunları ve çözüm yollarını göstermiştir. Ceza Hukuku alanında tanınmış meslektaşlarımızın tez savunmasında yaptıkları değerlendirmeler de Doktor Töngür\\\\\\\′ün çalışmasını zenginleştirmiş-tir. Kendisinin genç bir yargıç olarak akademik yaklaşımla bu alanda daha güzel eserler de vereceğini ümit ediyoruz. Çalışmanın ilgilenenlere yararlı olacağı ümidiyle Doktor Töngür\\\\\\\′ü kutluyoruz.


\\\\\\\"^

Prof. Dr. Durmuş TEZCAN

ÖZET


YENİ BOYUTLARIYLA CEZA HUKUKUNDA ERTELEME

Bu çalışmanın konusu, ceza yargılamasının farklı aşamalarındaki erteleme türleridir. Amaç, aynı zamanda iyi birer ceza politikası aracı da olan bu kurumların, karşılaştırmalı hukuk ve ulusal hukukumuzdaki yapısı, uygulama yöntemleri ve sonuçlarını araştırmaktır.

Ceza yargılamasının farklı aşamalarında erteleme, en geniş anlamıyla; suç faili hakkında kamu davasının açılmasının, duruşma yapılmasının, mahkûmiyet hükmü verilmesinin veya mahkûmiyet hükmü açıklanmışsa infazının, belirlenen denetim süresi içinde göstereceği iyi hale bağlı olarak ertelenmesini veya hükümlülüğün gerçekleşmemiş ya da cezasının infaz edilmiş sayılması sonucunu meydana getirmesidir. Yapılan bu tanım, koşul ve uygulanma yöntemleri birbirlerinden farklı olmakla birlikte, sonuç olarak her biri erteleme türü olan, \\\\\\\"kamu davasının açılmasının ertelenmesi\\\\\\\", \\\\\\\"duruşmanın ertelenmesi\\\\\\\", \\\\\\\"hükmün açıklanmasının ertelenmesi/ geri bırakılması\\\\\\\" ve \\\\\\\"cezanın ertelenmesi\\\\\\\" kurumlarını kapsar.

Anılan bu yapılanmalar, XIX. Yüzyıl sonuna kadar, en iyi yaptırım biçimi olduğuna inanılan hapis cezasının, suçluların ıslahında, sanıldığı kadar etkili olmadığının anlaşılması ile ortaya çıkan alternatif arayışların sonucu olarak gelişmişlerdir. Bu doğrultuda özellikle, basit suçlar nedeniyle hükmedilen kısa süreli sayılabilecek hapis cezalarının, faili ıslah etmediği aksine, daha nitelikli suçlar işleyen mükerrir ve damgalanmış bir suçlu haline getirdiğinin anlaşılması uzun sürmemiştir.

Yargılamanın farklı aşamalarındaki erteleme kurumlan, ilk defa kasıtlı bir suç işleyen ve kısa süreli hapis cezasına çarptırılan sabıkasız kişilerin, hapishanelerin \\\\\\\"suç okulu\\\\\\\" olarak da adlandırılan olumsuz ortamından uzak tutulması, devletin infaz külfetinden ve mahkemelerin iş yoğunluğundan kurtarılması amaçlarının gerçekleştirilmesinin yanı sıra, cezanın genel ve özel önleme amaçlarını da gerçekleştirebilecek iyi birer ceza politikası aracıdırlar. Ayrıca bu kurumlar, yapılarında var olan \\\\\\\"onarıcı adalet\\\\\\\" anlayışı sonucu, ceza hukukunda sanık karşısında ihmal edilen mağdurun tekrar hatırlanmasını ve suç nedeniyle oluşan zararlarının giderilmesini sağlayarak, toplum barışına katkıda bulunan yapılanmalardır.





Anglo-Amerikan Hukuk Sistemi kaynaklı olan, kamu davasının açılmasının ertelenmesi ve hükmün açılanmasını geri bırakılması kurumları, ceza muhakemesi hukuku içinde yer alırken; Kıta Avrupası Hukuk Sistemi kaynaklı olan cezanın ertelenmesi kurumu, bir ceza hukuku yapılanmasıdır. Bu kurumlar, koşulları, nitelikleri, uygulanma şekilleri ve sonuçları yönünden farklılık gösterirler. Kamu davasının açılmasının ertelenmesine, hem idari hem de yargısal özellikleri yapısında barındıran savcılık makamı, soruşturma aşamasında karar verirken; hükmün açıklanmasının geri bırakılması ve cezanın ertelenmesine, tamamıyla yargısal nitelikli mahkemeler tarafından kovuşturma aşaması sonunda karar verilir.

Doktrinde ertelemenin, ceza hukukunun yaptırımlar sistemi içinde, cezaların ve emniyet tedbirlerinin yanı sıra, üçüncü bir iz olduğu da savunulmaktadır. Yargılama dışına çıkarma (diversion) yöntemlerinin yanı sıra, kamusal cezaların da bir kısım özelliklerini taşıyan yargılamanın farklı aşamalarındaki erteme türlerinden, cezanın ertelenmesi kurumuna, Türk Ceza Hukuku yabancı değildir. Anılan kurum, Mülga 765 sayılı Türk Ceza Kanunu\\\\\\\′nun yürürlüğe girdiği tarihten bu yana hukukumuzda uygulanmaktadır. Ne var ki, kamu davasının açılmasının ertelenmesi ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması için aynı şeyi söyleyebilmek mümkün değildir. Yirminci Yüzyılın ortalarında, Kıta Avrupası Hukuk Sistemine yerleşen bu kurumlar, ulusal mevzuatımızda ilk kez, 2005 yılının ortalarında Çocuk Koruma Kanunu ile yer bulabilmiştir. Yargılamanın farklı aşamalarındaki erteleme kurumları ile birlikte eş zamanlı olarak getirilen ve anılan kurumlar için son derece önem arz eden denetimli serbestlik sistemi de ceza hukukumuz için ayrı bir kazanım olmuştur.
Çalışma, yargılamanın farklı aşamalarındaki erteleme türleri ve denetimli serbestlik sistemi bakımından, mevzuatımızda yaşanan süratli gelişmenin, uygulamaya beklenildiği ölçüde yansıyamadığmı ortaya koymuştur. Topluma, mağdura ve suç failine önemli kazanımlar sağlayabilecek ve mahkemelerin de iş yoğunluğunu azaltabilecek olan bu kurumların, etkili biçimde kullanılabilmesi için gereken alt yapının kurulması ve uygulayıcıların eğitilmesi için gayret gösterilmesi gerektiği inancındayız.

Anahtar Sözcükler: Cezanın Ertelenmesi, Kamu Davasının Açılmasının Ertelenmesi, Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması, Onarıcı Adalet, Denetimli Serbestlik.

ABSTRACT



NEW ASPECTS OF DEFERMENT İN CRİMİNAL LAW

This study is about different types of deferment at different stages of criminal proceedings. The objective is to investigate, in view of comparative law and Turkey\\\\\\\′s national legislation, the structure, implementation and consequences of deferment, which offers an effective tool of criminal policy.

in its broadest sense, deferment at different stages of criminal proceedings is suspending the filing of a criminal case against the perpetrator, postponing trial, suspending the sentence, or if sentence has already beerv passed, swş,pevıd«\\\\\\\\% t\\\\\\\\\\\\\\\\e ey.e.cu\\\\\\\′dçycv ot teai secvtecvcfi., deemvsvş, that no conviction has been entered or deeming that the sentence has been served, provided that the perpetrator demonstrates good conduct during the specified probation period. This definition covers \\\\\\\"stay of proceedings\\\\\\\" (suspension of the filing of a criminal case), \\\\\\\"postponement of trial\\\\\\\", \\\\\\\"deferment of judgment/\\\\\\\" and \\\\\\\"deferment of sentence\\\\\\\". Although they involve different conditions and implementation methods, ali of these are eventually mechanisms of deferment.

These mechanisms resulted from efforts to find alternatives to imprisonment, which was regarded as the best sanction until the end of the 19th century but was eventually seen not to be as effective as thought in terms of reforming criminals. in this context, it didn\\\\\\\′t take long to recognize that especially relatively short prison sentences imposed for minör offenses did not reform the perpetrators, and even turned them into recidivists and labeled criminals who commit more aggravated crimes.

Deferment at different stages of criminal proceedings aims to keep away persons with a clean criminal record who have committed their first intentional erime and were sentenced to short prison terms from the unfavorable environment of prisons, which are also known as \\\\\\\"schools for erime\\\\\\\", to relieve the state of the burden of execution, and to reduce the caseload of courts. Deferment also is a good criminal policy tool that can serve the general and specific preventive objeetives of punishment. As a result of the \\\\\\\"restorative justice\\\\\\\" that is inherent in them, deferment mechanisms also contribute to social peace by re-focusing on the vietim,




who has usually been neglected in criminal law vis-â-vis the defendant, and by ensuring the recovery of the losses arising from the erime.

Stay of proceedings and deferment of judgment have their origins in the Anglo-American legal system, and are part of criminal procedure law. On the other hand, suspension of sentence has its origins in the legal system of Continental Europe, and is part of criminal law. These mechanisms differ from each other in terms of their conditions, properties, implementation methods and consequences. Stay of proceedings is decided during the investigation stage, and by the prosecutor, who possesses both administrative and judicial qualities. Deferment of judgment and suspension of sentence, on the other hand, are decided after the investigation stage, and by courts, who have a purely judicial nature.

There are studies in the literatüre claiming that deferment is a third track within the system of criminal sanetions, alongside punishment and security measures. in addition to diversion mechanisms, suspension of sentence (which is one type of deferment at different stages of criminal proceedings, and shares some features with public punishment) is not unknown in Turkish criminal law. This mechanism has been part of the Turkish legal system since the enactment of the Turkish Criminal Code No. 765 (annulled). However, this is not the case for Stay of proceedings and deferment of judgment. These concepts were introduced into the legal system of Continental Europe in the middle of the 20th century, and for the first time appeared in Turkish legislation in the middle of 2005, with the enactment of the Law on the Protection of Children. Another majör improvement in Turkish criminal law was the mechanism knovvn as \\\\\\\"probation\\\\\\\", which was introduced simultaneously with, and is of special importance for, the above-mentioned types of deferment at different stages of criminal proceedings.

This study has shown that implementation has failed to keep pace with the rapid development in legislation on different types of deferment at different stages of criminal proceedings and the probation system. These mechanisms can make significant contributions to society, to vietims and to perpetrators and can reduce the caseload of courts, and we believe that efforts should be made to set up the framework required for their effective use and to train enforcers.

Keyıvords: Suspension of Sentence, Suspension of the Filing of a Criminal Case I Stay ofProceedings, Deferment of Judgment, Restorative Justice, Probation.


GİRİŞ


Ondokuzuncu Yüzyılda, suçun önlenmesi ve suçlunun ıslahı için en iyi yaptırım türünün hapis cezası olduğu kabul edilmekteydi. Hapis cezası hakkında egemen olan bu düşünce, Yirminci Yüzyılın başlarında da etkisini sürdürmüştür. Ancak, zaman içerisinde edinilen deneyimler, cezanın genel önleyiciliğine kaçınılmaz derecede ihtiyaç duyulan tehlikeli suçluluk halinde hükmedilen orta ve uzun süreli hapis cezalan haricinde, kısa süreli hapis cezalarının bir takım önemli sorunlar doğurduğunu ortaya koymuştur. Bu bağlamda, özellikle kısa süreli hapis cezasının infazının, sanıldığı kadar suçluyu ıslah ederek yeniden topluma kazandırma gücünün olmadığı, aksine toplumdan soyutlamaya yönelik bir takım etkiler ortaya çıkardığı, bilimsel verilerle ortaya konulmuştur. Bu nedenle, hapis cezasına son çare (ultima ratio) olarak başvurulması gerektiği anlayışı egemen olmaya başlamıştır. Bu insancıl anlayış sonucu, bir yandan hapis cezalarına alternatif olabilecek, cezanın genel önleme amacı yanında özel önleme amacını da gerçekleştirebilecek, diğer yandan da, suç mağdurlarının zararlarını telafi edebilecek yaptırım veya bunların yerine geçebilecek tedbirler aranmaya başlanmıştır.

İşte bu noktada, çalışmamızın temel konularını oluşturacak olan cezanın ertelenmesi, kamu davasının açılmasının ertelenmesi ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumları, diğer alternatif çözümlerin yanında önemli bir seçenek olarak gündeme gelmiştir. Her biri aynı zamanda iyi bir ceza politikası aracı da olan bu kurumlar, \\\\\\\"suçun mutlaka cezalandırılması\\\\\\\" anlayışı yerine \\\\\\\"suçu önleyici - faydacıl (utilitarian)\\\\\\\" anlayış ve \\\\\\\"onarıcı adalet (restorative justice)\\\\\\\" anlayışının egemen olduğu hukukî yapılanmalardır.

Yargılamanın farklı aşamalarındaki ertelemenin, ceza hukukunda kabul edilme nedenlerinden en önemlisi, bir yandan ilk kez suç işlemiş failin, hapis cezasının infazının olumsuz ve psikolojik bakımdan moral bozucu etkisinden uzaklaştırılması, diğer yandan failin iyi hal göstermesi koşuluyla cezadan kurtarılması ve bu durumun kişiyi, kanunlara uygun hareket etmeye teşvik ederek, bir nevi kendi kendisinin polisi olacağı düşüncesidir.








Tarihi gelişim sürecine bakıldığında, bir takım teorisyenler tarafından varlığı Orta Çağ\\\\\\\′a kadar dayandırılan yargılamanın farklı aşamalarındaki erteleme, modern iki ana hukuk sistemi olarak kabul edilen Anglo-Amerikan ve Kıta Avrupası hukuk sistemlerinde, farklı birer gelişim çizgisi takip etmiştir. Anglo-Amerikan sisteminde görüldüğü kadar seri bir ilerlemeyi, Kıta Avrupası sistemi gösterememiştir. Bu doğrultuda, Anglo-Amerikan sisteminde, hâkimin yargılama sonunda hükmetmeyi düşündüğü cezaya ilişkin, hükmün verilmesini erteleyebilmesine, deneme süresi boyunca kendi haline bırakılmayan failin, gözetim ve denetim altında bulundurulmasına karşın; Kıta Avrupası sisteminde, mahkemenin cezaya hükmetmesinden yani, hükmün verilmesinden sonra, cezanın infazının ertelenmesi esas olarak kabul edilmiştir. Her iki hukuk sistemindeki uygulamayı farklılaştıran bu karakteristik özellikler, zaman içerisinde kaybolarak, Kıta Avrupasmda da hükmün ertelenmesi ve deneme süresi boyunca gözetime (probation-denetimli serbestlik) yer verilmeye başlanması sonrasında kaybolmuştur.

Kıta Avrupası hukuk sistemine dâhil olan çoğu ülkede, basit (denetimsiz) ertelemenin yanı sıra, ceza hukukunda \\\\\\\"faili sistem dışına çıkarma\\\\\\\" da denilen \\\\\\\"diversion\\\\\\\" uygulamasının araçlarından kabul edilen Anglo-Amerikan kökenli erteleme türleri olan \\\\\\\"kamu davasının açılmasının ertelenmesi\\\\\\\" ve \\\\\\\"hükmün açıklanmasının geri bırakılması\\\\\\\" kurumları, geçtiğimiz yüzyılın ortalarında, yasal mevzuatlardaki yerlerini almışlardır. Suçlunun ıslahı, toplumun korunması ve mağdurun tatmini için, son derece etkili sonuçlar alman bu kurumlar, Ülkemizde henüz 2005 yılının ortalarında ilk kez Çocuk Koruma Kanunu ile hayli gecikmeli olarak mevzuatımıza girebilmiştir.

Çalışmanın Sınırlanması

\\\\\\\"Erteleme\\\\\\\" terimi kullanıldığında, soruşturma aşamasından itibaren başlayan ve infazın tamamlanmasına kadar olan süreçteki tüm erteleme türlerinin akla gelmesi kuvvetle muhtemeldir. Bu doğrultuda, cezanın infazı aşamasında uygulanan \\\\\\\"cezanın infazının ertelenmesi\\\\\\\" ve \\\\\\\"koşullu salıverme\\\\\\\" kurumlarının da, özlerinde birer erteleme kurumu olduğunu burada anımsatıyoruz. Ne var ki, çalışmamızın başlığından da anlaşılacağı üzere, burada yalnızca ceza hukuku ile ceza usul hukuku bünyesinde yer alan erteleme türleri inceleme konusu olacaktır. Nitekim, çalışmamız içeriğindeki erteleme türlerinin tümünü ifade etmek gerektiğinde kullanacağımız \\\\\\\"yargılamanın farklı aşamalarındaki erteleme\\\\\\\"


ibaresi de, sadece, ceza yargılamasının aşamalarından olan soruşturma ve kovuşturma aşamalarında uygulanabilen erteleme türlerini konu ettiğimizi belirtmekte faydalı olacağı inancıyla kullanılmıştır. Diğer yandan, karşılaştırmalı hukukta yer bulan ve kovuşturma aşamasında uygulanabilme ihtimali olan ancak, ülkemiz ceza mevzuatında yer almayan \\\\\\\"duruşmanın ertelenmesi\\\\\\\" kurumuna da pozitif ceza hukukumuzda yer almaması nedeniyle değinilmeyecektir. Yapılan bu kısa açıklamadan da anlaşılacağı üzere; çalışmamız, halen ceza mevzuatımızda mevcut olan erteleme türleri ile sınırlı olacaktır.

Çalışmanın Amacı

Son yıllarda, baş döndürücü denebilecek bir hızla değişen ceza mevzuatımızda, önceleri mevcut olmayan bir çok kurum yer bulmuştur. Bunların en önemlilerinden bir kaçının da, Çalışmamızın konusunu oluşturan \\\\\\\"yargılamanın farklı aşamalarındaki erteleme\\\\\\\" yapılanmaları olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Özellikle, teorik anlamda mevzuatımızın birer parçası olmakla birlikte, pratikte yabancısı olduğumuz ve uygulayıcılar tarafından da, eski alışkanlıklar nedeniyle henüz kullanılmasına ahşılamadığını söyleyebileceğimiz, \\\\\\\"kamu davasının açılmasının ertelenmesi\\\\\\\" ve \\\\\\\"hükmün açıklanmasının geri bırakılması\\\\\\\" kurumlarına yer vererek, anılan kurumların hukukî yapılarını, niteliklerini, uygulanabilme koşullarını, olası sonuçlarını ve teori ile pratikteki olumlu ve olumsuz eleştirileri karşılaştırma imkânı sağlayabilecek şekilde ortaya koyabilmek Çalışmamızın öncelikli amacını teşkil edecektir.

Bununla birlikte, ceza mevzuatımızda öteden beri varlığını koruyan \\\\\\\"cezanın ertelenmesi\\\\\\\" kurumu da, 5237 sayılı TCK ile mülga 765 sayılı TCK ve 647 sayılı CİK hükümleri kapsamında karşılaştırmalı biçimde incelenerek, bu kurumla ilgili yapılan önemli değişiklikler, getirilen yenilikler ve pratikte karşılaşılan sorunlar hakkında yargı kararlarından da yararlanarak bilgilendirmede bulunabilmek, Çalışmamızın diğer önemli amaçlarından birini oluşturmaktadır.

Çalışmanın Sağlayacağı Muhtemel Yararlar

- Günümüzde özellikle kısa süreli hapis cezalarının infaz edilmesinin, olumsuz cezaevi koşulları nedeniyle, suçluların ıslahından ziyade ahlâki olarak daha da zayıflamalarına neden olduğu, ceza evinden tahliye sonrasında yeni ve daha nitelikli suçlar işleyerek toplum düzenini eskisinden daha ağfr biçimde ihlâl ettikleri kanıtlanmış bir gerçektir. Bu




nedenle, kısa süreli denebilecek hapis cezalarının infazının yarardan çok zarar getireceği hususunun bir kez daha hatırlanmasında ve hürriyeti bağlayıcı cezaların infaz edilmemesi nedeniyle toplumda oluşan \\\\\\\"suçlular cezalandırılmıyor\\\\\\\" düşüncesinin silinmesinde,

- Özellikle, kamu davasının açılmasının ertelenmesi ve hükmün
açıklanmasının geri bırakılması kurumlarının uygulanabilme olanağı
bulması için elzem olan, mağdurun zararlarının giderilmesi koşulu ve bu
koşulun dayanağı olan \\\\\\\"onarıcı/iyileştirici adalet\\\\\\\" anlayışının, gerek fail
gerekse mağdur konumunda olanlara açıklanarak, faillerin kendilerim
toplum içinde olumsuz karşılanan \\\\\\\"cezaevine girmiş-çıkmış olma\\\\\\\" dam
gasından kurtarabilmelerinin yanı sıra; işlediği suçun öncelikle mağdura
zarar verdiğini anlatarak zararı gidermesinin öneminin anlatılmasında
ve bu doğrultuda fail-mağdur uzlaşmasının teşvik edilmesinde,
-
- Kamu davasının açılmasının ertelenmesi ve hükmün açıklanması
nın geri bırakılması kurumlarının sonuçlan bakımından (kovuşturmaya
yer olmadığı ve düşme kararları), cezanın ertelenmesi kurumundan (ce
zanın infaz edilmiş sayılması) daha lehe sonuçlar doğurduğunun ortaya
konularak, bu kurumların esasında farklı yapılanmalar olduğunun anla
tılmasında,
-
- Ceza yargılamasının farklı aşamalarındaki erteleme türlerinin her
birinin, aynı zamanda iyi bir ceza politikası aracı olduğu, bu doğrultuda
kısa süreli hapis cezası gerektiren suçlarda, ilgili savcı ya da hâkim tara
fından işletilmelerinin toplum barışma, suçlunun ıslahına, mağdurun
zararlarının telafisine yardımcı olacağının; diğer yandan, hapis cezasının
infazının devlete getireceği maddi yükün boyutu ve infazın sanık ve
toplum açısından doğuracağı olumsuz sosyo-psikolojik sonuçlarının
açıklanmasında,
-
- Bu kurumlardan özellikle kamu davasının açılmasının ertelenme
sinin, mahkemeler bakımından artık bunaltıcı bir noktaya varan iş yü
künün azaltılmasında önemli bir araç olabileceği ve bu amaç doğrultu
sunda uygulama oranının nasıl sağlıklı bir biçimde arttırılması gerektiği
konusunda,
-
Çalışmamızın yararlığı olabileceği inancındayız.
Çalışmada İzlenecek Yöntem

Çalışmamızda, \\\\\\\"karşılaştırmalı yöntem\\\\\\\" kullanılacaktır. Bu doğrultuda, suç ve suçlulukla mücadelede, kısa süreli cezaların yerine uygula-



nabilecek hapis dışı önlemlerde ve mağdurların zararlarının giderimi konusunda yapılan ulusal ve uluslararası çalışmalara, hem teori hem de uygulamaya dönük olarak yeri geldikçe değinilecektir.

Çalışma İçinde Yer Alacak Bölümler ve Çalışma Planı

I. Bölüm

Çalışmamızın Birinci Bölümü\\\\\\\′nde, modern yaptırım sistemi içerisinde yargılamanın farklı aşamalarında uygulanan erteleme kurumlarının yeri belirtilmeye çalışılacaktır. Bu çerçevede, ceza kavramı ve buna ilişkin teorilere değinildikten sonra, genel olarak erteleme kurumundan ve türlerinden kısaca bahsedilecek, bu kurumların amaçları yanında ortaya çıkış nedenleri de açıklanmaya çalışılacaktır. Bu bölümün ikinci ana başlığında çalışmamız kapsamındaki erteleme türlerinin benzer kurumlarla karşılaştırması yapılacaktır.

II. Bölüm

Çalışmamızın İkinci Bölümü \\\\\\\"cezanın ertelenmesi\\\\\\\" kurumuna öz-gülenecektir. 765 sayılı Türk Ceza Kanunu\\\\\\\′nun yürürlükte olduğu dönemde hükümden sonra, yani infaz aşamasında uygulanan, deneme süresi boyunca herhangi bir denetim tedbirine yer vermeyen, tür bakımından basit erteleme; sonuçlan bakımından ise, bir atıfet kurumu ola-rak sınıflandınlabilecek olan erteleme ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu\\\\\\\′nun yürürlüğe girmesiyle artık bir infaz rejimi haline gelen, erteleme kararının ardından başlayacak olan deneme süresinin, herhangi bir yükümlülük olmaksızın tamamlanabileceği gibi, hâkimin takdirine bağlı olarak öngörülecek yükümlülüklerinin yerine getirilmesi koşuluna da bağlı olarak tamamlanabilecek, düzenleme yeri Ceza Kanunumuzun genel hükümleri olmasına karşın sonuçları itibarı ile artık infaz hukukunu ilgilendiren cezanın ertelenmesi kurumu, karşılaştırmalı olarak incelenecektir.

Bu bölümün ilk ana başlıklarında, cezanın ertelenmesi kurumunun hukuki niteliğine değinildikten sonra, karşılaştırmalı hukuktaki durum incelenecektir. Bölümün en önemli konu başlığını, Türk Ceza Huku-ku\\\\\\\′nda hapis cezasının ertelenmesi başlığı oluşturacaktır. Olabildiğince ayrıntılı şekilde ipcelenmeye çalışılacak olan bu başlıkta, yukarıda da belirtildiği üzere, eski ve yeni ceza mevzuatımız arasında karşılaştırma yapılarak, önemli görülen farklılıklar ortaya konulmaya çalışılacaktır.





III. Bölüm

Çalışmamızın Üçüncü Bölümü\\\\\\\′nde soruşturma aşamasındaki erteleme türü olan, \\\\\\\"kamu davasının açılmasının ertelenmesi kurumu\\\\\\\" değerlendirilecektir.

Bölümün ilk başlığında, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kurumunun tanımı yapılarak uygulanma sistemlerinden bahsedilmesi-nin ardından, kovuşturma mecburiyeti ilkesi ve Cumhuriyet savcılarına ilk defa önemli ölçüde takdir hakkı tanıyarak, savcılığı yargısal bir makam haline getirdiği kabul edilen \\\\\\\"maslahata uygunluk\\\\\\\" ilkesi açıklanmaya çalışılacaktır.

Savcılık makamına, soruşturma aşamasında hemen hemen bir hâkim/mahkeme kadar takdir hakkı sunan bu kurum, uygulayıcılar tarafından yeterince ve hakkıyla kullanılmakta mıdır; yoksa bu kadar yetkiye rağmen eskiden olduğu gibi, \\\\\\\"bir defa da hâkim/mahkeme görsün\\\\\\\" anlayışı sürdürülmekte midir? Bu kurumun layıkıyla uygulanması, mahkemelerin iş yükünü azaltabilecek bir çözüm müdür? Uygulama alanının genişletilmesinden, yararlı sonuçlar elde edilebilir mi? Yoksa kamu davasının ertelenmesi de, uzlaşma kurumu gibi uygulamada neredeyse hiç denilebilecek kadar az işletilen bir kurum mu olacaktır?

Mevzuatımıza ÇKK ile giren kurumun, öncelikle TCK ve CMK tasarılarında yer alış şekillerine değinilerek, yürürlükteki düzenlemeden ayrıntılarıyla bahsedilmeye çalışılacak ve yukarıdaki sorulara yanıtlar aranacaktır.

IV. Bölüm

Kuşkusuz, çalışmamızın en önemli bölümlerinden birini de, \\\\\\\"hükmün açıklanmasının geri bırakılması\\\\\\\" kurumu oluşturacaktır. Bu kurum da, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kurumu gibi 5395 sayılı Kanun ile mevzuatımıza girmiştir. Özellikle 5728 sayılı Kanunla yapılan değişikliklerden sonra, uygulanma alanı hayli genişletilmiştir.

Bölümün başlangıcında, kavram ve hukuki niteliğin açıklanmasının ardından, karşılaştırmalı hukuk incelenerek, ülkemiz ceza mevzuatındaki durum ele alınacaktır. Bu noktada, Kurumun suçun önlenmesi, suçlunun ıslahı ve mağdurun zararlarının telafisi (onarıcı adalet) alanlarında gerçekten mahkemelerin elinde önemli ve alternatif bir güç mü; yoksa mahkemenin önündeki yaptırım seçeneklerine çok az denilebilecek öl-




çüde bir değer ekleyen ve aynı zamanda korkutucu denilebilecek derecede suiistimallere neden olabilecek bir durum mu olduğu ortaya konulmaya çalışılacaktır.

V. Bölüm

Çalışmamızın son bölümünde, diğer tüm bölümleri de ilgilendiren, suçtan kaynaklanan mağduriyet ve onarıcı adalet anlayışı ile denetimli serbestlik sistemi konuları incelenmeye çalışılacaktır.

Ancak bilindiği üzere, denetimli serbestlik tedbirleri, tek başına tez konusu olabilecek derecede kapsamlı bir konudur. O nedenle biz çalışmamızda, yalnızca inceleme konumuz olan erteleme türleri ile birlikte uygulanabilecek olan denetimli serbestlik konularını ele alacağız.

Öncelikle önemi bakımından denetimli serbestlik tedbirlerinin tarihçesine değinilerek karşılaştırmalı hukuktaki duruma yer verilecektir. Ulusal denetimli serbestlik ve yardım sisteminin yapısı, organları, temel işlevleri ve bu süreçte hazırlanan raporlardan bahsedilmesinin ardından, cezanın ertelenmesi, kamu davasının açılmasının ertelenmesi ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması halinde hükmedilecek denetimli serbestlik tedbirlerine yer verilerek hukukumuza 5402 sayılı Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezleri İle Koruma Kurulları Kanunu ile giren bu kurumun, suçluların ıslahında faydalı olup olamayacağı, kurumun etkin ve verimli bir şekilde işletilebilmesi için neler yapılabileceği tartışılarak bölüm tamamlanacaktır.

\\\\\\\"Sonuçlar\\\\\\\" bölümünde ise, incelemeye çalıştığımız tüm bölümlere ilişkin vardığımız sonuçlar ve getirdiğimiz önerilere yer verilerek çalışmamız sonlandırılacaktır.





SUNUŞ


Ceza hukukunda çok önemli bir boşluğu dolduran, suçlunun ıslahı ve mağdurun suç nedeniyle ortaya çıkan zararının tazmininde oldukça olumlu etkisi olduğu kanıtlanan kamu davasının açılmasının ertelenmesi ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumları, Anglo-Amerikan kaynaklı olmalarına rağmen, belirtilen olumlu etkileri nedeniyle, XX. Yüzyılın ikinci yarısına kadar hemen hemen tüm medeni Avrupa ülkelerinin mevzuatlarında yer bulmuştur.

Bu kurumların ceza mevzuatına dahil edilmesi için, Avrupa ülkelerindeki kadar istekli ve süratli bir gayret, maalesef ülkemizde görülememiştir. Ancak, 2005 yılında, ceza hukuku alanında yaşanan köklü değişiklikler, kamu davasının açılmasının ertelenmesi ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumlarının da, birer ceza usul hukuku kurumu olarak kabulünü sağlamıştır. Bunun yanında, öteden beri hukuk sistemimizde yer alan cezanın ertelenmesi kurumu yönünden de önemli değişiklikler yapılmıştır.

Bahsettiğimiz yeni kurumların, mevzuatımıza girmesinin ardından, bu kurumların tümünü bir arada işleyen kapsamlı bir akademik çalışmanın, -farkedebildiğimiz kadarıyla- henüz yapılmamış olması, konumuzun belirlenmesinde etkili olmuştur.

Çalışmamızda, yargılamanın farklı aşamalarında erteleme olarak ifade ettiğimiz; kamu davasının açılmasının ertelenmesi, hükmün açıklanmasının geri bırakılması ve cezanın ertelenmesi kurumlarının layıkıyla uygulanması ve amaçlarının gerçekleştirilebilmesi için, en önemli rolün uygulayıcılara düştüğünü bu noktada ifade etmek isterim. Bir uygulayıcı olmanın sorumluluk bilinciyle hazırladığımız Çalışmamızın, amacına küçük de olsa katkı sağlamasını umuyorum.

NİSAN 2009 DR.JUR.ALİ RIZA TÖNGÜR



İÇİNDEKİLER

• KISALTMALAR-XXI
• TÜRKÇE ÖZET-XXIII
• YABANCI DİL ÖZET-XXV
• GİRİŞ-1
• BİRİNCİ BÖLÜM
• MODERN YAPTIRIM SİSTEMİ VEBU SİSTEM İÇİNDE YARGILAMANINFARKLI AŞAMALRINDA ERTELEME TÜRLERİ
• A. -Modern Yaptırım Sistemi ve Erteleme Kurumu-9
• 1. -Cezanın Tanımı ve Hukuki Niteliği-10
• 2. -Cezanın Amacı-13
• a. -Mutlak Ceza Teorileri -Adalet ve Kefaret Teorileri--13
• b. -Nisbi Ceza Teorileri -Önleme Teorisi--15
• c. -Birleştirici Teoriler -Karma-Uzlaştırıcı Teoriler--17
• 3. -Etkili Bir Cezada Bulunması Gereken Nitelikler-18
• B. -Genel Olarak Erteleme Kurumu-20
• 1. -Tarihi Gelişim-20
• 2. -Tanım, Kavram ve Türleri-26
• a. -Tanım ve Kavram-26
• b. -Türleri-28
• -1--Kamu Davasının Açılmasının Ertelenmesi-29
• -2--Duruşmanın Ertelenmesi-29
• -3--Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması-29
• -4--Cezanın Ertelenmesi-30
• 3. -Amaçları-30
• a. -İyi Bir Ceza Politikası Aracı Olması-30
• b. -Cezanın Bireyselleştirilmesinde Çağdaş ve Etkin Bir Kurum Olması-31
• c. -Kısa Süreli Özgürlüğü Bağlayıcı Cezaların Sakıncalarını Önlemesi-33
• 4. -Yargılamanın Farklı Aşamalarındaki Erteleme Türlerinin Ortaya Çıkış Nedenleri-33
• a. -Hapis Cezasının Suçluların Islahında Yetersiz Kalışı-33
• b. -Suçluların Islahı Hususunda Yeni ve Daha İnsancıl Yaptırım Arayışları-34
• c. -Islah Amacıyla İnfaz Kurumlarına Gönderilen Suçluların Burada Suç İşlemeye Devam Etmeleri-35
• C. -Erteleme Kurumunun Benzer Kurumlarla Karşılaştırılması-36
• 1. -Erteleme ve Ceza-36
• 2. -Erteleme ve Af-37
• 3. -Erteleme ve Koşullu Salıverme-41
• 4. -Erteleme ve Güvenlik Tedbirleri-43
• D. -Erteleme ve Hapis Cezalarına Alternatif Diğer Kurumlar Hususunda Uluslararası Hukukta Yapılan Çalışmalar-45
• 1. -Avrupa Konseyi Tarafından Yapılan Çalışmalar-45
• 2. -Birleşmiş Milletler Tarafından Yapılan Çalışmalar-46
• İKİNCİ BÖLÜM
• CEZANIN ERTELENMESİ
• A. -Kavram ve Hukuki Niteleme-49
• B. -Cezanın Ertelenmesi Kurumunun Varlığına İlişkin İleri Sürülen Görüşler-51
• 1. -Kurumun Varlığı Lehine İleri Sürülen Fikirler-51
• 2. -Kurumun Varlığı Aleyhine Yapılan Eleştiriler-52
• C. -Karşılaştırmalı Hukukta Cezanın Ertelenmesi-53
• 1. -Almanya-53
• 2. -İsviçre-55
• 3. -Fransa-56
• 4. -İngiltere-57
• D. -Türk Ceza Kanunlarında Hapis Cezasının Ertelenmesi-59
• 1. -Genel Olarak-59
• 2. -Hapis Cezasının Ertelenme Koşulları-60
• a. -İşlenen Suçtan Dolayı Verilecek Ertelemeye Konu Cezanın Türü ve Ağırlığı Bakımından Aranan Koşul-62
• b. -Sanığın Adli Geçmişine İlişkin Koşul-73
• c. -Sanığın Yeniden Suç İşlemeyeceği Hususunda Mahkemede Olumlu Bir Kanaatin Oluşması Koşulu -Sübjektif-Manevi Koşul--86
• d. -Hakim Tarafından Belirlenebilecek Ek Koşullar -Koşula Bağlı Erteleme--93
• 3. -Cezanın Ertelenmesi Yasağı ve Buna İlişkin Bazı Özel Kanunlarda Yer Alan Hükümler-99
• 4. -Cezanın Ertelenmesi Kararı-100
• a. -Erteleme Kararına Hükmedecek Merci-100
• b. -Cezanın Ertelenmesi Kararının Hukuki Niteliği-108
• c. -Cezanın Ertelenmesi Kararının Özellikleri-109
• -1--Mahkemenin Takdirine Bağlı Olması-109
• -2--Erteleme Kararının Verilme Zamanı-112
• -3--Cezanın Ertelenmesinde Bölünebilirlik-113
• -4--İstem -Talep--116
• -5--Gerekçe-120
• -6--Aleyhe Değiştirme Yasağı -Reformatio In Peius--127
• -7--Sanığın Mahkeme Huzurunda Bulunmasının Zorunlu Olmaması-131
• -8--Takdiri Hafifletici Neden Uygulaması-135
• -9--Lehe Kanununun Tespitinde Usul-135
• 5. -Deneme Süresi ve Denetimli Serbestlik Tedbirleri-136
• a. -Denetim Süresinin Tespitinde Sistemler-136
• -1--Sabit -Kesin- Süre Sistemi-137
• -2--Takdiri Süre Sistemi-137
• -3--Türk Ceza Hukukunda Benimsenen Sistemler-138
• -a--765 Sayılı Türk Ceza Kanunu ve 2253 Sayılı Çocuk Mahkemelerinin Kuruluşu Görev ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanununda Benimsenen Sistemler-138
• -b--5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu ve 5395 Sayılı Çocuk Koruma Kanununda Benimsenen Sistemler. . 1116. Cezanın Ertelenmesi Kararının Sonuçları-139
• 6. Cezanın Ertelenmesi Kararının Sonuçları-139
• a. -Denetim Süresi İçinde Kasten Suç İşlenmesi Veya Denetimli Serbestlik Tedbirlerine Aykırı Davranılması Hali-145
• b. -Denetim Süresi İçinde Hükümlünün Sorumlu Tutulabileceği Yükümlülükler-152
• c. -Cezanın Ertelenmesi Kararının Hak Yoksunluklarına İlişkin Sonuçları-156
• ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
• KAMU DAVASININ AÇILMASININ ERTELENMESİ
• A. -Genel Olarak-159
• B. -Kavram-Uygulanma Sistemleri-161
• C. -Kovuşturma Mecburiyeti ve Maslahata Uygunluk İlkeleri-163
• 1. -Kovuşturma Mecburiyeti İlkesi-163
• 2. -Maslahata Uygunluk -Takdirilik- İlkesi-166
• D. -Kurumun Varlığına İlişkin İleri Sürülen Fikirler-173
• 1. -Kurumun Varlığı Aleyhine Yapılan Eleştiriler-173
• 2. -Kurumun Varlığı Lehine İleri Sürülen Fikirler-176
• E. -Karşılaştırmalı Hukuk-176
• 1. -Belçika-177
• 2. -Danimarka-178
• 3. -Finlandiya-179
• 4. -Japonya-180
• 5. -Norveç-180
• 6. -Almanya-182
• 7. -Hollanda-183
• F. -Türk Ceza Muhakemesi Hukukunda Kamu Davasının Açılmasının Ertelenmesi-184
• 1. -Genel Olarak-184
• 2. -Kamu Davasının Açılmasının Ertelenmesi Kararının Hukuki Niteliği-190
• 3. -Kamu Davasının Açılmasının Ertelenebilme Koşulları-191
• a. -Suça ve Cezaya İlişkin Koşullar-192
• b. -Şüpheliye İlişkin Koşullar-194
• -1--Liyakat Koşulu-194
• -2--Şüphelinin Adli Geçmişine İlişkin Koşul-195
• -3--Zararın Giderilmesi Koşulu-196
• c. -Kamu Yararı Koşulu-197
• 4. -Kamu Davasının Açılmasının Koşulsuz Ertelenmesi -Uzlaşma Sonucu Olarak--198
• 5. -Kararın Gizliliği-201
• 6. -Cumhuriyet Savcısının Kamu Davasının Açılmasının Ertelenmesine İlişkin Kararına İtiraz-201
• 7. -Kamu Davasının Açılmasının Ertelenmesine İlişkin Kararın Uygulanması-203
• 8. -Kamu Davasının Açılmasının Ertelenmesine İlişkin Kararın Sonuçları-204
• 9. -Kamu Davasının Açılmasının Ertelenmesi Kararının Süresi ve Erteleme Kararının Düşmesi-204
• DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
• HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI
• A. -Genel Olarak-207
• B. -Kavram- Uygulanma Sistemleri-209
• C. -Hüküm Kavramı, Hüküm Türleri ve Hükmün Unsurları-210
• 1. -Hüküm Kavramı-211
• 2. -Hüküm Türleri-212
• a. -Beraat Kararı-212
• b. -Ceza Verilmesine Yer Olmadığı Kararı-213
• c. -Güvenlik Tedbiri Kararı-213
• d. -Davanın Reddi ve Düşmesi Kararı-213
• e. -Mahkumiyet Kararı-214
• 3. -Hükmün Unsurları-214
• a. -Yargılamaya Konu Olay-214
• b. -Gerekçe-215
• c. -Sonuç-216
• 4. -Hükmün veya Hüküm Fıkrasının Açıklanması-216
• D. -Kurumun Varlığına İlişkin İleri Sürülen Fikirler-217
• 1. -Kurumun Varlığı Lehine İleri Sürülen Fikirler-217
• 2. -Kurumun Varlığı Aleyhine Yapılan Eleştiriler-218
• E. -Karşılaştırmalı Hukuk-218
• 1. -İngiltere-219
• 2. -İsviçre-219
• 3. -Fransa-220
• 4. -Almanya-221
• 5. -Avusturya-223
• 6. -Macaristan-224
• F. -Türk Ceza Muhakemesi Hukukunda Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması-225
• 1. -Genel Olarak-225
• 2. -Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Kurumunun Hukuki Niteliği-230
• 3. -Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılmasının Koşulları-232
• a. -Suça ve Cezaya İlişkin Koşullar-232
• b. -Sanığa İlişkin Koşullar-238
• -1--Liyakat Koşulu-238
• -2--Sanığın Adli Geçmişine İlişkin Koşul-243
• -3--Zararın Giderilmesi Koşulu-250
• 4. -Hükmün Açıklanmasının Koşulsuz Geri Bırakılması -Uzlaşma Sonucu Olarak--255
• 5. -Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Kararının Verilmesi ve Bu Kararın Uygulanması-258
• 6. -Kararın Gizliliği-261
• 7. -Mahkumiyetle Birlikte Güvenlik Tedbirlerine Hükmedilmesi Halinde Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması-261
• 8. -CMKda Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılmasına İlişkin Yapılan Değişikliklerin Temyiz Aşamasında Bulunan Veya Kesinleşen Mahkumiyet Kararlarına Etkisi-263
• 9. -Mahkemenin Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Kararına İtiraz-269
• 10. -Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Kararının Ortaya Çıkardığı Sonuçlar-277
• a. -Denetimli Serbestlik Tedbirine Hükmedilmesi Halinde-278
• -1--Sanığın Denetimli Serbestlik Tedbirlerine Uygun Davranarak Denetim Süresini İyi Halli Olarak Tamamlaması Halinde-278
• -2--Sanığın Denetimli Serbestlik Tedbirlerine Uygun Davranmaması veya Denetim Süresi İçinde Kasıtlı Bir Suç İşlemesi-279
• -a--Sanığın Denetimli Serbestlik Tedbirlerine Uygun Davranmaması-279
• -b--Sanığın Denetim Süresi İçinde Kasıtlı Bir Suç İşlemesi-280
• -3--Denetimli Serbestlik Tedbirlerine Hükmedilmemesi Halinde-280
• 11. -Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Yoluna Gidilemeyecek Suçlar-281
• a. -İnkılap Kanunlarında Düzenleme Altına Alınan Suçlar-281
• b. -3167 Sayılı Kanunda Düzenleme Altına Alınan Karşılıksız Çek Keşide Etme Suçu-282
• c. -Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde Satın Almak, Kabul Etmek veya Bulundurmak Suçları-284
• d. -5739 Sayılı Kanun İle Öngörülen Sınırlamalar-289
• -1--1632 Sayılı Askeri Ceza Kanununa İlişkin Sınırlamalar-290
• -2--477 Sayılı Disiplin Mahkemeleri Kuruluşu, Yargılama Usulü ve Disiplin Suç ve Cezaları Hakkında Kanuna İlişkin Sınırlamalar-290
• -3--3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanununa İlişkin Sınırlamalar-291
• -4--Disiplin ve Tazyik Hapsini Gerektiren Eylemlere İlişkin Sınırlamalar-291
• -5--İmar Kirliliğine Neden Olma Suçuna İlişkin Sınırlamalar-294
• 12. -Yargılama Giderleri Ve Vekalet Ücreti-296
• BEŞİNCİ BÖLÜM
• YARGILAMANIN FARKLI AŞAMALARINDAKİ ERTELEMETÜR-LERİYLE BAĞLANTILI KONULAR
• A. -Suçtan Kaynaklanan Mağduriyet Ve Onarıcı Adalet-297
• 1. -Ceza Hukukunda Mağdur ve Suçtan Zarar Gören Kavramları-297
• 2. -Mağduriyetin Giderilmesi Kavramı-299
• 3. -Suçtan Kaynaklanan Mağduriyetin Giderilmesinin Ortaya Çıkışında Ana Etkenler-299
• a. -Mağdurun Keşfi, Varolan Yasal Düzenlemelerin Eksiklikleri ve Usul Ekonomisi-299
• b. -Suç Politikasına İlişkin Görüşler-302
• c. -Kısa ve Orta Süreli Hürriyeti Bağlayıcı Cezalara Seçenek Oluşturması-303
• 4. -Suçtan Kaynaklanan Mağduriyetin Giderilmesi Hususunda Uluslararası Hukukta Yapılan Çalışmalar-303
• a. -Avrupa Konseyi Tarafından Yapılan Çalışmalar-303
• b. -Birleşmiş Milletler Tarafından Yapılan Çalışmalar-306
• 5. -Türk Ceza Hukukunda Yer Alan Yargılamanın Farklı Aşamalarındaki Erteleme Türleri Bakımından Suçtan Kaynaklanan Mağduriyetin Giderilmesi Yolları-306
• a. -Aynen İade-307
• b. -Suçtan Önceki Hale Getirme-307
• c. -Tazmin-308
• 6. -Onarıcı Adalet Anlayışı -Restorative Justice--309
• B. -Denetimli Serbestlik ve Yardım Sistemi-315
• 1. -Kavram-Tanım-315
• 2. -Karşılaştırmalı Hukuk ve Tarihi Gelişim-318
• a. -İngiltere-318
• b. -Amerika Birleşik Devletleri-321
• c. -Almanya-322
• d. -Belçika-323
• e. -Fransa-324
• 3. -Ulusal Denetimli Serbestlik ve Yardım Sistemi-325
• a. -Tarihi Gelişim-325
• b. -Ulusal Denetimli Serbestlik ve Yardım Sistemimizde Yer Alan Organlar ve Görevleri-327
• -1--Denetimli Serbestlik Ve Yardım Hizmetlerinden Sorumlu Daire Başkanlığı ve Görevleri-327
• -2--Denetimli Serbestlik ve Yardım Şube Müdürlüğü İle Bağlı Bürolar ve Görevleri-328
• -3--Danışma Kurulu Ve Görevleri-328
• -4--Koruma Kurulları Ve Görevleri-329
• c. -Ulusal Denetimli Serbestlik Ve Yardım Sisteminin Temel İşlevleri-329
• -1--Denetim İşlevi-329
• -2--Rehberlik ve Yönlendirme İşlevi-330
• -3--Koruma ve Önleme İşlevi-330
• -4--Yardım İşlevi-331
• d. -Ulusal Denetimli Serbestlik Ve Yardım Sisteminin Görevleri ve Hizmet Verdiği Kişiler-331
• e. -Denetim Planı ve Denetim Raporunun Hazırlanması-332
• -1--Denetim Planı ve Hazırlanması-332
• -2--Denetim Raporu ve Hazırlanması-334
• f. -Ulusal Denetimli Serbestlik ve Yardım Sistemimizde Raporların Hazırlanması-335
• -1--Soruşturma ve Kovuşturma Aşamalarında Yazılan Raporlar-335
• -a--Sosyal Araştırma Raporu-335
• -b--Sosyal İnceleme Raporu-337
• -2--Cezanın Ertelenmesi Halinde Düzenlenen Raporlar-338
• g. -Cezanın Ertelenmesi, Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması ve Koşullu Salıverme Halinde Uygulanabilecek Olan Denetimli Serbestlik Tedbirleri-339
• -1--Meslek Ve Sanat Öğrenmek Amacıyla Eğitim Programına Devam Etme-339
• -2--Belirli Yerlere Gitmenin veya Belirli Etkinliklerde Bulunmanın Engellenmesi-342
• -3--Bir Meslek veya Sanat Sahibi Olmayan Hükümlünün, Meslek veya Sanat Edinmesi Amacıyla Ücret Karşılığında Çalıştırılması-343
• SONUÇLAR-347
• KAYNAKÇA-359