Vedat Kitapçılık
Kargo Gönderim Saatleri;
Hafta İçi Saat 16:00 'ya kadar
Cumartesi Saat 11:00 'e kadar
Kartlarına Taksit
Seçeneklerimiz Vardır!
Banka Hesap Bilgilerimiz
Destek
HATTI
0212
240 12 54
240 12 58
Favori
Listenizde
Ürün Yok!
Sepetinizde
Ürün Yok!
Yeni Çıkan Yayınlar:      Nisan (50)      Mart (140)      Şubat (116)      Ocak (138)

Anonim Şirket Yönetim Kurulu Üyelerinin Hukuki Sorumluluğu - NECLA AKDAĞ GÜNEY

Anonim Şirket Yönetim Kurulu Üyelerinin Hukuki Sorumluluğu - NECLA AKDAĞ GÜNEY

- Vedat Kitapçılık

Sayfa Sayısı
:  
382
Kitap Ölçüleri
:  
16x23 cm
Basım Yılı
:  
2010
ISBN NO
:  
9786054002481

1.050,00 TL











TÜRK TİCARET KANUNU , BANKACILIK KANUNU VE TÜRK TİCARET KANUNU TASARISINDA YER ALAN SORUMLULUK HÜKÜMLERİNİN İNCELENMESİ İKİNCİ BASIYA ÖNSÖZ Bu çalışmanın ilk basısı geçtiğimiz yılın başlarında tükenmiş ancak ikinci basının hazırlıkları uzun bir zaman almıştır. Bunun nedenlerinden birisi, ailemize yeni katılan sevgili oğlumuz Volkan, diğeri ise, çalışmanın sadece gözden geçirilmiş olmakla kalmayıp, bazı yeni konuların eklenmesiyle genişletilmiş olmasıdır. Sorumluluk davalarının yoğunluğu ve bu alanda yapılan yeni çalışmalar, konunun güncelliğini daha uzunca bir süre koruyacağını göstermektedir. Aslında yönetim kurulu üyelerinin hukuki sorumluluğu son derece zengin teorik tartışmaları bünyesinde barındırmasına rağmen Türk Hukukunda önemli bir kaç çalışmanın dışında hak ettiği ilgiyi görmemiştir. İsviçre doktrininde konuyla ilgili yayınların sayısının yüzlerle ifade edilmesi karşısında söylemek istediğimiz daha iyi anlaşılacaktır. Bu nedenle anonim şirketler açısından bu çok önemli konunun Türk Hukukunda yeni çalışmalarla desteklenmesi sevindirici ve gereklidir. İkinci basıda da çalışmanın amacı aynıdır: Türk Ticaret Kanunu, Bankacılık Kanunu ve Ticaret Kanunu Tasarısında yer alan yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğuna ilişkin hükümleri bir arada incelemek suretiyle okuyucu ve uygulayıcı açısından karşılaştırma yapılmasını sağlamak. Bununla birlikte ikinci basıda çalışma sadece dil bakımından gözden geçirilmekle kalmamış, bazı konular daha ayrıntılı bir incelemeye tabi tutulmuş, ilkesel nitelikteki Yargıtay ve Federal Mahkeme kararları ile zenginleştirilmiş ve ilk basıda zaman darlığı nedeniyle yer almayan bazı konular kapsama alınmıştır. Özellikle uygulamada, şahsi iflas ile ilgili olarak sıkça karşılaşılan 3182 sayılı Yasanın yürürlükte olduğu dönemde görev yapan yöneticilerin şahsi iflası meselesi, Fon tarafından alacakların Varlık Yönetim Şirketlerine devrinin şahsi iflas davalarına etkisi, Fon ile borçları yeniden yapılandırmaya yönelik olarak imzalanan anlaşmaların şahsi iflas ve hukuki sorumluluk davalarına etkileri, BanK’nda öngörülen 20 yıllık zamanaşımı süresinin uygulama alanı gibi tartışmalı konular, inceleme ve değerlendirmeye tabi tutulmuştur. Yeni bazı konular eklenmesine rağmen çalışmanın sistematiğinde herhangi bir değişiklik yapılmamıştır. Yerli ve yabancı literatür ise, 2009 yılı sonuna kadar dikkate alınmıştır. İkinci basının yayına hazırlanması aşamasında büyük bir titizlikle ve süratle düzeltmeleri yaparak desteklerini esirgemeyen değerli arkadaşlarım ve meslektaşlarım Doç. Dr. M. Alper Gümüş, Yrd. Doç. Dr. Gül Doğan, Yrd. Doç. Dr. Semin Töner Şen ve sevgili asistanlarımız, Nuri Erdem, Mehmet Şua ve Aksoy Yavaş’a çok teşekkür ederim. Son olarak da ikinci bası için beni teşvik eden Vedat Kitabevi’nin sahibi Sayın Vedat Carbaş’a ve dizgi aşamasında son derece titizlikle çalışan Sayın Sami Abbas’a teşekkürü bir borç bilirim. Dr. Necla Akdağ Güney İstanbul/Heidelberg Şubat 2010 GİRİŞ A. Soruna Genel Bakış Modern hukuk yöntemlerinin ve kanun tekniklerinin kullanıldığı 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu 1956 yılında yürürlüğe girmesinden sonra, gerek ticaret hukukunun gelişiminde gerekse ülke ekonomisinin kalkınmasında önemli bir rol oynamıştır. Bu zaman zarfında anonim şirketler hukuku da çok önemli gelişmelere sahne olmuş ülkemizde ve dünyada holdingler, çok uluslu veya uluslararası şirketler hep anonim şirket statüsü içinde gelişmiş, genişlemişlerdir. Anonim şirketlerin bu hızlı gelişimi yeni ihtiyaçlar doğurmuş, bu ihtiyaçlar, bazen statik olan hukuk mevzuatının değiştirilmesi, bazen de mevcut mevzuata doktrin tarafından getirilen yeni yorumlar ile karşılanmıştır1. 6762 s.TTK’nun üzerinden geçen yarım asırlık süre içerisinde anonim şirketlere ilişkin düzenlemeler artık ihtiyaçlara cevap veremez durumuna gelmiş mevzuatta esaslı bir değişim kaçınılmaz olmuştur. Bu nedenle, 2000 yılında değerli hukukçu Ünal Tekinalp başkanlığında kurulan komisyon beş yıllık bir çalışmanın ardından hazırladığı Türk Ticaret Kanunu Tasarısını, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunmuştur2. Anonim ortaklıklar bölümünün neredeyse yeniden kaleme alındığı Tasarıya, 6762 s.TTK’nun pek az hükmü aktarılmıştır. Anonim şirketler reformu denilebilecek yenilikler, sadece Avrupa Birliği şirketler hukuku ile uyumlaştırma amacıyla değil, artık ihtiyaçlara cevap veremeyen hükümlerin çağdaş gelişmeler, teoriler, içtihat birikimi, eleştirel öğreti doğrultusunda yeniden düzenlenmesi gayesiyle getirilmiştir. Tasarının anonim şirketler alanında getirdiği en önemli değişikliklerden birisi öteden beri üzerinde çok tartışılan, anonim şirket yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğuna3 ilişkin düzenleme olmuştur. Mevcut müteselsil sorumluluk sisteminden ayrılarak yönetim kurulu üyelerinin dış ilişkide de bireysel indirim sebeplerini ileri sürebilecekleri dolayısıyla her bir üyenin farklı miktarlardan sorumlu tutulabileceği bu yeni sorumluluk sistemi “farklılaştırılmış teselsül” (differenzierte Solidarität)4 olarak anılmaktadır. Türk Hukukunda anonim şirket yönetim kurulu üyelerinin hukuki sorumluluğuna ilişkin çeşitli kanunlarda düzenlemelere rastlanmaktadır. TTK ve BanK’nun sorumluluğa ilişkin düzenlemelerinin yanı sıra, SPK’nda da yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğunu düzenleyen hükümlere rastlanmaktadır5. BanK’nun sorumluluğa ilişkin düzenlemesi, TTK’nda yer alan sorumluluğa ilişkin düzenlemeyi bertaraf etmemekte, bilakis ona alternatif bir sorumluluk düzenlemesi olarak karşımıza çıkmaktadır. BanK’nda yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğunun düzenlenmiş olması, bu üyelere TTK md. 336 vd. hükümlerine istinaden dava açılamayacağı anlamına gelmemektedir. Bankayı zarara uğrattığı düşünülen yöneticiler hakkında şahsi iflas davası açmak bir zorunluluk olmadığı için, söz konusu yöneticiler hakkında, dilenirse TTK’ya istinaden sorumluluk davası açmak mümkündür. Öte yandan TTK, BanK ve TTK Tasarısında yer alan ve bu çalışmanın temelini teşkil eden sorumluluk hükümleri (hukuki sorumluluk/şahsi iflas/farklılaştırılmış teselsül), maddi içerikleri ve sonuçları bakımından birbirlerinden esaslı bir biçimde ayrılmaktadır. Söz konusu farklılıkların açık ve net bir biçimde ortaya konması uygulamada ortaya çıkan pek çok soruna da (derdestlik, zamanaşımı, yöneticilerin ibra edilmiş olmalarının şahsi iflas davalarına etkisi, aynı zarara birlikte sebebiyet veren yönetim kurulu üyelerinin verdikleri zararla sınırlı sorumlulukları gibi) çözüm yönünde ışık tutacaktır. Bu çalışma ve zamanlamasıyla ilgili olarak akla iki soru gelebilir. Birincisi konuya ilişkin çok değerli monografiler bulunduğu hatta daha kısa bir süre önce Çamoğlu tarafından “Yönetim Kurulu Üyelerinin Sorumluluğu” adlı eserin ikinci basısı yapılmışken neden aynı konuda bir çalışma hazırlandığı, ikincisi ise, TTK Tasarısı ile sorumluluk hükümlerinin değiştirilmesi arifesinde bu çalışmanın ne kazandıracağıdır. İlk soru için belirtmemiz gereken husus, eserde sadece TTK’da yer alan yönetim kurulu üyelerinin sorumluluk hükümleri değil, Bankacılık Kanunu’ndaki şahsi iflas ve TTK Tasarısındaki farklılaştırılmış teselsül hükümleri de incelendiğinden, var olan eserlerden ve onların sistematiğinden ayrılınmış olmasıdır. İkinci soru ile ilgili olarak ise şu gerekçelerden yola çıkılmıştır. Tasarıda yer alan yürürlük düzenlemesine göre, kanunlaşması halinde yeni hükümler altı ay sonra yürürlüğe girecektir. Hatta Türk Ticaret Kanunu’nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun Tasarısının 26. maddesine göre yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğuna ilişkin görülmekte olan davalarda yeni düzenlemede öngörülen özen yükümlülüğü hakkındaki hükümler değil, davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan TTK’nun 320. maddesinde yer alan özen yükümlülüğüne ilişkin hükümler uygulanacaktır. Ayrıca her üç düzenlemeyi bir arada incelemek suretiyle okuyucu ve uygulayıcı açısından karşılaştırma yapılmasını sağlamak amaçlanmıştır. I. Yönetim Kurulu Üyelerinin Sorumluluğuna Gidilmesini Gerektiren Sebepler Bilindiği üzere, yönetim kurulu, anonim şirketi temsil yetkisini haiz organ olarak, şirketin maksat ve konusuna dâhil olan her nevi işleri ve hukuki muameleleri şirket adına yapmak ve şirketin unvanını kullanmak hakkını haizdir6. Anonim şirketlerde işlerin kötüye giderek şirketin zarar etmesi veya iflası gibi sonuçların doğması, ekonomik krize, işletmenin yanlış kurulmuş olmasına, iştigal konusunun yanlış seçilmiş olmasına, ülkenin içinde bulunduğu olağanüstü duruma bağlı olabileceği gibi, yönetim kurulunun kötü ve isabetsiz yönetiminden de kaynaklanabilir. Şirket yöneticilerinin bazen meşru olmayan kazanç veya zaafları uğruna bazen de liyakatsizlikleri ve bilgisizlikleri dolayısıyla şirketin işlerini ihmal edip, görevlerini kötüye kullandıkları ve yönettikleri şirketi sona erme noktasına getirmeleri az rastlanılan bir durum değildir. Bu sonucun önüne geçilmesi ancak, yönetim kurulu üyelerine açıkça sorumluluk yüklenmesi halinde mümkün olabilir. Böyle bir sorumluluk, öncelikle şirketin, pay sahiplerinin ve alacaklıların menfaatlerinin korunmasına hizmet eder. Yönetim kurulunun ortaklığın sermayesini, alacaklıların ise, alacaklarını emanet ettikleri bir organ olmasının yanı sıra, ülke ekonomisi içindeki etkin yeri nedeniyle bu organın bir şekilde denetlenmesini gerektirmektedir. Modern kapitalist sistemin temel direği konumunda bulunan anonim şirketler adeta kamu müesseseleri haline gelmişlerdir. Herhangi bir anonim şirketin işlerinin kötüye gitmesi pay sahiplerinin yanı sıra alacaklıları, şirket çalışanlarını ortaklıkla ilişkisi bulunan diğer müesseseleri kısaca ulusal ekonomiyi olumsuz etkiler. Bunun en çarpıcı örneğinin yaşandığı ülkemizde, batan bankaların ekonomide yarattıkları olumsuzluklar hala etkisini devam ettirmektedir. Bu nedenle yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğunun aynı zamanda kamu düzenini korumaya yönelik olduğu görülür. Yönetim kurulu üyelerine sorumluluk yüklemek suretiyle, kusurlarıyla verdikleri zarar, üyelerin şahsi malvarlıklarıyla karşılanmaya çalışılmaktadır. Yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğuna ilişkin olarak yapılacak düzenlemeler, şirketin, ortakların, alacaklıların ve dolayısıyla kamu menfaatinin korunması açısından büyük önem arz etmektedir. Ağır bir sorumluluk düzenlemesi ile amaçlanan, şirketi idare ve temsil ile yetkili kimselerin kendilerinin veya üçüncü şahısların çıkarlarını takip etmelerinin önüne geçerek şirket için azami dikkat ve özen göstermelerini sağlamaktır. Etkin bir sorumluluk sistemi, şirket yöneticilerini ortaklığın işlerine en üst düzeyde özen göstermeye sevk edeceği gibi, bu işi başaramayacak kimselerin yönetim kuruluna seçilmelerinin de önüne geçecektir. Ancak bu bağlamda bir hususu belirtmekte fayda vardır. Sorumluluğa ilişkin düzenlemeler yapılırken “ne kadar yetki o kadar sorumluluk” ilkesi gereği, üyelerin sorumluluğunun bir dengede tutulması gerekmektedir. Yöneticilerin ortaklık işlerini tam bir takdir ve hareket serbestîsi içinde görmelerini frenleyecek ve onları her an sorumluluk endişesi ile karşı karşıya bırakacak düzenlemeler, şirket açısından daha ağır sonuçlar meydana getirebilir. Zira bu halde kimse böyle ağır bir yükün altına girmek istemeyecektir. Aynı şekilde sorumluluk hükümleri yorumlanırken de orta bir yol izlenmeli, menfaatler dengesi göz önünde bulundurularak çözüme ulaşılmaya çalışılmalıdır. II. Banka Yönetim Kurulu Üyelerinin Sorumluluğuna İlişkin Ayrı Bir Düzenleme Yapılmasını Gerektiren Sebepler Bankaların hâkim ortaklarının bankacılık dışı faaliyetlerinin finansmanı için doğrudan veya dolaylı olarak kullandırılan ve sürekli yenilenen krediler, aktif kalitesinde bozulmaya yol açmış, yönetim kurulunda yer almak ve karar alma sürecine katılmak suretiyle banka sahiplerinin banka yönetimi üzerindeki yönlendirici etkisi ise, etkin kurumsal yönetimin uygulanmasını ve iç kontrol mekanizmasının gelişmesini sınırlandırmıştır. Türkiye‘de son yıllarda özellikle banka yönetim kurulu üyeliği genellikle göreve seçenler açısından, seçilen kimsenin adından yararlanma, seçilenler açısından ise, kolay kazanç elde edilebilecek bir prestij makamı olarak algılanmıştır. İşletmeyle ilgili yeterli bilgi ve donanımı olmadığı halde pek çok kimse, sahip oldukları unvan nedeniyle yönetim kurulu üyeliklerine atanmışlar, şirketi idare etmek kaygısı taşımadan sadece toplantılara katılarak kendilerinden istenilen yönde oy kullanmak suretiyle görünüşte bu görevlerini yerine getirmişlerdir. Bu kimseleri yönetim kurulunda bulunduran bankalar ise, onların unvanlarını ve güvenilirliklerini kullanarak bundan fayda sağlamışlardır. Karşılıklı çıkar ilişkisine dayalı bu düzen, bazı bankaların Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu tarafından izlenmeye alınıp, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’na devrine kadar devam etmiştir. Ancak, yönetim kurulu üyeliğinin politik veya ailevi nedenlerle verildiği dönem artık sona ermiş görünmektedir. Bu sonun hazırlanmasında özellikle bankacılık sektöründe yaşanan gelişmeler önemli bir rol oynamıştır. Bazı bankaların temettü hariç ortaklık haklarının Fona devri, yönetim kurullarının sorumluluğu meselesini ön plana çıkarmış ve tartışılır hale getirmiştir. Bankacılık sektöründe yaşanan krizleri yalnızca ülkenin içerisinde bulunduğu ekonomik koşullara bağlamak, krizin diğer faktörü olan banka sahiplerinin ve yöneticilerinin sorumluluklarını reddetmek anlamına gelir. Oysa ülke genelinde yaşanan ekonomik krizin yanı sıra, banka yöneticilerinin sebep olduğu telafisi güç hatalar, bu sektörün büyük yara almasına yol açmıştır. 512 s.KHK’nin iptal edilmesiyle ortaya çıkan boşluğun doldurulmasının yanı sıra, bankacılık sektöründe yaşanan krizi ve uluslararası alanda yaşanan gelişmeleri de dikkate alan kanun koyucu, banka sahipliğinin ve yönetiminin kontrol altında tutulması, bankaların gözetim ve denetimlerinin daha etkin, geniş boyutlu ve işlevsel bir şekilde yapılması için yeni yasal düzenlemeler getirme yoluna gitmiştir. Bu bağlamda Bankacılık Kanunu’nun en çarpıcı düzenlemelerinden birisi 5411 s.BanK’nun 110. maddesinde (4389 s.BanK md. 17) yer alan banka sahiplerinin ve yöneticilerinin şahsi iflaslarına ilişkin düzenlemedir7. Kanun koyucu, TTK’da öngörülen müteselsil sorumluluk düzenlemesinden ayrılarak, banka yönetim kurulu üyelerinin, bankanın faaliyet izninin kaldırılması ya da kredi kuruluşunun temettü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetiminin Fona devrine sebebiyet vermeleri halinde, bu yöneticilerin verdikleri zararla sınırlı olarak şahsi iflaslarına ilişkin farklı bir düzenleme öngörmüştür. B. Konunun Sınırlandırılması ve İnceleme Metodu Son yıllarda ülkemizde ekonomik alanda yaşanan gelişmeler inceleme konumuzun önemini bir kat daha artırmış ve yönetim kurulu üyelerinin sahip oldukları geniş yetkileri etkin bir sorumluluk sistemi ile dengelemek zorunluluğunu gözler önüne sermiştir. Yönetim kurulu üyelerinin hukuki sorumluluğu meselesi, Türk Hukukunda gerek teori, gerekse uygulama açısından aktüalitesini giderek artırmasına rağmen, bu alanda yapılan bilimsel çalışmalar, az sayıda değerli eserle sınırlı kalmıştır8. Konunun anonim şirketler açısından hayati değeri de dikkate alındığında, özellikle İsviçre Hukuku’nda sorumluluk alanında yaşanan gelişmelerin Türk doktrininde yeterince ilgi görmemiş olması şaşırtıcıdır9. Doktrinin konuya oldukça ilgisiz kalmasına rağmen, TTK Tasarısında mevcut sorumluluk hükümlerinden vazgeçilerek, İsviçre Hukuku’ndaki yeni düzenlemeye yer verilmiştir. TTK md. 336’da yer alan sorumluluk hükümleri, gerek BanK ile getirilen “şahsi iflas” hükmü, gerekse İsviçre Borçlar Kanunu’nda ve TTK Tasarısında yer alan “farklılaştırılmış teselsül” düzenlemeleriyle karşılaştırmalı olarak ele alınıp incelenmek suretiyle aralarındaki farklılıklar ve sorumluluk hukukuna getirdikleri yenilikler açıklığa kavuşturulmaya ve böylece uygulamadaki bazı sorunlara ışık tutulmaya çalışılmıştır10. Karşılaştırma yapılırken, İsviçre, Almanya Avusturya ve Avrupa Birliği’ndeki gelişmeler de yeri geldiğince ve konunun sınırlarını aşmamak kaydıyla dikkate alınmıştır. Giriş ve sonuç dışında dört ana bölümden oluşan çalışmada konu mümkün olduğunca kendi sınırları içinde tutulmaya gayret edilmiş, bununla beraber, gerekli olduğu ölçüde tali konulara da yer verilmiştir. Çalışmanın ilk bölümünde bir temel oluşturulmaya çalışılmış ve özellikle Türk Hukukunda anonim şirketlerin ve bankaların yönetim kurullarıyla ilgili bazı genel bilgilere yer verilmiştir. Zira yönetim kurulunun hukuki durumu, yetki ve görevlerine genel bir bakış, sorumluluğa tabi yönetim kurulu üyelerinin içinde bulundukları organizasyon, bu organizasyonun nasıl oluştuğu ve sorumluluğun niteliği ve kapsamı hususunda yöneltilen sorulara verilen cevapların daha iyi anlaşılması sağlayacaktır. İkinci bölümde ise, genel hatlarıyla sorumluluk, yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğunda hakim prensipler ve sorumluluğun çeşitli fonksiyonlarına değinilmiştir. Çalışmanın üçüncü bölümü sorumluluk davasının şartları, sorumluluğun hukuki niteliği, sorumluların ve sorumluluk davası açabilecek kimselerin çevresinin belirlenmesi görev ve yetki devri halinde sorumluluk ve tüzel kişilerin yönetim kuruluna gönderdikleri temsilcilerinin sorumluluğuna ilişkin inceleme ve değerlendirmeleri içermektedir. Müteselsil sorumluluk (TTK md. 336 vd.), şahsi iflas (BanK md. 110) ve farklılaştırılmış teselsül (TTK Tasarısı md. 557) sistemleri ise, dördüncü bölümde ele alınmıştır. Beşinci bölümde klasik bir yaklaşımla sorumluluğun sona erme hallerinden ibra, sulh, zarar görenin rızası ve zamanaşımı hallerine yer verilmiştir. Sonuç kısmında ise, çalışmamız neticesinde elde edilen genel ve kısa bir değerlendirme yapılmıştır. Çalışmada yer alan Yargıtay kararlarının büyük bir çoğunluğuna Kazancı internet sitesinden (www.kazanci.com), atıf yapılan İsviçre Federal Mahkemesi (Bundesgerichtsentscheidungen/BGE) kararlarına (1954 tarihinden sonraki kararlar) ise, “Sammlung der Bundesgerichtsentscheide” sitesinden (http:// www.bger.ch/index/juridiction/jurisdiction-inherit-template/jurisdiction-recht.htm) erişilmiştir. Bu arada alışılmış bir yöntem olmamakla beraber okuyucuya zaman kazandırmak ve karşılaştırma yapma imkânı vermek açısından Federal Mahkeme’nin konuyla ilgili bazı önemli kararlarının ilgili bölümleri dipnotlarda aynen verilmiştir. İÇİNDEKİLER Önsöz ........................................................................................................... VII İkinci Basıya Önsöz IX İçindekiler .................................................................................................... XI Kısaltmalar ................................................................................................... XXI GİRİŞ .......................................................................................................... 1 A. Soruna Genel Bakış 1 I. Yönetim Kurulu Üyelerinin Sorumluluğuna Gidilmesini Gerektiren Sebepler 3 II. Banka Yönetim Kurulu Üyelerinin Sorumluluğuna İlişkin Ayrı Bir Düzenleme Yapılmasını Gerektiren Sebepler 5 B. Konunun Sınırlandırılması ve İnceleme Metodu 6 BİRİNCİ BÖLÜM ANONİM ŞİRKETLERDE YÖNETİM KURULU § 1. Yönetim Kurulunun Anonim Ortaklıktaki Konumu Görev ve Yetkileri 11 A. Anonim Şirketlerde Yönetim Kurulu 11 B. Genel Olarak Yönetim Kurulun Görev ve Yetkileri 17 § 2. Yönetim Kurulunun Yapısı 19 A. Genel Olarak 19 I. Monist Sistem 19 II. Dualist Sistem 20 III. İsviçre’nin Karma Sistemi 22 IV. Avrupa Birliği’nde Societas Europea İçin Teklif Edilen Sistemler 23 B. Türk Hukukunda Yönetim Kurulunun Yapısı 24 I. Türk Ticaret Kanunu’nda Yönetim Kurulunun Yapısı 24 II. 5411 Sayılı Bankacılık Kanunu’na Göre Yönetim Kurulunun Yapısı 24 III. TTK Tasarısında Yönetim Kurulunun Yapısına İlişkin Öngörülen Sistem 27 İKİNCİ BÖLÜM SORUMLULUĞA İLİŞKİN ESASLAR § 1. Hukuki Sorumluluk ve Bunun Yönetim Kurulu Üyeleri Açısından Anlamı 31 A. Hukuk Prensibi Olarak Sorumluluk 31 B. Yönetim Kurulu Üyelerinin Hukuki Sorumluluğunun Anlamı 33 § 2. Yönetim Kurulu Üyelerinin Sorumluluğuna Hâkim Olan Prensipler 35 A. Kusur Prensibi 35 B. Sorumluluğun Kişiselliği Prensibi 38 C. Teselsül Prensibi 39 § 3. Anonim Şirketler Hukukunda Yönetim Kurulu Üyelerinin Hukuki Sorumluluğunun Fiili ve Hukuki Açıdan Çeşitli Fonksiyonları 41 A. Denkleştirici Fonksiyon 41 B. Sermayeyi Koruma Fonksiyonu 42 C. Kişiyi Koruma Fonksiyonu 43 D. Önleyici Fonksiyon 43 E. Garanti Fonksiyonu 44 F. Değerlendirme 44 ÜÇÜNCÜ BÖLÜM YÖNETİM KURULU ÜYELERİNİN SORUMLULUĞUNUN ŞARTLARI MAHİYETİ AKTİF VE PASİF DAVA EHLİYETİ İDARE VE TEMSİL YETKİSİNİN DELEGASYONU VE TEMSİLCİNİN SORUMLULUĞU § 1. Yönetim Kurulu Üyelerinin Sorumluluğunun Şartları 49 A. Zarar 49 I. Sorumluluğun Ön Şartı Olarak Zarar 49 II. Doğrudan Zarar - Dolayısıyla Zarar 51 1. Doğrudan Zarar 51 2. Dolayısıyla Zarar 53 III. Zararın İspatlanması 56 IV. Zararın Hesaplanması 58 B. Kanuna veya Esas Mukaveleye Aykırılık 59 C. İlliyet Bağı 61 I. Sorumluluğun Şartı Olarak İlliyet Bağı 61 II. Şahsi İflas Davalarında Bankaya Zarar Verici Karar ve İşlemler ile Bankanın Fona Devri Arasındaki İlliyet Bağının Tespiti ve Ortak İlliyet 64 III. İlliyet Bağının Kesilmesi 67 D. Kusur 67 I. Kavram 67 II. Yönetim Kurulu Üyelerinin Sorumluluğunun Kusur Sorumluluğu Olması 68 III. Özenin Ölçüsü 70 1. Banka Yönetim Kurulu Üyelerinin Göstereceği Özenin Ölçüsü 77 2. TTK Tasarısına Göre Özenin Ölçüsü 79 a. Business Judgment Rule 81 b. Tedbirli Yönetici - Üst Gözetim 84 IV. Kusurun İspatı 87 V. Zaman Yetersizliği, Hastalık, Toplantıya Katılmama, Çekimser Oy Kullanma veya Sessiz Kalma Durumunda Yönetim Kurulu Üyesinin Sorumluluğu 91 VI. Yönetim Kurulunda Yer Alan Saman Adamların Sorumluluğu 95 VII. Yönetim Kurulu Üyelerinin Seleflerinin Sorumluluğuna İştiraki 96 § 2. Yönetim Kurulu Üyelerinin Hukuki Sorumluluğunun Mahiyeti 99 A. Sorunun Takdimi 99 B. Yönetim Kurulu Üyelerinin Ortaklığa Karşı Sorumluluğunun Mahiyeti - Sözleşmesel Sorumluluk 100 I. Yönetim Kurulu Üyesi ile Şirket Arasındaki Sözleşmenin Mahiyeti 101 1. Vekâlet Akdi Görüşü 101 2. Hizmet Akdi Görüşü 102 3. Nevi Şahsına Münhasır Akit Görüşü 104 4. Şirketler ve Borçlar Hukukuna İlişkin Unsurları Birlikte Barındıran Sözleşme Görüşü 104 5. Değerlendirme 105 II. Yönetim Kurulu Üyelerinin Ortaklar ve Alacaklılara Karşı Sorumluluğunun Hukuki Mahiyeti 109 1. Şirket Ortakları ve Alacaklıların Doğrudan Zararları Nedeniyle Açacakları Sorumluluk Davası 110 a. Doğrudan Zarara İstinaden Açılan Davanın Özellikleri 110 b. Davanın Hukuki Mahiyeti 114 2. Şirket Ortakları ve Alacaklıların Dolayısıyla Zararları Nedeniyle Açacakları Sorumluluk Davası 116 a. Dolayısıyla Zarara İstinaden Açılan Davanın Özellikleri 116 b. Davanın Hukuki Mahiyeti 116 C. Bankacılık Kanunu’na İstinaden Açılacak Şahsi İflas Davalarında Yönetim Kurulu Üyelerinin Sorumluluğunun Hukuki Mahiyeti 121 I. Fon ile Banka Arasındaki Hukuki İlişki 121 II. Fon ile Yönetim Kurulu Üyeleri Arasındaki İlişkinin Hukuki Mahiyeti 126 § 3. Aktif Dava Ehliyeti 129 A. Hukuki Sorumluluk Davalarında Aktif Dava Ehliyeti 129 I. Doğrudan Zarara İstinaden Dava Açabilecek Kimseler 129 II. Dolayısıyla Zarara İstinaden Dava Açabilecek Kimseler 131 1. Dolayısıyla Zarar Gören Ortaklar 131 2. Dolayısıyla Zarar Gören Alacaklılar 133 III. TTK Tasarısının 556. maddesine Kaynak Teşkil Eden İsviçre Borçlar Kanunu’na Göre Dolayısıyla Zarar Halinde Dava Hakkı 135 IV. TTK Tasarısına Göre Dolayısıyla Zarar Halinde Dava Açılması 137 1. Ortakların Dava Hakkı 137 2. Alacaklıların Dava Hakkı 137 V. Değerlendirme 138 B. Bankacılık Kanunu’na Göre Dava Açabilecek Kimseler 139 § 4. Pasif Dava Ehliyeti – Sorumluların Çerçevesinin Belirlenmesinde Organ Kavramı 141 A. Sorunun Takdimi 141 B. Organ Kavramı 142 I. Şekli-Fiili Organ Ayrımı 144 1. Şekli Organlar 145 2. Fiili Organlar 147 II. Organ-Yardımcı Şahıs 150 C. Anonim Şirketin Organlarının Faaliyetlerinden Sorumluluğu 152 I. Anonim Şirketin Yönetim Kurulu Üyelerinin Hukuki İşlemleri Nedeniyle Akdi Sorumluluğu 153 II. Anonim Şirketin Yönetim Kurulu Üyelerinin Haksız Fiili Nedeniyle Sorumluluğu 153 D. Anonim Şirket Yönetim Kurulu Üyelerinin Organ Sorumluluğu – Pasif Dava Ehliyeti 155 I. Yönetim Kurulu Üyelerinin Organ Sıfatı 155 II. Müdürlerin Organ Sıfatı 158 III. Değerlendirme 161 E. Bankacılık Kanunu’na Göre Şahsi İflası Talep Edilebilecek Kimselerin Belirlenmesinde Organ Kavramının Rolü 164 F. Türk Ticaret Kanunu Tasarısına Göre Sorumluların Çerçevesinin Belirlenmesi - Pasif Dava Ehliyeti 165 § 5. Yönetim Kurulunun İdare ve Temsil Yetkilerinin Delegasyonu ve Sorumluluk 168 A. Yönetim Kurulunun İdare ve Temsil Yetkilerinin Delegasyonu 168 B. Yönetim Kurulunun İdare ve Temsil Yetkilerinin Delegasyonu Halinde Sorumluluk 169 I. İdare Yetkisinin Devri ve Müdür Tayini 169 1. İdare Yetkisinin Devri 169 2. Yönetim Kurulunun Müdür Tayini 174 II. İdare Yetkisinin Murahhaslara ve Müdürlere Devredilmesi Halinde Sorumluluk 176 1. İdare Yetkisinin Murahhaslara Devredilmesi Halinde Sorumluluk 176 2. Müdür Tayini Halinde Sorumluluk 179 III. Temsil Yetkisinin Devri ve Sınırlandırılması 180 1. Temsil Yetkisi Verilebilecek Kimseler 181 2. Temsil Yetkisinin Sınırı 181 3. Temsil Yetkisine Getirilebilecek Sınırlamalar 183 a. Dış İlişkide Geçerli Sınırlamalar 183 b. İç İlişkide Geçerli Sınırlamalar 185 4. Temsil Yetkisine Getirilemeyecek Sınırlamalar 186 IV. Temsil Yetkisinin Devri ve Sınırlandırılması Halinde Sorumluluk 187 C. Bankacılık Kanunu’na Göre Yönetim Kurulunun Görev ve Yetkilerinin Devri 187 I. Genel Müdürlere Yetki Devri 188 II. Denetim Komitesine Yetki Devri 192 III. Kredi Komitesine Yetki Devri 192 IV. Bankalarda Yönetim Yetkilerinin Murahhaslara Devri 194 V. Bankacılık Kanunu’na İstinaden Yetki Devri Halinde Sorumluluk 195 D. Tasarıya Göre Yönetim Kurulunun Görev ve Yetkilerinin Devri ve Sorumluluk 196 § 6. Tüzel Kişinin Yönetim Kurulundaki Temsilcisinin Sorumluluğu 198 A. Tüzel Kişilerin Yönetim Kurulu Üyeliği 198 B. Tüzel Kişilerin Yönetim Kurulundaki Temsilcilerinin Seçimi 199 C. Tüzel Kişilerin Yönetim Kurulundaki Temsilcilerinin ve Gönderen Tüzel Kişinin Sorumluluğu 201 I. Ortak Tüzel Kişinin Yönetim Kuruluna Gönderdiği Temsilcisinin Fiillerinden Dolayı Sorumlu Tutulması Aleyhindeki Görüşler 202 II. Ortak Tüzel Kişinin Yönetim Kuruluna Gönderdiği Temsilcisinin Fiillerinden Dolayı Sorumlu Tutulması Gerektiği Yönündeki Görüşler 203 III. Görüşlerin Değerlendirilmesi 204 D. Kamu Tüzel Kişilerinin Yönetim Kurulundaki Temsilcilerinin Sorumluluğu 207 E. Fon Tarafından Banka Yönetim Kuruluna Atanan Üyelerin Hukuki Sorumluluğu 210 DÖRDÜNCÜ BÖLÜM YÖNETİM KURULU ÜYELERİNİN SORUMLULUĞUNDA MÜTESELSİL SORUMLULUK FARKLILAŞTIRILMIŞ TESELSÜL VE ŞAHSİ İFLAS § 1. Genel Olarak 215 § 2. Yönetim Kurulu Üyelerinin Müteselsil Sorumluluğu 218 A. Genel Olarak 218 I. Müteselsil Sorumluluk Kavramı 219 1. Tam Teselsül 221 2. Eksik Teselsül 222 II. Yönetim Kurulu Üyelerinin Müteselsil Sorumluluğu 223 III. Dış İlişkide Sorumluluk 224 IV. Rücu İlişkisi 224 V. Kusursuzluğun İspatı 225 VI. Müteselsil Sorumluluğun Sona Ermesi 226 § 3. Farklılaştırılmış Teselsül 227 A. Genel Olarak 227 B. Farklılaştırılmış Teselsül Prensibinin Özellikleri 228 I. Bireysel İndirim Sebeplerinin Dış İlişkide İleri Sürülebilmesi 229 1. Dış İlişkide Bireysel İndirim Sebeplerinin İleri Sürülemeyeceğine İlişkin Görüşler 229 2. Dış İlişkide Bireysel İndirim Sebeplerinin İleri Sürülebileceğine İlişkin Görüşler 230 3. İsviçre Federal Mahkemesi’nin Tutumu 231 II. Farklılaştırılmış Teselsülde Sorumluluğun Kapsamı 232 III. Farklılaştırılmış Teselsülde İndirim Sebepleri 233 IV. Farklılaştırılmış Teselsülde Dış İlişki 235 V. Farklılaştırılmış Teselsülde İç İlişki 238 VI. Zararın Tamamı İçin İlgililerin Hepsine Birlikte Dava Açılabilmesi 239 C. Türk Ticaret Kanunu Tasarısına Göre Farklılaştırılmış Teselsül ve Rücu İlişkisi 240 I. Farklılaştırılmış Teselsüle İlişkin Değişiklik Gerekçeleri ve Değerlendirilmesi 241 II. Rücu İlişkisi 246 § 4. Şahsi İflas 247 A. Genel Olarak 247 B. Şahsi İflas Davasının Koşulları 249 C. Şahsi İflas Davası ile Hukuki Sorumluluk Davası Arasındaki Farklar 251 D. Bankaya Verilen Zararla Sınırlı Sorumluluk Kavramı 252 E. Yönetim Kurulu Üyelerinin Aynı Zarara Sebebiyet Vermeleri Halinde Şahsi İflaslarının Talep Edilebileceği Tutar 254 I. Yöneticilerin Şahsi İflasının Müteselsilen Sorumlu Oldukları Tutara İstinaden Hesaplanması 255 II. Yöneticilerin Şahsi İflasının Rücu İlişkisinde Sorumlu Olacakları Tutara İstinaden Hesaplanması 256 F. 3182 Sayılı Yasanın Yürürlükte Olduğu Dönemde Görev Yapan Yöneticilerin Şahsi İflası Meselesi 258 I. Hukuk Genel Kurulu ve Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin Konuya İlişkin Kararları 258 II. MK md. 1’e İstinaden Hakimin Yarattığı Hukukun Etkisi 269 III. Hakimin Hukuk Yaratırken Bilimsel ve Yargısal Görüşlerden Yararlanması 270 V. Değerlendirme 271 G. Fon Tarafından Alacakların Varlık Yönetim Şirketlerine Devrinin Şahsi İflas Davalarına Etkisi 273 I. Genel Olarak 273 II. Krediden Doğan Alacağın Temliki Halinde Yönetim Kurulu Üyelerinin Durumu 276 III. Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin Konuya İlişkin Kararı ve Değerlendirmesi 279 H. Fon ile Borçları Yeniden Yapılandırmaya Yönelik Olarak İmzalanan Anlaşmaların Hukuki Mahiyeti ve Şahsi İflas ve Hukuki Sorumluluk Davalarına Etkisi 281 I. Anlaşmaların Hukuki Mahiyeti 282 1. Borcun Nakli 282 2. Borca Katılma 283 3. Kefalet 284 4. Değerlendirme 285 II. Anlaşmaların Görülmekte olan Şahsi İflas ve Sorumluluk Davalarına Etkisi 286 § 5. Değerlendirme 288 A. Müteselsil Sorumluluk ve Farklılaştırılmış Teselsül Sistemine İlişkin Görüş ve Değerlendirmeler 288 B. Şahsi İflas Düzenlemesine İlişkin Görüş ve Değerlendirmeler 293 BEŞİNCİ BÖLÜM YÖNETİM KURULU ÜYELERİ ALEYHİNE AÇILACAK SORUMLULUK DAVALARINI SONA ERDİREN SEBEPLER § 1. İbra.................................................... 297 A. Genel Olarak 297 I. İbranın Hukuki Niteliği 298 II. İbranın Kapsamı 300 1. İbranın Kişisel Kapsamı 300 2. İbranın Maddi Kapsamı 301 a. Genel İbranın Kapsamı 307 b. Açık İbranın Kapsamı 308 IV. İbra Kararının İptal Edilebilirliği ve Geçersizliği 309 1. İptal Edilebilirlik 309 2. Geçersizlik 309 3. Genel Kurulun İbra Kararını Geri Alabilip Alamayacağı Meselesi 314 B. İbra Kararının Hukuki Sorumluluk Davalarına Etkisi 318 I. Ortaklığın Dava Hakkına Etkisi 319 II. Ortakların Dava Hakkına Etkisi 319 III. Alacaklıların Dava Hakkına Etkisi 320 IV. Değerlendirme 321 C. İbra Kararı Verilmiş Olmasının Bankacılık Kanunu’na Göre Açılacak Şahsi İflas Davasına Etkisi 322 D. TTK Tasarısında İbra ve Sorumluluk Davasına Etkisi 324 I. İbra Düzenlemesi 324 II. İbranın Sorumluluk Davasına Etkisi 327 § 2. Zarar Görenin Rızası 328 § 3. Sulh.............................................................................................................. 333 A. Genel Olarak 333 B. Sulh Sözleşmesinin Yönetim Kurulu Üyelerinin Sorumluluğuna Etkileri 335 I. Sulh Sözleşmesinin Ortakların Dava Haklarına Etkisi 336 II. Sulh Sözleşmesinin Alacaklıların Dava Haklarına Etkisi 338 III. Ortaklar ve Alacaklılar Tarafından Yapılan Sulh Sözleşmeleri 339 C. TTK Tasarısının Sulh Sözleşmelerine İlişkin Düzenlemesi 339 § 4. Zamanaşımı 340 A. Hukuki Sorumluluk Davalarında Zamanaşımı 340 I. İki Yıllık Zamanaşımı 340 1. Zararın Öğrenilmesi 341 2. Sorumluların Öğrenilmesi 342 3. Zararın ve Sorumluların Zarar Gören Tüzel Kişinin Yetkili Organlarınca Öğrenilmesi 343 II. Beş Yıllık Zamanaşımı 344 III. Ceza Zamanaşımı 346 IV. Ortaklar ve Alacaklılar Bakımından Zamanaşımının Başlangıcı 346 V. Zamanaşımı Sürelerinin Değerlendirilmesi 349 B. Bankacılık Kanunu’na İstinaden Açılacak Şahsi İflas Davalarında Zamanaşımı 350 I. Yasal Düzenleme 350 II. Bankacılık Kanunu’nun Zamanaşımına İlişkin Düzenlemesinden Önceki Davalarda Uygulanan Zamanaşımı 352 III. Zamanaşımı Süresinin Geçmişe Etkili Olması 353 IV. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun Konuya İlişkin Kararı ve Değerlendirilmesi 354 SONUÇ............................................................................................................... 359 KAYNAKLAR 363