Vedat Kitapçılık
Kargo Gönderim Saatleri;
Hafta İçi Saat 16:00 'ya kadar
Cumartesi Saat 11:00 'e kadar
Kartlarına Taksit
Seçeneklerimiz Vardır!
Banka Hesap Bilgilerimiz
Destek
HATTI
0212
240 12 54
240 12 58
Favori
Listenizde
Ürün Yok!
Sepetinizde
Ürün Yok!
Yeni Çıkan Yayınlar:      Mayıs (38)      Nisan (73)      Mart (139)      Şubat (116)

Bağışlama Sözleşmesinin Sona Ermesi ( 6098 Sayılı Yeni Türk Borçlar Kanunu İle Karşılaştırmalı Olarak )

Bağışlama Sözleşmesinin Sona Ermesi ( 6098 Sayılı Yeni Türk Borçlar Kanunu İle Karşılaştırmalı Olarak )



Sayfa Sayısı
:  
250
Kitap Ölçüleri
:  
16x23 cm
Basım Yılı
:  
2011
ISBN NO
:  
9786055373122

1.152,00 TL











Dr. Merve YILMAZ Merve YILMAZ, 1982 yılında Düzce′de doğdu. İlkokul, ortaokul ve lise eğitimini Antalya′da tamamladıktan sonra, Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi′ni (2004) bitirdi. Antalya Barosu′na bağlı olarak on ay avukat¬lık stajı yaptı (2004-2005). Bu sırada hakimlik sınavını kazanarak Antalya Adli Yargı Hakim Adayı olarak hakimlik stajını tamamladı (2005-2007). Süleyman Demirel Üniversitesi′nde "Yargıtay Kararları Çerçevesinde Kıymetli Evrakta Şahsi Defiler" başlıklı tezi hazırlayarak yüksek lisansı¬nı tamamladı (2005-2007). Daha sonra 2007-2009 yılları arasında Çatal-zeytin Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Hakimliği görevinde bulundu. İstanbul Üniversitesi′nde "Bağışlama Sözleşmesinin Sona Ermesi" başlıklı tezi hazırlayarak doktorasını tamamladı (2007-2011). 2009 yılında Ilgın Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Hakimliği′ne atandı. Halen aynı yerde hakimlik yapıyor. Çeşitli dergilerde yayımlanmış araştırma ve inceleme yazıları bulunmaktadır. Almanca ve İngilizce biliyor. GİRİŞ I. Araştırmanın Konusu ve Önemi İnsanlar tarih boyunca birlikte ve topluluk halinde yaşamışlardır. İnsanların bu yaşayış tarzı hem bir ihtiyaç, hem de bir zorunluluktur. İn¬sanların toplu halde yaşamaları sosyal bir olgudur. İnsanların toplu halde bulunmaları bazen bir anlaşma ile bazen de kendiliğinden gerçekleşen bir sonuçtur. İster anlaşma ile olsun isterse kendiliğinden, bir insan toplulu¬ğunun birlikte bulunmaktan dolayı ortaya çıkan ihtiyaçlarının belli bir düzene kavuşturulması gerekmektedir. İnsanlar bu düzeni çeşitli kurallar ile nesiller boyu sağlamaya çalışmışlardır. Bu kurallardan en önemlisi de hukuk kurallarıdır. Hukuk kuralları, insanların birbirleriyle olan ilişkile¬rini düzenleyen kurallar bütünü olarak tanımlanabilir. Hukuk kuralları insanların ihtiyaçları doğrultusunda yüzyıllardır şekillene gelmiştir. Sosyal bir varlık olan insanın içinde barındırdığı, iyilik, diğer insan¬larla yardımlaşma, dayanışma gibi güzel duygular, insanlar arasında karşı¬lıksız kazandırmalar yapılmasına vesile olmuştur1. Kazandırıcı işlem, bir hukuki işlem ile sözleşmenin diğer tarafına bir alacak hakkı kazandıran işlemlerdir. Kazandırıcı bir işlem ile sözleşmenin sadece bir tarafı ba¬kımından alacak hakkı doğuyorsa, bu nevideki kazandırıcı işlemlere karşılıksız kazandırmalar adını veriyoruz. Henüz iktisap edilmemiş bir haktan feragat, bir mirası reddetmek ve ahlaki bir vazifenin yerine getiril- mesi (ifası), hatır ilişkisi, hediye ve bahşiş, karşılıksız ariyet, vekaletsiz iş görme, vedia, kaydı hayatla irat, ölünceye kadar bakma akdi, rehin ya da kefalet ve bağışlama, karşılıksız kazandırmalara örnek olarak verilebilir. İnsanların sosyal ve toplumsal hayatının bir sonucu olarak ortaya çı¬kan karşılıksız kazandırmalardan en önemlilerinden biri de bağışlamadır. Bağışlama, insanların sahip olduğu, iyilik, cömertlik, yardımseverlik gibi duygularının sonucu olarak ortaya çıkmış bir sözleşmedir. Bağışlama, yalnızca bağışlayana borç yükleyen iki taraflı karşılıksız kazandırıcı bir hukuki işlemdir3. Kanun koyucu tarafından bağışlama sözleşmesi, toplumsal ha¬yatta sıkça başvurulan bir sözleşme olarak nitelendirildiğinden Borçlar Kanunumuzda da bu sözleşmeye özel olarak yer verilmiştir. Bağışlama, halen yürürlükte olan Borçlar Kanunumuzun akdin muhtelif nevileri başlıklı ikinci kısmında 234 ve 247. maddeler arasında düzenlenmiştir. 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe girecek Türk Borçlar Kanununun özel borç ilişkileri başlıklı ikinci kısmının 285 ve 298. maddeleri arasında, yine bağışlama sözleşmesi ile ilgili hükümlere yer verilmiştir. Kanun ko¬yucu tarafından bağışlama sözleşmesine Borçlar Kanunumuzda ve Türk Borçlar Kanununda yer verilmiş ise de, bağışlama sözleşmesi doktrin tarafından çok fazla rağbet görmemiştir. Bağışlama kavramının tanımı¬nı, çeşitlerini, sona erme nedenlerini ve bu durumun taraflar ve üçüncü kişiler bakımından sonuçlarını irdeleyen sistematik eserlere doktrinde çok fazla yer verilmemiştir. Bağışlama sözleşmesi, genellikle borçlar özel hukuku kitaplarında ayrıntısına girilmeksizin bir şeyin mülkiyetini devir amacı güden sözleşmeler bölümünde irdelenmiştir. Bu konuda yazılmış en ayrıntılı eser Fakültemizde kaleme alınmış olup, merhum Doç Dr. Ferih Bedii TONGSİR′e ait 1953 tarihli eserdir. O tarihten bu yana da ba¬ğışlama sözleşmesinin sadece belirli bölümlerini inceleyen birkaç tez ve makaleye rastlıyoruz. Oysaki toplumsal hayatta sıkça karşılaşılan bu tip bir sözleşmenin tüm unsurları ile irdelenmesi gerekmektedir. Bu bağlam¬da, bu çalışmaya başlamaktaki amacımız, genellikle borçlar özel hukuku kitaplarında ayrıntısına girilmeksizin bir şeyin mülkiyetini devir amacıgüden sözleşmeler bölümünde irdelenen bağışlama sözleşmesi hakkında araştırma yaparak, özellikle bağışlama sözleşmesini sona erdiren halleri, bunun taraflar ve üçüncü kişilere etkisini inceleyerek ve bağışlama söz¬leşmesinin bezer muameleler ile karşılaştırılmasını yaparak bu konuda hukuk litaratürüne bir katkı sağlayabilmektir. II. Araştırmanın Kapsamı ve Metodu Türk Borçlar Hukukuna hakim olan ilkelerden birisi de irade ser¬bestisi ilkesidir. Bu ilke uyarınca kişiler, hukuk kuralları çerçevesinde hür iradeleri doğrultusunda istedikleri işlemleri yapabilirler. İrade serbestisi ilkesinin hukukumuzdaki bir görünümü de sözleşmeler hukuku alanında karşımıza çıkmaktadır. İrade serbestisi ilkesinin sözleşmeler alanındaki yansıması ise sözleşme serbestisi ilkesidir. Bu ilke uyarınca sözleşmenin tarafları sözleşme yapıp yapmamada, kiminle sözleşme yapacağını belir¬lemede, sözleşmenin içeriğini diledikleri gibi belirlemede, sözleşmenin şeklini belirlemede hür iradeleri ile hareket edebilirler. Ancak tüm öz¬gürlüklerde olduğu gibi sözleşme serbestisi de sözleşmenin taraflarına verilmiş sınırsız bir özgürlük değildir. Toplumsal hayatın bir gereği ola¬rak toplumdaki diğer bireyleri ve hatta sözleşme yapan bireyi korumak maksadıyla hukuk düzeni tarafından sözleşme özgürlüğü ilkesine bazı istisnalar getirilmiştir4. Sözleşmeler alanına hakim olan bu açıklamalar bir sözleşme oldu¬ğunu söylediğimiz bağışlama sözleşmesi bakımından da geçerlidir. Halen yürürlükte olan Borçlar Kanunumuzda akdin muhtelif nevileri başlığı altında, 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe girecek olan Türk Borçlar Kanu¬nunda ise özel borç ilişkileri başlığı altında düzenlenen sözleşmelerden biri olan bağışlama sözleşmesi karşılıksız kazandırıcı bir işlemdir. Bağış¬lama sözleşmesi tek tarafa borç yükleyen bir sözleşmedir ve sözleşmede borç ile yükümlü olan kişi bağışlayandır. Bağışlanan ise bu sözleşmenedeniyle herhangi bir borç altına girmemektedir^. Bağışlama sözleşme¬sinin bu özelliği gereği, kanun koyucu tarafından bağışlayanı korumaya yönelik bir takım özel hükümler vaaz edilmiştir. Bağışlama sözleşmesinin tarafları, tüm sözleşmeler için hukukumuz tarafından benimsenen sınır¬layıcı hükümlere riayet etmenin yanı sıra, kanunumuz tarafından bağış¬lama sözleşmesi için öngörülmüş kurallara riayet ederek bu sözleşmeyi vücuda getirebilirler. Çalışmamızın ilk bölümünde bu ilkeler ışığında taraflar arasında kurulacak bir bağışlama sözleşmesinin tanımı, mahiyeti ve unsurları üzerinde duracağız. Bağışlama sözleşmesi, iki şekilde karşımıza çıkar. Bunlardan ilki "el¬den bağışlama", ikincisi ise "bağışlama sözü verme6" dir. Elden bağışlama, bağışlama konusu şeyin bağışlayan tarafından sözleşmenin kurulduğu sırada bağışlananın malvarlığına geçirilmesidir. Elden bağışlamada, borç¬lanma (taahhüt) işlemi ile harcama (tasarruf) işlemi ardarda ve araya önemli bir zaman aralığı girmeksizin gerçekleşmektedir. Böylece kazan¬dırma sebeplerinden "causa donandı" (bağışlama sebebi) ve "causa sol-vendi" (ifa sebebi) aynı anda gerçekleşmektedir. Bağışlama sözü verme ise, bağışlayanın bağışlanana "causa donandi" kastı ile bir şeyi karşılıksız olarak vermeyi taahhüt ettiği bir sözleşmedir. Bağışlama sözü verme, el¬den bağışlamadan farklı olarak derhal yerine getirilmeyen (ifa edilmeyen) bir bağışlama sözleşmesidir. Bağışlama sözleşmesinin tanımı, mahiyeti ve unsurları üzerinde yapacağımız tartışmalardan sonra bağışlamanın bu iki türü hakkında incelemeler yapacağız. Bağışlayan ile bağışlanan arasında icap (öneri) ve kabul beyanları ile geçerli bir şekilde kurulan bağışlama sözleşmesinin daha sonra bir takım sebeplerle sona ermesi gündeme gelebilir. Bir sözleşme yapılırken ahde vefa ilkesi gereğince, yapılan sözleşmenin, sözleşme amacı doğrultusun¬da sürmesi amaçlanmıştır. Ancak ne yazık ki, sözleşmelerin taraflarının sözleşmenin başlangıcında sahip olduğu saik ve amaçlarla sözleşmeye de¬vam etmemeleri ile zaman zaman karşı karşıya kalmaktayız. Sözleşmeleralanında sıkça karşılaştığımız bu durum, bağışlama sözleşmelerinde de karşımıza çıkmaktadır. Bağışlama, tek tarafa borç yükleyen bir sözleşme olması nedeniyle, sona ermesi halinde, iki tarafa borç yükleyen sözleşme¬lerden farklı bir takım durumlar cereyan etmektedir. Bu sebeple bağışla¬ma sözleşmesinin sona ermesinin özellikle irdelenmesi gerekmektedir. Bağışlama sözleşmesi, sözleşme serbestisi ilkesi gereğince kurulan bir hukuki işlem olduğu için, mahiyeti gereği bir hukuki işlem ile sona erdirilmesi tabidir. Sözleşmenin tarafları olan bağışlayan ve bağışlanan tarafından ortak ve birbirine uygun irade beyanları ile kurulan bağışlama sözleşmesi, yine bağışlayan ve bağışlananın mutabakatı ile ortadan kaldı¬rılabilir. Ancak her zaman bağışlayan ve bağışlanan belirli bir mutabakat içerisinde olmayabilir. Bununla birlikte sözleşmenin taraflarının bağışla¬ma sözleşmesini belli koşullar altında tek taraflı olarak sona erdirebilme-leri de mümkündür. Bağışlama sözleşmesinde bağışlayanın özel bir konumu vardır. Yu¬karıda da kısaca izah ettiğimiz üzere, bağışlayan bu sözleşmede bir edim yükümü altındadır. Bağışlayanın edim yükümü, sözleşme konusu olan ve kendi malvarlığında bulunan şeyi bağışlananın malvarlığına geçirmektir. Bu edim yükümü nedeniyle bağışlayan sözleşme gereği bir kazandırmada bulunmakta, ancak karşılığında herhangi bir şey almamaktadır. Bağışla¬yan ile bağışlanan arasında sözleşme serbestisi ilkesi gereğince koşullu bağışlama da yapılabilir (B.K. md. 240; T.B.K. md. 290). Eğer sözleşme¬nin tarafları bağışlamayı, gelecekte meydana gelip gelmeyeceği şüpheli bir olayın gerçekleşmesine ya da geçekleşmemesine bağlamışlarsa, ko¬şullu bağışlamadan; böyle bir şüpheli olaya bağlı olarak yapmamışlarsa koşulsuz bağışlamadan söz ederiz. Çalışmamızda öncelikle koşul kavramından ve çeşitlerinden genel olarak bahsettikten sonra koşullu bağışlamada sona erme sebeplerini ve kanunda bağışlama sözleşmelerinde sıkça karşımıza çıkan geciktirici ve bozucu koşul çeşitlerini ve bunların sözleşmenin sona ermesine etkilerini irdeleyeceğiz. Koşullu bağışlama konusundan sonra bağışlama sözleşmesinin geri alma ile sona ermesi hakkında açıklamalarda bulunacağız. Ardından kısa-ca takas definden bahsederek takasın bağışlama sözleşmesi bakımından hüküm ve sonuçlarına değineceğiz. Bağışlama sözleşmesinin bir çeşidi olarak incelediğimiz bağışlama sözü vermeden dönmeye, kanun koyucu tarafından imkan tanınmıştır. Ancak sözleşmeler hukukuna hakim olan ahde vefa ilkesi gereğince, bağışlayanın herhalde bağışlama sözü vermeden dönebilmesi mümkün değildir. Takas bahsinden sonra ileride bu konuları ayrıntılı olarak ele alacağız. Yerine getirilen (ifa edilen) bağışlama sözü vermeden ve elden bağışlamadan dönülmesine de kanun koyucu bazı şartlarda imkan tanı¬mıştır. Bağışlama sözü vermeden dönmeden bahsettikten sonra çalışma¬mızın devamında bu konu hakkında incelemelerde bulunacağız. Yüklemeli (mükellefiyetli) bağışlama kanunumuzda özel olarak düzenlenmiş bir konudur (B.K. md. 240, T.B.K. md. 291). Bağışlayan ba¬ğışlamasına yüklemeler de koyabilir. Bağışlayan, sözleşme gereğince ba¬ğışlanan tarafından kabul edilmiş olan yüklemelerin yerine getirilmesini isteyebilir. Bağışlama konusunun değeri, yüklemenin yerine getirilmesi masraflarını karşılamaz ve aşan kısım kendisine ödenmezse bağışlanan, yüklemeyi yerine getirmekten kaçınabilir. Yüklemeli bağışlamadan dön¬me, bağışlama sözleşmesinin sona ermesinin bir diğer sebebi olarak in¬celememize konu olacaktır. Sonrasında ise, olağan hediye olmayan nişan hediyelerinin geri istenmesi, başlık parasının bağışlama hükmünde olup olmadığı ve geri istenmesi üzerinde ayrı ayrı duracağız. Ayrıca evliliğin sona ermesinin başlı başına bağışlama sözleşmesinin sona ermesi için bir sebep olmadığını ayrı bir başlık altında ele alarak inceleyeceğiz. Bağışlama sözleşmesi her ne kadar karşılıksız bir kazandırma ve ani edimli bir sözleşme olsa dahi, bazı şartlarda, bağışlananın da bu söz¬leşmeyi sona erdirebilmesine imkan tanınmıştır. Bağışlanan tarafından bağışlama sözleşmesinin sona erdirilmesi başlığı altında bağışlananın ba¬ğışlama sözleşmesinden dönmesi ile ayıp ve zapt hallerindeki özel duru¬mu değerlendireceğiz. Bu bölümde son olarak irade bozukluğu hallerinin sözleşmeye etkisi üzerinde duracağız. Bağışlama sözleşmesi, bağışlayan ile bağışlanan arasında kurulmuş iki taraflı bir sözleşme olmasına rağmen, üçüncü kişilerin de bu sözleşmeyisona erdirebilmelerine hukukumuz imkan tanımıştır. Bu imkanlar sınırlı ehliyetsizlerin yasal temsilcilerinin red hakkı ile üçüncü kişilerin bağışla¬ma sözleşmesini iptal ettirebilmeleridir. İlk anda bağışlayan ile bağışlanan arasında kurulmuş bir bağışlama sözleşmesini bu kişilerin dışında başka bir kişinin nasıl sona erdirebileceği, bunun taraflara etkisinin ne olacağı gibi sorular alda gelebilir. İşte sınırlı ehliyetsizlerin yasal temsilcilerinin red hakkı ile bağışlama sözleşmesinin vasi ve alacaklılar tarafından iptali başlıkları altında bu ve benzeri soruların yanıtlarını bulmaya çalışacağız. Çalışmamızın bu son bölümde, tenkis (indirim) bahsine de yer verece¬ğiz. Çalışmamızın mahiyeti gereği tenkis kavramı hakkında kısaca genel bilgiler verdikten sonra, tenkis nedeniyle bağışlama sözleşmesinin sona ermesi üzerinde ayrıntılı olarak duracağız. Tenkis ile ilgili açıklamalardan sonra son olarak mal rejimi tasfiyesinde bağışlamanın özel durumuna değinmeye çalışacağız. Ayrıca, toplumsal hayat her gün yeni gelişmelere sahne olsa da, bazı olayların tekrarladığı ve önceden uygulanmış olan pratik çözümlerin tekrar gündeme gelmesi ile karşı karşıya kalmaktayız. Yaşanmış olayları nihai sonuca bağlayan Yargıtay′ın benzer konularda vermiş olduğu cevaplar ile konumuzun değerlendirilmesinde soyut kav¬ramların somutlaştırılmasına yardımcı olacağını umuyoruz. SUNUŞ Özel borç ilişkileri alanında satım sözleşmesinin ani edimli ve ivazlı sözleşmeler için örnek sözleşme konumunda olduğu bilinmektedir. Hele son yıllarda Batı hukukundaki gelişmelerin de etkisiyle hizmet satımı ve alacak satımı gibi terimler de yaygınlık kazanmıştır. Tek tarafa borç yük¬leyen sözleşmeler alanında bağışlama sözleşmesi aynı kapsamda olmasa bile "causa donandi" ile yapılan ivazsız ani edimli sözleşmelerde örnek konumundadır. Bağışlama sözleşmesi, bu konumu dolayısıyla özel borç ilişkileri alanında satım sözleşmesinde olduğu gibi özel bir önemi haizdir. Sona erme sebepleri bakımında da özel sorunlar söz konusu olmaktadır. Bu sorunlardan birisi sürekli sözleşme söz konusu olmadığı için fesih değil dönme niteliğindeki bozucu yenilik doğuran beyandan sonra dönmenin ayni etkisi olup olmadığı sorunudur. Yine diğer bir sorun da malik olma¬yan emin sıfatıyla zilyedin iyi niyetli kişiye nesneyi bağışlaması halinde bağışlananın geri istenip istenemeyeceği sorunudur. İşte bu gibi sorunlar dolayısıyla bağışlama sözleşmesinin sona ermesinin bir tez olarak ele alınması ve incelenmesinde elinizdeki eserin müellifi Dr. Merve Yılmaz ile danışmanı olan ben yarar gördük. Sonuçta bu eser ortaya çıktı ve ya¬yınlandı. Dr. Merve Yılmaz′ı yüksek lisans ve doktora seminerleri sırasında tanıdım. 2006 yılı başından itibaren emekli olmama rağmen İstanbul Üniversitesi′nde Medeni Hukuk alanında yüksek lisans ve doktora dersle¬rini sürdürmekte olduğum için Dr. Merve Yılmaz′ı tanıdım ve danışman¬lığını kabul ettim. Kendisi çalışkan, azimli, dürüst ve dengeli bir kişiliğe sahiptir. Bir yandan hakimlik mesleğinin gereklerini yerine getirirken bir yandan da önce seminer çalışmalarını tamamlamış, ardından oybirliği ile doktora yeterlilik sınavını vermiş, daha sonra Üniversiteden uzak ve kütüphanesiz bir yörede hakimlik görevini ifa ederken tezini tamamla¬mayı da başarmıştır. Tezi yine oybirliği ile kabul edilmiştir. Tabiidir ki, bir konuda bir tez yazılması başka araştırmacıların da bu eserden de yararla¬narak başka bir tez yamasını asla engellemez. Yeter ki son zamanlarda çok yaygın olmasa dahi maalesef görülen kötü örneklerle; yazılan tezlerde öncekilerin çalışmalarının "garaz veya maraz" dolayısıyla insafsızca yeril¬mesi yoluna gidilmesin! Arada unuttuğum olmadıysa Dr. Merve Yılmaz′ın doktora tezi benim danışmanlığımda hazırlanan on altıncı tezdir. Halen bu sayı on yediye yükselmiştir. Bu tezlerin başarılı bir şekilde savunulduğunu ve kabul edildiğini görmek, hele bu tezde olduğu gibi yayınlanmış iseler "su¬nuşlarını" yazmak benim için çok özel bir mutluluk vesilesidir. Dr. Merve Yılmaz′ın haiz olduğu meziyetlerle çalışmalarını sürdüreceğini kuvvetle ümid ve aynı zamanda Allah′dan niyaz ediyorum. Prof. Dr. Hüseyin HATEMİ İÇİNDEKİLER SUNUŞ vii ÖNSÖZ ix İÇİNDEKİLER xüi KISALTMALAR xix GİRİŞ 1 I. Araştırmanın Konusu ve Önemi 1 II. Araştırmanın Kapsamı ve Metodu 3 Birinci Bölüm GENEL OLARAK BAĞIŞLAMA SÖZLEŞMESİ I. BAĞIŞLAMANIN TANIMI, MAHİYETİ VE UNSURLARI 9 A. Bağışlamanın Tanımı ve Mahiyeti 9 B. Bağışlamanın Unsurları 11 1. Kazandırıcı İşlem Niteliği 12 2. Causa Donandı 17 a. Hukuki Sebep (Causa) Kavramı ve Çeşitleri 17 b. Bağışlamanın Animus Donandi İle Yapılması 17 c. İslam Hukukunda Sadaka ve Hibe Ayrımı Pia Causa (Caritas) 23 3. Bağışlamanın Bir Sözleşme Niteliği Taşıması 26 a. Genel Olarak 26 b. Bağışlamada Ehliyet 29 (1) Bağışlayanın Ehliyeti 29 i. HakEhliyeti 29 ii. Fiil Ehliyeti 30 (2) Bağışlananın Ehliyeti 34 i. HakEhliyeti 34 ii. Fiil Ehliyeti 35 BAĞIŞLAMANIN ÇEŞİTLERİ 37 A. Elden Bağışlama 37 1. Mahiyeti 37 2. Konusu ve Yapılma Tarzı 39 B. Bağışlama Sözü Verme (Bağışlama Taahhüdü) 41 1. Mahiyeti 41 2. Şekli 43 3. Bağışlama Sözü Vermenin Yerine Getirilmesi (Bağışlama Taahhüdünün İfası) 47 4. Causa Donandi İle Yapılan Vaadlerin, İlan Yoluyla Ödül Sözü Verme (Mükafat Vaadi) ve Üçüncü Kişinin Fiilini Taahhüt İle Karşılaştırılması 50 a. Causa Donandi İle Yapılan Vaadlerin, İlan Yoluyla Ödül Sözü Verme (Mükafat Vaadi) İle Karşılaştırılması 50 b. Causa Donandi İle Yapılan Vaadlerin, Üçüncü Kişinin Fiilini Taahhüt İle Karşılaştırılması 53 İkinci Bölüm BAĞIŞLAMA SÖZLEŞMESİNİN HUKUKİ İŞLEM İLE SONA ERMESİ I. BAĞIŞLAMA SÖZLEŞMESİNİN BAĞIŞLAYAN VE BAĞIŞLANANIN ANLAŞMASI İLE SONA ERMESİ 57 A. İkale : 57 B. İbra 59 II. KOŞULLU (ŞARTLI) BAĞIŞLAMADA KOŞULUN ETKİSİ 61 A. Bozucu Koşula Bağlı Bağışlama 66 1. Kanunun Tamamlayıcı Bir Kural İle Ölüm Bozucu Koşuluna Bağladığı Dönemsel Edimler Şeklinde Bağışlama 61 2. Özel Bir Bozucu Koşul: Bağışlayana Dönme Koşullu Bağışlama 68 3. Süreli Mülkiyet Devri Sorunu 71 B. Geciktirici Koşula Bağlı Bağışlama 75 1. Genel Olarak 75 2. Yerine Getirilmesi Bağışlayanın Ölümüne Bağlı Olan Bağışlama 76 III. BAĞIŞLAMA SÖZLEŞMESİNİN GERİ ALMA İLE SONA ERMESİ 80 IV. TAKAS DEFİ 82 A. Takas Kavramı ve Hukuki Niteliği 82 B. Takasın Şartları 83 1. Takasın Olumlu Şartları 83 2. Takasın Olumsuz Şartları 86 C. Takas Definin Bağışlama Sözleşmesi Bakımından Hüküm ve Sonuçları 86 V. BAĞIŞLAMA SÖZÜ VERMEDEN (TAAHHÜDÜNDEN) DÖNME 88 A. Yerine Getirilmiş Bağışlama Sözü Vermeden ve Elden Bağışlamadan Dönme Sebeplerinden Birinin Varlığı 90 B. Bağışlayanın Parasal Durumundaki Değişiklik 91 C. Bağışlayanın Ailevi Yükümlülüklerindeki Değişiklik 95 VI. YERİNE GETİRİLMİŞ BAĞIŞLAMA SÖZÜ VERMEDEN (TAAHHÜDÜNDEN) VE ELDEN BAĞIŞLAMADAN DÖNME..′. 96 A. Bağışlananın, Bağışlayana ya da Yakınlarından Birine Karşı Ağır Bir Suç İşlemesi 101 B. Bağışlananın, Bağışlayana ya da Onun Ailesine Karşı Yasa Gereği Yükümlü Olduğu Ödevlerine Önemli Biçimde Uymaması 103 C. Yüklemeli (Mükellefıyetli) Bağışlamadan Dönme 105 1. Yüklemeli Bağışlamanın Tanımı 105 2. Yüklemeli Bağışlamanın Şekli ve Kurulması 109 3. Yüklemenin Yerine Getirilmesi 111 4. Yüklemeli Bağışlamada Yüklemenin Yerine Getirilmesinden Kaçınma 112 VII. ALIŞILMIŞIN DIŞINDA (MUTAD OLMAYAN) NİŞAN HEDİYELERİNİN GERİ İSTENMESİ 116 A. Genel Olarak Nişanlanma 116 B. Nişanlılığın Sona Ermesi ve Sonuçları 120 C. Hediye Kavramı 121 D. Medeni Kanun Çerçevesinde Hediyelerin İadesi 122 E. Medeni Kanun Çerçevesinde Talep Edilemeyen Hediyelerin İadesi 127 F. "Başlık" Kavramı, Hukuki Niteliği ve İadesi Sorunu 129 VIII. EVLİLİĞİN SONA ERMESİNİN BAŞLI BAŞINA BAĞIŞLAMADAN DÖNME SEBEBİ OLMAYIŞI 132 IX. BAĞIŞLANAN TARAFINDAN SÖZLEŞMENİN SONA ERDİRİLMESİ 137 A. Bağışlananın Bağışlama Sözleşmesinden Dönmesi 137 B. Ayıp ve Başkalarının Malda Hak İleri Sürmesi (Zapt) Halinde Durum 140 1. Ayıp Halinde Durum 140 2. Başkalarının Malda Hak İleri Sürmesi (Zapt) Halinde Durum 143 3. Bağışlanana Alacaklının Tercih Edilip Edilmemesi Sorunu .′ 146 X. İRADE BOZUKLUĞU HALLERİ 149 Üçüncü Bölüm ÜÇÜNCÜ KİŞİLERİN BAĞIŞLAMA SÖZLEŞMESİNİ TAMAMEN VEYA KISMEN HÜKÜMSÜZ KILMALARI I. SINIRLI EHLİYETSİZİN YASAL TEMSİLCİSİNİN BAĞIŞLAMAYI REDDİ 160 II. VASİNİN BAĞIŞLAMA SÖZLEŞMESİNİ İPTALİ 164 III. ALACAKLININ BAĞIŞLAMA SÖZLEŞMESİNİ İPTALİ 170 A. İcra ve İflas Kanununa Göre İptal Davası 170 1. Genel Olarak İptal Davası 170 2. İptal Davasında Süre Sorunu 174 3. Muvazaalı İşlemler Bakımından İptal Davası 175 a. Borçlunun Bir Yakınıyla Yaptığı İvazlı Tasarruflar 176 b. İvazlı Bir Tasarrufun Edimleri Arasında Dengesizlik Bulunması 177 B. 6183 Sayılı Kanuna Göre İptal Davası 179 C. Bağışlama Sözü Verenin (Taahhüt Edenin) Ödeme Güçsüzlüğüne Düşmesi ve Bağışlamanın İptal Sorunu 184 IV. TENKİS 188 A. Tenkis Kavramı ve Hukuki Niteliği 188 B. Tenkis Davasının Tarafları, Açılma Süresi ile Yetkili ve Görevli Mahkeme 190 1. Tenkis Davasının Tarafları 190 2. Tenkis Davasının Açılma Süresi 192 3. Yetkili ve Görevli Mahkeme 193 C. Mirasbırakanm Tenkise Tabi Tasarrufları 194 D. Mirasbırakanm Dönme Hakkını Saklı Tuttuğu Bağışlamalar 194 E. Mirasbırakanm Dönme Hakkını Saklı Tutmadığı Bağışlamalar 197 1. Mirasbırakanm Ölümünden Önceki Bir Yıl İçerisinde Yapmış Olduğu Bağışlamalar 197 2. Mirasbırakanm Ölümünden Önceki Bir Yıl Dışında Yapmış Olduğu Bağışlamalar 200 F. Karma Bağışlamalar 202 V. MAL REJİMİ TASFİYESİNDEKİ ÖZEL DURUM 210 A. Genel Olarak 210 B. Emin Sıfatıyla Zilyedden Alman Malın Üçüncü Kişiye Devriyle Mal Rejiminin Tasfiyesindeki Özel Durumun Karşılaştırılması 214 SONUÇ 221 I. Varılan Genel Sonuçlar 221 II. Öneriler 235 KAYNAKÇA 239