BeklediÄŸimiz ve Bizden Beklenen ADALET
BeklediÄŸimiz ve Bizden Beklenen ADALET
Vecdi ARAL
Yazarın diğer ürünlerine gözatmanızı tavsiye ederiz...
ÖNSÖZ
Aslında tüm varlık bir düÅŸünceye, bir akıl ve vicdana dayalı görünüyor. Çünkü varlığın, var olmanın ön koÅŸulu"düzen"dir. Düzeni olmayan bir ÅŸeyin varlığından söz edilemez; buna göre, k o s m o s bir varlık, kaos da bir yokluktur. Düzen ise, bir mantık, bir düÅŸünce, bir aklın ürünü olabilir ancak. Bunu, "gerçekle düÅŸüncemizin, mucize diyebileceÄŸimiz uyumu" da doÄŸrulamaktadır; aksi halde onu zihnimizin formları ile kavrayamaz ve ona her hangi bir etkide bulunamazdık; böylece de iyi-güzel-yararlı gibi insana dost bir kimlik veremezdik.
DiÄŸer yandan var oluÅŸ ve varlığın sürekliliÄŸi de, zorunlu olarak bir "irade"yi, "var etme iradesi"ni gerektirir Bu arzu ve irade ile eylemselleÅŸen düzen ve var oluÅŸ, bu niteliÄŸi ile aynı zamanda ahlâk alanına girmiÅŸ olur, deÄŸerler dünyasında yerini alır. Bu özelliÄŸi ile de düzen ve varlık vicdanın bir istemi, onun bir ürünü olur. DeÄŸerler katında bu düzen ve istemin adı ADALETdir.
Nitekim, Ömer HAYYAM adalet için "evrenin ruhudur" der. Burada "ruh" deyiminden kendine ve çevresine kararlı bir düzen getirmekten uzak, yalnızca etki-tepki iliÅŸkisi içinde geçen psikolojik anlamda ruh deÄŸil, "akıl ve duygudan oluÅŸan, yaratıcı bir ruh" anlaşılmak gerekir. Bunu Kaiser FERDlNAND'm "Adalet gerçekleÅŸsin ki, dünya batmasın" sözü doÄŸrular. Çünkü "gerçekleÅŸme" sözcüÄŸü düÅŸünsel bir varlığın, bir düÅŸ ve istemin somut olarak algılanabilir bir varlığa dönüÅŸmesi demektir.
Buradan insanların oluÅŸturduÄŸu toplumun, onu saÄŸlayan düzenin, özü ve asıl iÅŸlevi bakımından sevgi ve saygı dediÄŸimiz ahlâki deÄŸerlere, onların yaÅŸanıp algılanmasına baÄŸlı olduÄŸu, adaletin "mülkün temeli" olma özelliÄŸini sevgi ve saygı ile kazanabileceÄŸi sonucu çıkarılabilir. Nitekim, evrende çok ince ve kararlı bir düzenin varlığı ve hele insanın var olup geliÅŸmesinde doÄŸa koÅŸullanılın bize yararlılığı, sanki evrende ve dünyamızdaki doÄŸal düzenin biz insanlar için kurulmuÅŸ olduÄŸu düÅŸüncesinin zihinlerde geçerlik kazanmasına neden olmuÅŸtur.
Evrenin "insancı ilke"den yorumunda, bir astrofizikçi olan John GRÄ°BÄ°N, "insancı ilkenin ortaya koyduÄŸu üzere evren. Ä°nsanlık için âdeta ısmarlama bir elbise gibi özel dikim ÅŸeklinde yaratılmış gibidir. Zira insanlar, sadece bunun gibi bir evrende var olabilirler" demektedir. Gerçekte de bizi var edip yaÅŸamımıza olanak saÄŸlayan sırf bir düzen olarak adaleti, dünyaya geldiÄŸimizde hazır bulmaktayız. Bununla da kalbimize gizliden gizliye "sonsuzluk inancı" yerleÅŸmekte, buna karşı "ölüm" bir "adaletsizlik" olarak algılanır olmaktadır. Adalet(düzen) sevgidir, sevgi de yok eden deÄŸil, salt var eden bir güç ve ilkedir.
Bu yorumun, hakikati temsil etmekten çok, insanın sonsuzluk, "sonsuz yaÅŸam" dürtü ve istemine uygun düÅŸmekle ancak güçlü bir inanç ve yaygın bir görüÅŸ niteliÄŸini kazanmış olduÄŸu ve olacağı düÅŸünülebilir; ne ar ki, sonsuzluk umudunun bir hakikate dayanmadığı da kanıtlanmış deÄŸildir. Evren ve insan için sonsuzluÄŸun varlığı yolunda elde mevcut bir kanıtın olmayışı, onun yokluÄŸunu da göstermez. DenildiÄŸi üzere, "kanıtın yokluÄŸu, yokluÄŸun kanıtı olamaz".
Sonuçta, tüm evrenle birlikte özel olarak toplumsal yaÅŸamımıza dönüp baktığımızda, ÅŸurası bir gerçektir ki, bize verilmiÅŸ(bahÅŸedilmiÅŸ) olan varlık düzenini korumayı ve geliÅŸtirmeyi, açıkçası sevgi ve saygıyı, vicdanımızda kesin ahlâki bir buyruk(kategorik emperatif) olarak algılamakta ve bu buyruÄŸu yerine getirmekten kendimizi sorumlu tutmaktayız. Bu yüzden bu ahlâki ödevimizi yerine getirmek, hakkımız olmalıdır; düzen ve adalet bunu gerektirir. Ä°ÅŸte hukuk, bu yoldaki haklarımızdan söz eden, bunların engellenmesini yasaklayan kurallardan oluÅŸur. Ä°nsanın mevcut düzenden beklediÄŸi budur. Fakat hukukta adaletten kaynaklanan haklarımızın yansıtılmasına yönelik bu beklenti aynı zamanda bizler için onlan bulup gerçekleÅŸtirmek üzere bir ödev de oluÅŸturur; haklarımızın ne olduÄŸunu, düzenin içerik bakamandan nasıl olması gerektiÄŸini arayıp bulmak, böylece hakkımızı savunmak aynı ahlâki düÅŸüncenin gereÄŸidir.
Yukarda denildiÄŸi gibi, evrenin (düzenin) ruhu adalettir ve adaletin ruhu da insana ve hattâ tümüyle varlığa karşı duyumsanan sevgi ve saygıdır. DiÄŸer bir deyiÅŸle adaletin ruhu kendini(canlılığmı) ahlâki boyutunda gösterir. Bu boyutun dikkat dışı bırakılması, mevcut hukukun saptırılmış olması anlamına gelir ki, sonuçta bu, kültürden uzaklaÅŸma, insana yabancılaÅŸma demektir.
Hukuk evcilleÅŸmesini, insancıllaÅŸmasını kültüre hizmette bulur. Bu da ancak onun adalete ve asıl onun ahlâki(kültürel) boyutuna dayanması ile gerçekleÅŸir. Adalet ahlâki olmakla tinsel(manevî) bir deÄŸerdir. Onun hukuk aracılığı ile somutlaÅŸtırılması bir kültürdür. Bu yüzden bir toplumun hukuku o toplumun bir kültür gerçeÄŸidir ve o toplumun ahlâki deÄŸerini gösterir. Hukuk bir toplumun kültür gerçeÄŸi olmak niteliÄŸini diÄŸer yandan adaletin hukukta somutlaÅŸtınlmak üzere içeriÄŸinin bulunup bilinmesinde kazanır. Hukuk, konusu olan "adalef'e uygun olmakla, uygun düÅŸtüÄŸünde, "hakikat" deÄŸerini yansıtmış olur ki, bu da "bilim" demektir; bilimin de kültür görünümlerinden biri olduÄŸu bilinir.
Bu arada adaletin ve hukukun kültüre, dolaylı olarak hizmetini de unutmamak gerekir. Toplum içinde yüksek kiÅŸiliklerin, kültürü, onun her alanında oluÅŸturup geliÅŸtirmeleri ancak, adaletin insana saygı gereÄŸi hukuktan beklediÄŸi düzen ve güvenle gerçekleÅŸebilir. Bireylerin bedensel ve ruhsal olmak üzere bütün yaÅŸamsal ihtiyaçlarının giderilmediÄŸi, böyle bir güvencenin olmadığı yerde hiçbir kültürel etkinlik olamaz.
Nedir ki, adaletin ve dolayısıyla hukukun bu temel iÅŸlevini yerine getirmede güçlükleri vardır: hukukun güçlünün eline geçip saptırılması bundan kaynaklanır. Hukukun deÄŸiÅŸik iÅŸlevleri vardır ve bunlar arasında çeliÅŸik iliÅŸkiler oluÅŸur; çünkü bu iÅŸlevler yerine getirilmeleri bakımından aynı yönde deÄŸildir. Bu durum, bizzat adaletin kendi içinde oluÅŸtuÄŸundan, çeliÅŸik deÄŸil de çatışık(antinomik) adını taşır; hiçbir iÅŸlev diÄŸerine tamamen feda edilemez. ÖrneÄŸin adaletle düzen arasında kaçınılmaz bir çatışkı vardır. Adalet ahlâki boyutunda, hakkaniyetin(insafın) gereÄŸi, hukukî iÅŸlemlerde bireyselleÅŸmeyi, bireyin içinde bulunduÄŸu bütün koÅŸulların dikkate alınmasını isterken, düzen iÅŸlevinde aynı adalet herkesin eÅŸit bir iÅŸleme tabi tutulmasını bekler.
Yine insana yaÅŸamsal açıdan pratik yarar saÄŸlamaya yönelirken adalet, kendisi ile çatışabilir: Her yararlı olan ÅŸey adaletli olmak gerekmez: "Örnek olsun diye verilen her cezada kamunun yararına ve bireyin zararına bir adaletsizlik vardır "der, TACITUS. Bunun gibi adaletli olan her ÅŸey de, salt yararlı olmak zorunda deÄŸildir.
Bunlara benzer bir durum da pratik bir yararın, düzenle çatışmasında ortaya çıkar Düzen biçimcidir. Buna göre, yasanın ön gördüÄŸü bir biçime uymayan bir sözleÅŸme ne denli yararlı olursa olsun geçerli olmayabilir.
Fakat unutulmamalıdır ki, bütün bu adaletin saptırılması olanağına karşın, adaletin özünü oluÅŸturan ahlâki boyutu düzen ve yarar gibi diÄŸer iÅŸlevlerinden üstün tutulmalı ve öne alınmalıdır; çünkü her fırsatta deÄŸinildiÄŸi gibi, adaleti adalet ve hukuku da adaletli yapan onun ahlâki ve dolayısıyla kültürel boyutudur.
Çalışma, hukukta adaletin zorunluluÄŸunu, bu nedenle biraz daha yakından tanınmasını saÄŸlamak, kültüre ve insana hizmetten uzaklaÅŸtırılmasına engel olabilmek amacı ile gerçekleÅŸtirilmiÅŸtir. Çalışmanın baÅŸarısı, her zaman olduÄŸu gibi, okuyucunun takdirine tabidir.
Çalışmanın kitap olarak basımını saÄŸlayan Legal Yayıncılık Åžirketi çalışanlarına içten teÅŸekkürlerimle...
Åžile, 15.07.2014
Prof. Dr. Vecdi ARAL
Ä°ÇÄ°NDEKÄ°LER
ÖNSÖZ.................................................................................. VII
Ä°ÇÄ°NDEKÄ°LER......................................................................... XI
GÄ°RÄ°Åž........................................................................................ 1
BÄ°RÄ°NCÄ° BÖLÜM
BEKLEDİĞİMİZ ADALET
I - Toplum gerçeÄŸi olarak hukuk...................................................... 13
II -Tinsel (manevî) gerçeklik olarak hukuk......................................... 17
1-Aklm bir gerçeÄŸi olarak hukuk................................................. 17
a ) Genel olarak................................................................... 17
b ) Aklın hukuktan beklentileri.................................................. 19
aa) Barış........................................................................ 19
bb) Güvenlik.................................................................. 20
cc ) EÅŸitlik........................................................................ 21
dd) Özgürlük.................................................................. 22
ee ) Buyuruculuk ve zorlayıcılık............................................. 24
2 - Ahlâki bir gerçeklik olarak hukuk............................................ 25
Ä°KÄ°NCÄ° BÖLÜM
ADALETÄ°N Ä°NSANDAN BEKLEDÄ°KLERÄ°
I - DeÄŸer olarak adalet.................................................................. 29
- -DeÄŸerlerin " gerçek" (real) olmadığı.......................................... 29
- -Değerlerin varlık temeli......................................................... 33
- -Tin' in iki boyutu.................................................................. 34
a ) Akıl boyutu..................................................................... 34
b ) Duygu boyutu (emosyenel boyut).......................................... 35
II - Ahlâki deÄŸer olarak adalet......................................................... 37
1 - Ahlâkın ne olduÄŸu............................................................... 37
a ) " Ahlaken iyi "nin tanımı..................................................... 37
b ) Ahlâki deÄŸerlerin otonomisi................................................. 38
- - Adaletin ahlâki boyutu.......................................................... 39
- -Adaletin "ahlaken iyi" den ayrılığı............................................. 42
1 - Adaletin nesnelleÅŸmesi olarak hukuk................................ 43
a ) Adaletin nesnel bir içeriÄŸe kavuÅŸturulması...................... 43
b ) Bilimin konusu olarak adalet.......................................... 44
aa ) Genel olarak bilim.................................................... 44
bb ) Bilimin konusu olarak nesnel adalet........................... 45
cc ) Adalet bilimi olarak hukuk........................................ 47
aaa ) Hukukun normlar sistemi olarak oluşturulması... .47
bbb ) Adaletin sosyal gerçeklikte görünüm alanları....... 51
2 -Adaletin istemleri............................................................. 54
a ) Adalet ve düzen........................................................... 54
aa ) Hukukun ideal düzeni............................................... 54
bb )Düzenin kaynağı olarak akıl....................................... 55
b ) Adalet ve barış............................................................ 57
c ) Adalet ve güvenlik....................................................... 59
d ) Hukuk devleti.............................................................. 62
e ) Sosyal güvenlik önlemleri.............................................. 62
f) Adalet ve eÅŸitlik............................................................ 63
g ) Adalet ve özgürlük....................................................... 68
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
ADALET VE KÜLTÜR
I- Genel olarak......................................................................... 71
II - Kültür nedir?...................................................................... 74
III - Adaletin hukuka bilimsellik kazandırması............................. 75
IV -Kültüre hizmet olarak adalet.............................................. 81
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
ADALET VE GERÇEKLÄ°K
- - Ä°nsan nedir ve kimdir?......................................................... 85
- - Adaletin algılanması............................................................ 94
- - Adaletin dışımızda gerçekleÅŸmesi....................................... 98
- - GerçekleÅŸmede trajik olaylar............................................ 104
- - Genel olarak................................................................ 104
- - DeÄŸerlerin kavranmasmdaki trajedi................................ 106
- - Değerlerin bulgulanmasmdaki (keşfındeki) trajedi........... 107
- - DeÄŸerlerin biçimlendirilmesinde trajik olan...................... 108
- - Çözümsel düÅŸünceler.................................................... 108
I- Ä°ç zorlama......................................................................... 111 II - Dış zorlama..................................................................... 117
III - Yaptırımın tarihî geliÅŸimi.................................................. 123
SONUÇ................................................................................. 127 KAYNAKÇA...................................................................... 133